Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Mycoplasma gallisepticum

bullvar_katip

Administrator
Katılım
21 Mayıs 2024
Mesajlar
532,105
Mycoplasma gallisepticum, Mollicutes sınıfına ve Mycoplasmataceae familyasına ait bir bakteridir. Tavuklarda kronik solunum yolu hastalığının (CRD) ve hindi, tavuk, av kuşları, güvercinler ve her yaştan ötücü kuşlarda bulaşıcı sinüzitin (IS) sorumlusu olan etkendir. Bu türlerin yanı sıra bıldırcın ve sülünlerde göz ve yüz şişkinlikleri ile ağır seyreden bir hastalık tablosu oluşturmaktadır. Mikoplazmoz, Mikoplazma bakterilerinin enfeksiyonudur. Mikoplazmalar birçok ayırt edici özelliğe sahiptir. Mikoplazmalar; hücre duvarlarından yoksundur, oldukça değişken yüzey proteinlerine, ayırt edici nitelikte bir hücre zarına sahiptir ve kendi kendini kopyalayan en küçük prokaryotlardır. Mikoplazma insanlarda, hayvanlarda, böceklerde ve bitkilerde hastalığa neden olabilir. Mikoplazma, solunum sistemi yollarında olduğu gibi konak epitel hücrelerine bağlanır ve bu da hücre hasarına ve enflamatuvar yanıta neden olur. Şu anda bilinen 100'den çok Mikoplazma türü vardır. Aşağıdakiler yabani kuşlardan izole edilmiştir: Mycoplasma buteonis, Mycoplasma corogypsi, Mycoplasma falconis, Mycoplasma gypis, Mycoplasma sturni ve Mycoplasma gallisepticum. M. gallisepticum yabani kuşlar üzerinde en önemli etkiye sahiptir olandır. Son dönemlerde kümes hayvanlarında da giderek yaygınlaşmış ve çeşitli test metotları ile tespit edilebilir hale gelmiştir. Geçmiş Hastalık ilk olarak 1905'te tanımlanmıştır. Evcil kümes hayvanlarında bulunan bir solunum yolu hastalığı olarak tanımlanmıştır. Bununla birlikte, bundan sorumlu etken olan Mycoplasma gallisepticum, kültürde 50 yıl boyunca çoğaltılamamıştır. 1980 yılında M. gallisepticum Colorado, Georgia ve Kaliforniya'daki yabani hindilerden izole edilmiştir. Bunun nedeni, beslenme süresi boyunca yabanıl hindiler ve evcil kümes hayvanları arasındaki karışım ve yakın temastır. Bu durum, yabanıl hindi yenileme programlarında hastalık ve sağlık izleme protokolleri konusunda artan bir farkındalık sağlamıştır. Bu protokolleri bugün hala devlet yaban yaşamı kuruluşları izlemektedir. Ev çütresi (al şakrak kuşu, Haemorhous mexicanus), yasa dışı hale gelen evcil hayvan ticareti serbest bırakıldıktan sonra 1940'larda Kaliforniya'dan Doğu ABD'ye getirilmiştir. O zamanlar ev çütrelerine Hollywood çütresi denmekteydi. Ocak 1994'te, Maryland ve Virginia'nın bir bölümü de içinde olmak üzere Washington DC bölgesinde M. gallisepticum belirtileri gösteren ilk ev çütreleri gözlenmiştir. 1994 kışında ev çütrelerinde, M. gallisepticum'un neden olduğu mikoplazma kaynaklı konjonktivit salgını baş gösterdi. 1994 yılında Kuzey Amerika'da, Ev Çütresi Hastalığı Anketi kullanılarak M. gallisepticum'un yayılımına ve yaygınlığına ilişkin veri toplama çalışmaları gerçekleştirildi. Birkaç yıl sonra orta Atlantik eyaletlerinde başlayan salgın, ev çütrelerinin bütün doğu nüfusuna yayıldı. Bu hastalığa sahip olan tek ev çütreleri doğu Amerika Birleşik Devletlerine götürülenlerdir. Bu ev çütrelerinin hastalığa direncinin düşük olduğuna inanılmaktadır, çünkü ev çütreleri piyasaya sürülmüş ve yüksek ölçüde soy içi üreme gerçekleştirmiştir. Hastalık Rocky Dağları tarafından durdurulmuştur. Klinik bulgular Ev çütreleri (Al şakrak kuşu) Ev çütrelerinde (Haemorhous mexicanus) M. gallisepticum enfeksiyonu; göz çevresinde (perioküler) şişme, şişmiş göz kapakları, göz ve burun akıntısı, görme