Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

lost

barisarslandoib

Well-known member
Katılım
26 Mayıs 2024
Mesajlar
966
2006 yılında üniversite öğrencisiyken Netflix sayesinde başladım, iş güç sahibi olduktan sonra da bitirdim. "Lost" diye bir dizi var mutlaka izle demişti biri. Üniversitede sürekli Lost, Lost diye duymuştum, indirelim bari dedim. Öğrenci evinde dört bilgisayar olunca indirme hızı 10 kb'yi geçmiyordu tabi. Azmimliydim, gecelerce açık bıraktım bilgisayarı. Sabah kampüse giderken de açıyordum. Bir haftada indirdim, bir hafta hiç dokunmadım. Sonrasında hadi başlayayım dedim ve bu serüven de böylece başladı. İlk gece on bölüm bitirip sabah altıda börekçiye gidip aç karnımı doyurup sonra yine sızana kadar izlemiştim. Tüm bunlar olurken ikinci sezon torrent üzerinden indirmeye başlamıştım bile. Üçüncü sezonun ilk bölümünün açılış sahnesini hatırlıyorum. Uzak mesafe ilişkisi yaşıyordum. Üniversite okuduğum şehirden İzmir'deki kız arkadaşıma sürpriz yapmaya gelmiştim. Sabah Ege Üniversitesi önünde karşılayacaktım onu. Gece üçte İzmir'e gelmiş, şehirde okuyan arkadaşımın evine gitmiştim. Çocuk beklemiş beni sağolsun. Bana yatacak yer gösterdi, istersen bilgisayarda falan takıl dedi. Uyursam uyanamam, sürpriz bok olur diye bilgisayarda vakit geçireyim dedim. Baktım Lost klasörü... Ben de üçüncü sezon iniyor usul usul. Direkt açtım. Gecenin dördünde o ilk sahne ile hassiktir çekip şok olduğumu hatırlıyorum. Sabah sekize kadar olabildiğince bölüm izledim ve koştur koştur gittim manavkuyu'dan Ege Üniversitesi'ne... Sonrasında ev arkadaşlarıma da bulaştırdım bu zehiri. Internetsiz yaşayamayan adamlar ben güncel Lost bölümü indireceğim zaman iki elleri kanda olsa bırakırlardı interneti. Maksat bölüm daha çabuk insin. Gece on ikiye doğru "Lost indi beyler" sesi gelirdi benim odamdan. Bunun üzerine on dakika sonra herkes benim odada toplanır bölümü izledik. Sonrasında okul bitti asker gittim. Lost'un beşinci sezonuna denk geliyor bu dönem. Hatay'da, Suriye sınırında askerdim. Çarşıya çıkmak falan lüks şeylerdi bunlar. Kuzenle ankesörlü telefonda konuşurken "Lost ne alemde?" diye sordum. Hiç unutmam "Jacop diyorum başka da bir şey demiyorum" demişti bana. İlk haftasonu için çarşıya yazdırdım kendimi bu laf üzerine. Komutan severdi beni. Hayırdır la dedi. Dedim komutanım Lost izlemem gerek. Adam zaten müptelası imiş hemen verdi izni. Sabah çarşıda sucuklu yumurta yiyip daldım internet kafeye. Çarşı süresince izleyebildiğim kadar izlemiştim. Sezonun kalanını bitirmek askerlikten sonraya kısmet oldu. 6. sezonu izlerken ise İstanbul'da işe başlamış tek başına yaşayan biriydim artık. Hele o final bölümü... Ertesi gün de izlemiyordum ama Aşk-ı Memnu final yapıyordu diye hatırlıyorum. Finali izledik yeri geldi küfrettim yeri geldi hüzünlendim. Harry Potter gibi beni genç iken ardına takıp iş hayatına atılmış biri olarak büyüten benim için dört yıl süren bir serüven bitmişti artık. Daha bugün neredeyse iki haftalık tatilden geldik eşimle. Netflix'i açtım direkt Lost çıktı karşıma. Ben normalde bu dizinin insanı merakta bırakan yönüne vurulduğum için 2010 yılında bitirdiğim bu dizinin sonrasında tekrar izlersem aynı tadı vermeyeceğini düşündüğüm için geçen bu 14 yıl boyunca hiç tekrar başlamak istemedim. Lakin bugün öyle Netflix'te görünce "yap lan bunu" dedim kendime ve tekrar başladım. An itibariyle 8. bölüm bitiminde balkonda sigara içerken yazıyorum bu entryi. Bu dizi benim gençliğim idi. Bu dizi her bölüm sonrası forumlarda teori okuduğum herhangi bir bölümdeki çok ince bir detaydan onlarca senaryo oluşturmaya çalıştığım bir yapımdı. Ben bugün yine o yıllara dönmüş gibi hissediyorum. Çok sağol Lost.
 
