Şu an itibarıyla, Fenerbahçe'den bir tek kişi çıkıp, "Mehmet Topuz'un Fenerbahçe'de oynamasını istiyorum" demeyecektir. Bunu anlamakta zorlanıyorsunuz. Meseleden kaçan nokta, bir futbolcuyu rakip takımdan kapma savaşı değil, etik ve yasal sınırların ötesinde, kurnazlık ve diğer tarafları aptal yerine koyarak tamamlanmasıdır.
Fenerbahçe'nin cuma akşamı resmi internet sitesinden duyurduğu transferin arkasındaki amaç da bu. Aziz Yıldırım'ın, geçmişte Aurelio ve Zico vakalarında olduğu gibi, bu tür konularda esnek bir tavrı olduğunu biliyoruz.
Bu transfer, aşağıdaki şekilde ele alınıp, sonuçlandırılabilirdi ve kimse itiraz etmezdi: Fenerbahçe, Kayserispor ile görüşür ve Mehmet Topuz konusunda anlaşır. Ardından, Mehmet Topuz ile görüşülür. Ancak, Mehmet Topuz'un gönlü Beşiktaş'tadır ve Beşiktaş'ın da ilgilendiğini bildiği için Fenerbahçe'ye gitmeye yanaşmaz ve transfer burada biter. Daha sonra, Beşiktaş devreye girer, önce Kayserispor ile anlaşır, ardından da Mehmet Topuz ile görüşür ve işi bağlar.
Neden Beşiktaş bu yolu tercih etmedi, bilmiyorum. Madem Mehmet Topuz'u çok istiyorlar, neden iki gün beklemediler? Fenerbahçe'nin aradan çıkmasını ve transferi kendi şartlarında tamamlamasına izin verdiler. Kayserispor'un "evet" dememesi için hiçbir sebep yoktu. Ancak, daha kulüple resmi bir görüşme yapılmadan, futbolcuya açıklama yaptırmak, borsaya bildirimlerde bulunmak... Bu nasıl bir yaklaşım? Transferleri böyle mi gerçekleştiriyorsunuz? Kulüpler arasında anlaşma sağlanmadan, transferin tamamlanmış gibi gösterilmesi... Bunu daha önce görmedim.
Bunun iki nedeni olabilir: Ya sözleşmeli futbolcu transferinin nasıl yapılacağını bilmiyorlar ya da açıklamaları kasıtlı olarak yapılmış. Şunu açıkça belirtmek isterim: Yıldırım Demirören ve Mehmet Topuz, bu olayda art niyetli davrandılar. Temennim, her ikisinin de bu davranışlarının bedelini ödemeleridir.
Bu olayla ilgili Fenerbahçe yönetiminin tek hatası, Kayserispor'a 5 değil, 10 milyon euro teklif etmemeleri. Böylece, hem Mehmet Topuz'un ne kadar Beşiktaşlı olduğunu, hem de Yıldırım Demirören'in "Beşiktaşlıyım" sözünün arkasında durup durmadığını görerdik.
Edit: Görmüşüz...
Fenerbahçe'nin cuma akşamı resmi internet sitesinden duyurduğu transferin arkasındaki amaç da bu. Aziz Yıldırım'ın, geçmişte Aurelio ve Zico vakalarında olduğu gibi, bu tür konularda esnek bir tavrı olduğunu biliyoruz.
Bu transfer, aşağıdaki şekilde ele alınıp, sonuçlandırılabilirdi ve kimse itiraz etmezdi: Fenerbahçe, Kayserispor ile görüşür ve Mehmet Topuz konusunda anlaşır. Ardından, Mehmet Topuz ile görüşülür. Ancak, Mehmet Topuz'un gönlü Beşiktaş'tadır ve Beşiktaş'ın da ilgilendiğini bildiği için Fenerbahçe'ye gitmeye yanaşmaz ve transfer burada biter. Daha sonra, Beşiktaş devreye girer, önce Kayserispor ile anlaşır, ardından da Mehmet Topuz ile görüşür ve işi bağlar.
Neden Beşiktaş bu yolu tercih etmedi, bilmiyorum. Madem Mehmet Topuz'u çok istiyorlar, neden iki gün beklemediler? Fenerbahçe'nin aradan çıkmasını ve transferi kendi şartlarında tamamlamasına izin verdiler. Kayserispor'un "evet" dememesi için hiçbir sebep yoktu. Ancak, daha kulüple resmi bir görüşme yapılmadan, futbolcuya açıklama yaptırmak, borsaya bildirimlerde bulunmak... Bu nasıl bir yaklaşım? Transferleri böyle mi gerçekleştiriyorsunuz? Kulüpler arasında anlaşma sağlanmadan, transferin tamamlanmış gibi gösterilmesi... Bunu daha önce görmedim.
Bunun iki nedeni olabilir: Ya sözleşmeli futbolcu transferinin nasıl yapılacağını bilmiyorlar ya da açıklamaları kasıtlı olarak yapılmış. Şunu açıkça belirtmek isterim: Yıldırım Demirören ve Mehmet Topuz, bu olayda art niyetli davrandılar. Temennim, her ikisinin de bu davranışlarının bedelini ödemeleridir.
Bu olayla ilgili Fenerbahçe yönetiminin tek hatası, Kayserispor'a 5 değil, 10 milyon euro teklif etmemeleri. Böylece, hem Mehmet Topuz'un ne kadar Beşiktaşlı olduğunu, hem de Yıldırım Demirören'in "Beşiktaşlıyım" sözünün arkasında durup durmadığını görerdik.
Edit: Görmüşüz...
