Kitap hakkında yorum yapan arkadaşlara teşekkür ederim. Ekşi Sözlük'te bir kitap hakkında bu kadar güzel şeyler yazmışlarsa, neredeyse eleştiri yoksa (!) ya bir tuzak yada mükemmel bir kitap beni bekliyor diyerek almıştım kitabı. İyi ki almışım.
Bu kitabı nasıl tarif ederim bilmiyorum, aralıksız okudum sadece, yaşar gibi okudum. Sanki bu adada, Körburun'da doğdum, büyüdüm. Adadaki her insanı tanıdım, her evdeydim. Adada yıllarım geçti, büyüdüm. Bazıları adaya geldi, bazıları gitti ama böyle hikayemsi abartılı şeyler değil. O adadaki bakkal, kasap, otel sahibi, adanın delisi, sanki her şeyi dinleyen rüzgardım adada. Kiminin balkonundan, kimin penceresinden girdim. Kiminin nefretini, kiminin heyecanını, çocukların oyunlarını, büyüklerin yaptıklarını... Adada herşeyi gördüm, duydum.
Bazı yerlerinde 6-7 Eylül olaylarından, deniz'lerden, Kenan Evren'den, darbeden vs. de bahsetti ama 1960-80 yıllarından bahseden bir kitap, bunlardan bahsetmeden geçemezdi zaten. Bunlar da gerçekti çünkü. Kapılara atılan çarpı işaretleri gibi; Maraş'ta alevilere, Kıbrıs'ta türklere, 6-7 Eylül'de Rum'lara... 590 sayfa olduğuna bakmayın, dolu dolu 3-4 günde bitti kitap, yayarak 1 hafta diyebilirim. Okuduğunuz her ana diyeceğini düşünüyorum. Kitabı hızlı bitirdiğim için üzgünüm. Sanki adada insanlar yaşamaya devam ediyor da ben çıkmak, gitmek zorunda kalmışım gibi. Annemin babam adadan başka yere taşındı ve beni de yanında götürdüler gibi. Ben orada kalsaydım olmaz mıydı der gibi bakıyorum kitaba.
Bu kitabı nasıl tarif ederim bilmiyorum, aralıksız okudum sadece, yaşar gibi okudum. Sanki bu adada, Körburun'da doğdum, büyüdüm. Adadaki her insanı tanıdım, her evdeydim. Adada yıllarım geçti, büyüdüm. Bazıları adaya geldi, bazıları gitti ama böyle hikayemsi abartılı şeyler değil. O adadaki bakkal, kasap, otel sahibi, adanın delisi, sanki her şeyi dinleyen rüzgardım adada. Kiminin balkonundan, kimin penceresinden girdim. Kiminin nefretini, kiminin heyecanını, çocukların oyunlarını, büyüklerin yaptıklarını... Adada herşeyi gördüm, duydum.
Bazı yerlerinde 6-7 Eylül olaylarından, deniz'lerden, Kenan Evren'den, darbeden vs. de bahsetti ama 1960-80 yıllarından bahseden bir kitap, bunlardan bahsetmeden geçemezdi zaten. Bunlar da gerçekti çünkü. Kapılara atılan çarpı işaretleri gibi; Maraş'ta alevilere, Kıbrıs'ta türklere, 6-7 Eylül'de Rum'lara... 590 sayfa olduğuna bakmayın, dolu dolu 3-4 günde bitti kitap, yayarak 1 hafta diyebilirim. Okuduğunuz her ana diyeceğini düşünüyorum. Kitabı hızlı bitirdiğim için üzgünüm. Sanki adada insanlar yaşamaya devam ediyor da ben çıkmak, gitmek zorunda kalmışım gibi. Annemin babam adadan başka yere taşındı ve beni de yanında götürdüler gibi. Ben orada kalsaydım olmaz mıydı der gibi bakıyorum kitaba.