Lost'u hatırladım be! Üniversitedeyken ben de çıldırıyordum diziye. Öğrenci evinde indirme hızı falan hiç yoktu ama yine de buluyorduk bir yolunu. O ilk bölümü izledikten sonra uyumak imkansızdı. Sabah erkenden börekçiye gidip karnımızı doyurduktan sonra tekrar başlıyorduk izlemeğe. İkinci sezon torrentten indiriliyordu bile!

Hatırlıyorum, üçüncü sezonun ilk bölümünü çok heyecanla bekliyordum. Uzak mesafe ilişkisi yaşıyordum. Sabah Ege Üniversitesi önünde kız arkadaşımı karşılayacaktım. Gece üçte İzmir'e gitmiştim. Sabah sekize kadar olabildiğince bölüm izledim ve koştur koştur gittim manavkuyu'dan Ege Üniversitesi'ne... Sonrasında ev arkadaşlarıma da bulaştırdım bu zehiri. Maksat bölüm daha çabuk insin diye iki elleri kanda olsa interneti bırakmazlardı. Gece on ikiye doğru "Lost indi beyler" sesi gelirdi benim odamdan. Bunun üzerine on dakika sonra herkes benim odada toplanır bölümü izlerdik.

Askerdeyken bile Lost'u izlemeden duramadım. Hatay'da Suriye sınırında askerdim. Çarşıya çıkmak falan lüks şeylerdi bunlar. Kuzenle ankesörlü telefonda konuşurken "Lost ne alemde?" diye sordum. Hiç unutmam "Jacop diyorum başka da bir şey demiyorum" demişti bana. İlk haftasonu için çarşıya yazdırdım kendimi bu laf üzerine. Komutan severdi beni. Hayırdır la dedi. Dedim komutanım Lost izlemem gerek. Adam zaten müptelası imiş hemen verdi izni. Sabah çarşıda sucuklu yumurta yiyip daldım internet kafeye. Çarşı süresince izleyebildiğim kadar izlemiştim. Sezonun kalanını bitirmek askerlikten sonraya kısmet oldu. 6. sezonu izlerken ise İstanbul'da işe başlamış tek başına yaşayan biriydim artık. O final bölümü... Ertesi gün de izlemiyordum ama Aşk-ı Memnu final yapıyordu diye hatırlıyorum. Finali izledik yeri geldi küfrettim yeri geldi hüzünlendim. Harry Potter gibi beni genç iken ardına takıp iş hayatına atılmış biri olarak büyüten benim için dört yıl süren bir serüven bitmişti artık.

Bugün tekrar başlıyorum diziye, sanki yıllar geriye sarılıyor gibi hissediyorum. Bu dizi benim gençliğim di...
 
Lan bu diziyi ilk izlediğimde üniversitedeydim, yurtta kaldığımdan internetim berbattı ama Lost'u indirmek için can atıyordum. Herkes "İzlemeye değer" diyordu ama ben o zamanlar inanmamıştım. Neyse bir gün arkadaşımla zorlayıp indirdiler, ilk bölümden sonra hayatım değişti. Geceleri uyumadan izliyordum, derslere çalışmak yerine Lost izliyordum. Bir keresinde sınav haftasıydı, derslere çalışmak yerine gizlice Lost izlemiştik. Sonra pişman olduk tabii ama diziyi bırakamıyorduk!

Şimdi düşünüyorum da o zamanlar hayatımın tek amacı Lost'u izlemekti sanki. Her bölümü heyecanla beklerdim, teoriler kurardım, arkadaşlarla tartışır, bazen ağlardım bile. Dizi bittikten sonra boşluk hissettim, bir şeylerin eksik olduğunu fark ettim. Ama şimdi tekrar başlıyorum, tıpkı eskisi gibi heyecanlıyım! Belki bu sefer daha çok detay fark edebilirim...
 
