Karşıtı olan da iktidarın köpekleri insanların üzerinde tutması sanırım. Aslında yani çocukların diyecekler. Mecliste muhalefet vekillerini iftirayla bu yüzden linç ettiriyorlar. İbrikçi gazetecileri de buna çanak tutuyor. Başkasını tecavüzle tehdit ediyorlar. Çünkü her şey çocuklarımızın hayatı için. Önce yasayla ortalığı iyice karıştırıp yaşadığımız ekonomik, sosyal, siyasal krizlerin gündemini bulandırmaca, sonra artık hangi yakınları için peşkeş konusu olacaksa barınak ihalesiyle ihya kıyağı gelsin. Çocuklarımız o kadar da önemli olsa mesem ucubesi nedeniyle fabrikalarda, atölyelerde, tarlalarda ezilen, üzerine yük asansörü düşen, asitle yananlardan da söz ediyor olurduk. Ne bileyim, yaşı daha iki haneye yeni ulaşmış, onlarca erkeğin tecavüzüne uğramış, ve bu alçaklar yüce mahkemelerimizce beraat ettirildiği için intihar eden çocuklar nedeniyle vekillere saldırırıdık ki bu da haklı olurdu. Fakat köpeklere bulaşmak kolay, işlevsel, ekonomik getirisi de var. Bu yasa geçmeli çünkü bir sokak hayvanı savaşının eşiğindeyiz. Organize bir topluluğa karşı hemen önlem alalım. Evet ama önceki hafta devrilen traktörün altında kalarak ölen 18 yaşındaki Elif Argün’ün kızkardeşi 13 yaşındaki Esmanur Argün’dan bahsetmeyelim. Diyecektim ki o da traktörün altında kaldı. İki gün önce mevsimlik tarım işçisi olduğu için ezilerek öldü. Ta Bursa’ya çalışmaya gitmişti. Ama biz çocuklarımızı öldürmek için örgütlenmiş sokak köpeklerine odaklanalım. Sonra 9 yaşında sanayide çalışırken yorgunluktan oturduğu yerde bayılan çocuklara bakıp; helal olsun ya, vallahi çalışkanlığa bak, bu yaşta ekmeğinin peşinde diye abad olalım. İnşallah kamyon altında kalın!