Geçen babam gül toplayıp vazoya koymuş mutfakta. İstemsizce, hiçbir bilinçli düşünce olmadan uzanıp kokladım, çok güzel kokuyordu, mutlu oldum. Sonra fark ettim ki en az 10 yıldır yapmadığım bir şeydi bu, en son ne zaman uzanıp çiçek kokladığımı unutmuşum. Depresyon işte böyle küçük mutlulukların yokluğu. Büyük bir olay, büyük bir acı, zor bir dönem yaşayıp mutsuz olmak depresyon değil, doğal insani bir tepki. Genellikle de böyle olayları sağlıklı şekilde atlamayan kişilerde sonrasında gelişiyor depresyon. Acı çekmek değil, mutsuzluk, üzüntü değil bence depresyonu tehlikeli kılan. Ben ki her duyguyu çok şiddetli yaşadığım için, artık acı çekmiyor, üzülmüyor oluşumu "depresyondan çıkmak" sandım yıllarca. Aslında iyileştim zannettiğimde bile yıllardır depresyondaymışım, 3 yıl öncesine kadar. Çünkü depresyonun esas tehlikeli yanı mutsuzluk. Negatif duygular değil kastettiğim şey, mutluluk halinin olmayışı. Hiçbir şeyin hiçbir zaman mutlu etmiyor oluşu. Ve bu çok tehlikeli çünkü çok sinsi. Çünkü yıllarca böyle yaşayınca insan bunu bir kişilik özelliği zannetmeye başlıyor. "Çiçeğin güzel kokmasında mutlu olacak ne var ki?" diye düşünüyorsun böyle 10 yıl yaşadığın zaman. Bu tür şeyleri ucuz, sahte iyimserlik pompalamaya çalışan klişe cümleler zannetmeye başlıyorsun. İnsanın acı çekebilme kapasitesi oldukça geniş bence, bilmiyorum en azından benimki öyle. Acı çekip depresyonda olmadığım dönemlerim oldu ve hayat güzeldi o dönemler. Çünkü mutluluk da vardı hep. Küçük küçük şeylerde hep mutluluk vardı ve ben mutlu da olabiliyordum. Sonra depresyona girdim, büyük bir acıyla başladı. Sonrası hissizlik. 6 yıl hissizlik. Üzülmedim, canım yanmadı, öfke duygum tamamen kayboldu. Şimdi çok daha sinirli bir insanım mesela :d Çünkü çok daha canlı hissediyorum. Çünkü depresyon uyuşuk bir şey. Bir uyuşma, hissizleşme, kaybolma hali. Mutluluk nihai bir hedef, "artık" olunan bir şey değil, küçük küçük gündelik anlarda. Güzel kokan bir karpuz yemek, markette uzun zamandır görmediğin ama çok sevdiğin insanlara rastlamak gibi şeylerdir mutluluk. Yani büyük bir şey oldu ve ondan sonra çok mutlu birisi oldum gibi bir şey değil. Sağlıklı bir insan gerçekten bu kadar küçük şeylerle gün içinde mutlu olur, olabilir. Ben gerçekten olamıyordum ve 30 yaşında gördüm ki sahiden bu kadar ufak şeylerde bir mutluluk varmış sanki yıllardır koku almıyormuşum da yıllar sonra burnum açılmış gibi oldum. Depresyonumun sebepleri kökünden çözüldüğünde, depresyonum tedavi edilince artık her günüm böyle küçük mutluluk anları dolu oldu. Bu küçük mutlulukları hissedemiyorsanız mutlu olmayı beceremiyor değilsiniz, depresyondasınız. Depresyonunuzu tedavi etmek önceliğiniz olmalı.