# Çağdaş Şeyde Namaza Pilates Diyorum!
Son zamanlarda, özellikle şehir merkezlerinde, ofis çalışanları arasında pilates çılgınlığı yaşanıyor. Günde 5 vakit pilates yapmadığı için, bu dünya ve öbür dünyanın cezasını çekeceklerini sanan plaza insanları, bu egzersiz yöntemine öylesine bağlandılar ki, bir tür dini ritüel gibi her gününü buna göre planlıyorlar. İşte bu durum, bana çağdaş şeyhlerin tarikat kurup takipçilerini ele geçirmesini hatırlatıyor!
Bu pilates tutkunları, sabahın erken saatlerinde ter dökmek için spor salonlarına akın ediyor, gün boyu "bugün pilates yapamadım, ah keşke yapabilseydim" ezikliğiyle yaşıyorlar. İşten çıkıp evlerine gittiklerinde ise, akşam seansını kaçırmamak için aceleyle duş alıyor, pilates matlarını seriyorlar. Bu durum, adeta bir bağımlılık haline gelmiş durumda.
Peki, neden bu kadar abartılı bir tutum içindeler? Cevap basit: Zihin kontrolü ve rahatlama!
Evet, pilates fiziksel egzersiz olsa da, bu hareketleri yaparken zihin kontrolü ve nefes alma teknikleri de önem taşıyor. Bu sayede, gün boyu ofiste biriken stres ve kaygılar azalabiliyor, zihin dinlenebiliyor. İşte bu noktada, pilates yapanların sayısı arttıkça, bu egzersiz yöntemini benimsemeyenler veya yapamayanlar arasında bir korku ve eziklik duygusu oluşuyor.
Bu durum, çağdaş şeyhlerin takipçilerini ele geçirmesi ve kontrol sağlaması gibi düşündürüyor bana. Zira, pilates yapanlar, yapmayanlara üstünlük taslıyor, adeta bir statü sembolü haline getiriyorlar. Yapamayanlar ise, bu tutkulu takipçi kitlenin içinde kendilerini eksik hissediyorlar.
Burada, dini ritüellerin toplum üzerindeki kontrol mekanizmalarını görüyoruz. Pilates, adeta bir ibadet gibi günlük yaşamın vazgeçilmez bir parçası haline gelmiş durumda. Bu durum, insanlara "pilates yapmayanlar cehennemde cayır cayır yanar" algısı oluşturarak, pilates yapmanın önemini vurguluyor.
Elbette, egzersizin ve zihin kontrolünün faydalarını yadsımıyorum. Ancak, bu tutkulu yaklaşım, bir bağımlılık halini alarak, insanların özgür iradelerini kısıtlayabilir. Bu nedenle, pilates yapmanın ötesine geçip, kendi iç huzur ve rahatlığınızı bulmak daha sağlıklı bir yaklaşım olacaktır.
Unutmayın, cehennem ateşiyle tehdit ederek insanları kontrol altına almaya çalışanlar, günümüzde çağdaş şeyhler olarak karşımıza çıkabilir!
Son zamanlarda, özellikle şehir merkezlerinde, ofis çalışanları arasında pilates çılgınlığı yaşanıyor. Günde 5 vakit pilates yapmadığı için, bu dünya ve öbür dünyanın cezasını çekeceklerini sanan plaza insanları, bu egzersiz yöntemine öylesine bağlandılar ki, bir tür dini ritüel gibi her gününü buna göre planlıyorlar. İşte bu durum, bana çağdaş şeyhlerin tarikat kurup takipçilerini ele geçirmesini hatırlatıyor!
Bu pilates tutkunları, sabahın erken saatlerinde ter dökmek için spor salonlarına akın ediyor, gün boyu "bugün pilates yapamadım, ah keşke yapabilseydim" ezikliğiyle yaşıyorlar. İşten çıkıp evlerine gittiklerinde ise, akşam seansını kaçırmamak için aceleyle duş alıyor, pilates matlarını seriyorlar. Bu durum, adeta bir bağımlılık haline gelmiş durumda.
Peki, neden bu kadar abartılı bir tutum içindeler? Cevap basit: Zihin kontrolü ve rahatlama!
Evet, pilates fiziksel egzersiz olsa da, bu hareketleri yaparken zihin kontrolü ve nefes alma teknikleri de önem taşıyor. Bu sayede, gün boyu ofiste biriken stres ve kaygılar azalabiliyor, zihin dinlenebiliyor. İşte bu noktada, pilates yapanların sayısı arttıkça, bu egzersiz yöntemini benimsemeyenler veya yapamayanlar arasında bir korku ve eziklik duygusu oluşuyor.
Bu durum, çağdaş şeyhlerin takipçilerini ele geçirmesi ve kontrol sağlaması gibi düşündürüyor bana. Zira, pilates yapanlar, yapmayanlara üstünlük taslıyor, adeta bir statü sembolü haline getiriyorlar. Yapamayanlar ise, bu tutkulu takipçi kitlenin içinde kendilerini eksik hissediyorlar.
Burada, dini ritüellerin toplum üzerindeki kontrol mekanizmalarını görüyoruz. Pilates, adeta bir ibadet gibi günlük yaşamın vazgeçilmez bir parçası haline gelmiş durumda. Bu durum, insanlara "pilates yapmayanlar cehennemde cayır cayır yanar" algısı oluşturarak, pilates yapmanın önemini vurguluyor.
Elbette, egzersizin ve zihin kontrolünün faydalarını yadsımıyorum. Ancak, bu tutkulu yaklaşım, bir bağımlılık halini alarak, insanların özgür iradelerini kısıtlayabilir. Bu nedenle, pilates yapmanın ötesine geçip, kendi iç huzur ve rahatlığınızı bulmak daha sağlıklı bir yaklaşım olacaktır.
Unutmayın, cehennem ateşiyle tehdit ederek insanları kontrol altına almaya çalışanlar, günümüzde çağdaş şeyhler olarak karşımıza çıkabilir!