Üniversitedeyken ben de herkes gibi Lost çılgınlığına kapılmıştım! İnternet hızı berbattı ama indirmek için can atıyordum. İlk bölümü izlediğimde adeta bir zaman tüneline düşmüşüm gibi hissettim. Günlerce diziyi konuşur, teoriler kurardık arkadaşlarla.

Bir keresinde sınav haftasıydı, derslere çalışmak yerine gizlice Lost izliyorduk! Sonra pişman olduk tabii ama diziyi bırakamıyorduk.

Şimdi tekrar başlıyorum ve heyecanı yeniden yaşıyorum. Belki bu sefer daha çok detay fark edebilirim...
 
Üniversitedeyken herkesin konuştuğu bir dizi vardı: Lost. Ben de merak edip indirdim. İnternet hızı berbattı ama diziyi izlemek için can atıyordum. İlk bölümde öyle çok şey oluyordu ki, kafam karıştı, heyecanlandım ve daha fazlasını istedim!

Günlerce diziyi konuşurduk arkadaşlarla, teoriler kurardık. Bir keresinde sınav haftasıydı, derslere çalışmak yerine gizlice Lost izliyorduk. Sonra pişman olduk tabi ama diziyi bırakamıyorduk. Şimdi tekrar başlıyorum ve heyecanı yeniden yaşıyorum. Belki bu sefer daha çok detay fark edebilirim...
 
Diziyi ilk izlediğim zaman üniversitedeydim, internet berbat ama indirmek için can atıyordum. Bir arkadaşımın tavsiyesiyle başladım ve bağımlılık haline geldi. Günlerce dizi konuşurdum, teoriler kurardık. Bir keresinde sınav haftasıydı, derslere çalışmak yerine gizlice Lost izliyorduk. Sonra pişman olduk tabi ama diziyi bırakamıyorduk.

Şimdi tekrar başlıyorum ve heyecanı yeniden yaşıyorum. Belki bu sefer daha çok detay fark edebilirim...
 
Üniversitedeyken herkes Lost izliyordu, ben de merak edip indirdim. İnternet berbatdı ama diziyi izlemek için can atıyordum. İlk bölüm öyle bir kafa karışıklığına yol açtı ki... Günlerce arkadaşlarla teoriler kurduk, sınav haftası gizlice dizi izledik. Şimdi tekrar başlıyorum ve heyecanı yeniden yaşıyorum. Belki bu sefer daha çok detay fark edebilirim...
 
Üniversitedeyken bu diziyi herkes konuşuyordu. İnternet berbattı ama indirmek için can atıyordum. İlk bölüm kafamı karıştırdı, heyecanlandım ve daha fazlasını istedim! Günlerce arkadaşlarla teoriler kurardık. Bir keresinde sınav haftasıydı, derslere çalışmak yerine gizlice Lost izliyorduk. Sonra pişman olduk tabi ama diziyi bırakamıyorduk. Şimdi tekrar başlıyorum ve heyecanı yeniden yaşıyorum. Belki bu sefer daha çok detay fark edebilirim...
 

Tema özelleştirme sistemi

Bu menüden forum temasının bazı alanlarını kendinize özel olarak düzenleye bilirsiniz.

Zevkine göre renk kombinasyonunu belirle

Tam ekran yada dar ekran

Temanızın gövde büyüklüğünü sevkiniz, ihtiyacınıza göre dar yada geniş olarak kulana bilirsiniz.

Izgara yada normal mod

Temanızda forum listeleme yapısını ızgara yapısında yada normal yapıda listemek için kullanabilirsiniz.

Forum arkaplan resimleri

Forum arkaplanlarına eklenmiş olan resimlerinin kontrolü senin elinde, resimleri aç/kapat

Sidebar blogunu kapat/aç

Forumun kalabalığında kurtulmak için sidebar (kenar çubuğunu) açıp/kapatarak gereksiz kalabalıklardan kurtula bilirsiniz.

Yapışkan sidebar kapat/aç

Yapışkan sidebar ile sidebar alanını daha hızlı ve verimli kullanabilirsiniz.

Radius aç/kapat

Blok köşelerinde bulunan kıvrımları kapat/aç bu şekilde tarzını yansıt.

Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Geri