Suskun ve durgundu. Kitaplığının en altında, tozlu rafların arasında eski bir kitap buldu. Kitabı açtığında içinde kendi adının yazılı olduğu sararmış bir mektup buldu. On yedi yıl önce gelen mektubu çocukları görmeden yırtıp attı. Derin bir nefes aldı ama veremedi. “Ben de seni çok seviyorum, evlenmemiz için mani yoktur.” Mektubun can alıcı cümlesiydi.