30 yaşından sonra, hayatımın bu noktasında mutlu bir insan olarak ilerlediğimi fark ettim. Öncesinde mutlu değildim ve mutlu bir insan olmanın sırrını bulmak için kendimi kaybetmem gerektiğine inanıyorum. Dibe vurmak ve sonra kendinle beraber yeniden yükselmek... Bu süreçte neler öğrendiğimi merak ediyorsunuzdur:
-Herkesi serbest bırakmayı öğrendim. Konuşabildiklerimden hesap sordum, konuşamadıklarımı geride bıraktım ve hayatımıza devam ettik.
-İnsanların önemi konusunda bir ders aldım. Birisi biz ona verdiğimiz değere göre önemlidir. Bizim penceremizden süzülen ışık kadar parlıyorlar, tek başlarına anlamsızlar.
-Aile kavramının önemini kavradım. Anne, baba ve kardeşlerimiz kadar bizi kimse sevmeyecek. Onların hatalarını affetmeyi ve esneterek yumuşamayı öğrendim.
-Dostluğun sevgiden daha önemli olduğunu keşfettim. Birkaç samimi dost, hayatınızı kolaylaştırır ve seçilmiş kardeşler gibidir. Onlara güvenebileceğim ve kendimi bırakabileceğim insanları hayatıma sokabildiğim en iyi şeylerden biriydi.
-Hayatın akışına bırakmayı ve beklemeyi öğrendim. Çoğu şeye müdahale edemiyoruz ve etmemeliyiz. Sağlık durumları hariç, her şeyi kısa sürede kabullenmeyi öğrendim.
-Duygusal iletişim konusunda seçici olmayı öğrendi. Uzun süre iletişim kuramadığım insanlara değer vermemeyi ve onlara duygusal enerji harcamamak gerektiğini anladım. "Değmek" önemlidir ve boşuna çaba sarf etmemelidir.
-Reddedilme olasılığını kabul ettim. Herkes beni sevmek zorunda değil ve bu benden bir şey götürmez. Kişisel algılamamayı ve kendimi sorgulamayı öğrendim.
-En önemlisi, iyi ve kötü yanlarımla kendimle mutlu olmayı başardım. Kendini sevmek harika bir duygu. Neşeli ve umutlu insanları seviyorum. Her şeye rağmen gülümseyebilen, boş konuşabilen ve kendini olduğu gibi kabul eden samimi insanları takdir ediyorum. Sevdiğim insanların, diğerleri tarafından sevilmeyen yanları olmuştur, ancak benim gözümde onlar her zaman değerli olmuştur. Samimiyet, kendinle yol almayı öğretir. Unutmamalıyız ki, hayatta devam ettiğimiz kesin olan şey biziz.
Bu dersler bana mutluluk yolculuğumda rehberlik etti ve umarım sizin de yolunuzu aydınlatır.
-Herkesi serbest bırakmayı öğrendim. Konuşabildiklerimden hesap sordum, konuşamadıklarımı geride bıraktım ve hayatımıza devam ettik.
-İnsanların önemi konusunda bir ders aldım. Birisi biz ona verdiğimiz değere göre önemlidir. Bizim penceremizden süzülen ışık kadar parlıyorlar, tek başlarına anlamsızlar.
-Aile kavramının önemini kavradım. Anne, baba ve kardeşlerimiz kadar bizi kimse sevmeyecek. Onların hatalarını affetmeyi ve esneterek yumuşamayı öğrendim.
-Dostluğun sevgiden daha önemli olduğunu keşfettim. Birkaç samimi dost, hayatınızı kolaylaştırır ve seçilmiş kardeşler gibidir. Onlara güvenebileceğim ve kendimi bırakabileceğim insanları hayatıma sokabildiğim en iyi şeylerden biriydi.
-Hayatın akışına bırakmayı ve beklemeyi öğrendim. Çoğu şeye müdahale edemiyoruz ve etmemeliyiz. Sağlık durumları hariç, her şeyi kısa sürede kabullenmeyi öğrendim.
-Duygusal iletişim konusunda seçici olmayı öğrendi. Uzun süre iletişim kuramadığım insanlara değer vermemeyi ve onlara duygusal enerji harcamamak gerektiğini anladım. "Değmek" önemlidir ve boşuna çaba sarf etmemelidir.
-Reddedilme olasılığını kabul ettim. Herkes beni sevmek zorunda değil ve bu benden bir şey götürmez. Kişisel algılamamayı ve kendimi sorgulamayı öğrendim.
-En önemlisi, iyi ve kötü yanlarımla kendimle mutlu olmayı başardım. Kendini sevmek harika bir duygu. Neşeli ve umutlu insanları seviyorum. Her şeye rağmen gülümseyebilen, boş konuşabilen ve kendini olduğu gibi kabul eden samimi insanları takdir ediyorum. Sevdiğim insanların, diğerleri tarafından sevilmeyen yanları olmuştur, ancak benim gözümde onlar her zaman değerli olmuştur. Samimiyet, kendinle yol almayı öğretir. Unutmamalıyız ki, hayatta devam ettiğimiz kesin olan şey biziz.
Bu dersler bana mutluluk yolculuğumda rehberlik etti ve umarım sizin de yolunuzu aydınlatır.