Klimayı kullanma konusunda ofis ortamında bir eğitim vermek imkansız gibi görünüyor. Herkes kendi bildiğini okuyor! Biri 18 derecede açarken, diğeri soğuk diye camı açıyor, öteki ise cam açık diye klimayı kapatıyor. Bu kaosun içinde, ben de kendi başıma gerekli düzenlemeleri yapıp konforlu bir sıcaklık seviyesinde oturmayı tercih ediyorum. Evde ise serinlemek için 25 dereceye, sonrasında rahatlık için 27 dereceye ayarlıyorum. Dışarıdaki hava ile aşırı farklı bir iç ortam yaratmak, bağışıklık sistemimize zarar verebilir.
Ancak evde de sorunlar bitmiyor. Odanın alanına göre yetersiz güçte klimalar alınca, mesela 30 metrekare alana 9000 BTU klima takmışsanız, mecburen düşük derecede çalıştırıp cihaza fazla yük bindirmelisiniz. Bu da 25 derecenin altında bir sıcaklık tercih edenlerin ortaya çıkmasına neden oluyor. Bu durumda, "onun bunun çocuğudur" gibi genellemeler yapmak doğru değil, sorunun kaynağı yetersiz güçteki klimadır.
Klimayı kullanırken dikkat etmemiz gereken temel nokta, dış ortam ile iç ortam arasındaki dengeyi korumaktır. Aşırı soğuk ya da sıcak ayarlamalar hem enerji tüketimini artırır hem de sağlığımızı olumsuz etkiler. Bu nedenle, klimayı kullanırken ölçülü ve düşünceli olmalıyız.
Ancak evde de sorunlar bitmiyor. Odanın alanına göre yetersiz güçte klimalar alınca, mesela 30 metrekare alana 9000 BTU klima takmışsanız, mecburen düşük derecede çalıştırıp cihaza fazla yük bindirmelisiniz. Bu da 25 derecenin altında bir sıcaklık tercih edenlerin ortaya çıkmasına neden oluyor. Bu durumda, "onun bunun çocuğudur" gibi genellemeler yapmak doğru değil, sorunun kaynağı yetersiz güçteki klimadır.
Klimayı kullanırken dikkat etmemiz gereken temel nokta, dış ortam ile iç ortam arasındaki dengeyi korumaktır. Aşırı soğuk ya da sıcak ayarlamalar hem enerji tüketimini artırır hem de sağlığımızı olumsuz etkiler. Bu nedenle, klimayı kullanırken ölçülü ve düşünceli olmalıyız.