bozukluğu, depresyon ve kilo kaybı belirtileri ile konjonktivite neden olur. Bu belirtiler, ev çütresi popülasyonları artan avlanma ve görme bozukluğundan dolayısıyla travmaya yatkınlığı nedeniyle ev çütrelerinin azalmasına neden olur. Ev çütresi konjonktiviti; en sık, kuşların kuş yemliklerini kullandığı soğuk aylarda görülür ve kuşların yemlikleri terk etmeye gönülsüz olmasına neden olabilir. Kuşların gözlerini dallara ya da kuş yemliklerine sürttüğü görülmüştür, bu da hastalığın yayılmasına yardımcı olabilir. Tavuklar Tavuklarda M. gallisepticum'un bazı önemli klinik belirtileri arasında öksürük, hapşırma, hafif veya belirgin raller ve solunum güçlüğü gibi solunum sıkıntısı belirtileri bulunmaktadır. Göz kapaklarında şişme, gözde akıntı ve görme kaybı, bu hastalık için de çok önemli olan bulgu ve belirtilerdir. Düşük üretkenlik, bacak sorunları, burun akıntısı, bodurluk, iştahsızlık, yavaş büyüme, kuluçka veriminde azalma, civciv canlılığında azalma ve anormal tüyler de hastalığın ilgili klinik belirtilerindendir. Tavuklarda M. gallisepticum enfeksiyonları göreli olarak hafif akıntılısinüzit, trakeit ve hava kesesi yangısı (hava sakküliti) ile sonuçlanır. Hindiler M. gallisepticum, hindilerde sinüzit, zatürre ve hava kesesi yangısını tetikleyebilen solunum yolu enfeksiyonuna neden olur. Enfeksiyöz sinüzit ile kuşlarda öksürük, sinüslerde şişme, burun ve göz akıntısı, trakeal raller, soluk darlığı, görme bozukluğu, depresyon ve kilo kaybı belirtileri vardır. Hastalık ölüme bile neden olabilir ve özellikle E. coli ile birleştiğinde ortaya çıkar. Hindilerde salgınlar erken yaşta genellikle 8 ila 15 hafta arasında görülür ve kuşların yaklaşık %90'ı belirti gösterir. Damızlık dişilerle birlikte yumurta üretiminde bir düşüş olabilir. "Büyüyen kuşlarda seyrek olarak bir ensefalitik türev görülür. Bir tenovajinit de gelişebilir ve organizma, enfekte olmuş erkek kuşların yumurta kanalında ve sperminde bulunabilir, bu da yumurtada ve sonunda da genç kümes hayvanlarında enfeksiyona neden olur.". Diğer kuş türleri Bu hastalıktan etkilenen başka kuş türleri güvercinler, kınalı keklikler, bıldırcınlar, ördekler, kazlar, sülünler, papağanlar ve tavus kuşlarıdır. Yabanıl ev çütreleri ve Kuzey Amerika'daki bazı benzer türler dışındaki çoğu ötücü kuş bu hastalığa dirençlidir. Bu hastalığın bulaşmış olduğu bazı egzotik kuşlar arasında büyük flamingolar, İspanya'daki yabanıl bayağı doğanlar ve sarı enseli Amazon papağanları bulunmaktadır. Bazı kanatlı türlerinde hastalık süreci daha ağır seyredebilmektedir. Buna örnek olarak sülünler ve bıldırcınlar verilebilmektedir. Bu türlerde göz şişlikleri oldukça büyüktür ve akıntı fazladır Bulaşım M. gallisepticum, enfekte olmuş yetiştiricilerden yavrulara geçtiği yol olan bazı kümes hayvanı yumurtalarından da bulaşabilir. Ayrıca, M. gallisepticum bulaşıcı aerosoller yoluyla ve yem, su ve çevreye bulaşmasıyla araç gereç ve ayakkabılardan gelebilecek fomitler üzerindeki insan etkinliği yoluyla bulaşabilir. Kuşlar stres altındayken, sürüden yayılan aerosoller ve solunum yoluyla bulaşım daha hızlı gerçekleşebilir. Bulaşım bir sürüde olduğunda kuşların, insanların ve enfekte türlerin fomitlerinin hareketinden doğrudan ve dolaylı temasla gerçekleşir. Birçok salgında sürüdeki enfeksiyonun kaynağı bilinmemektedir. Enfeksiyona ve bulaşıma neden olabilecek bazı kaynaklar soğuk hava, kötü hava kalitesi, eş zamanlı enfeksiyonlar ve bazı canlı virüs aşılarıdır. Tanı M. gallisepticum'u izolasyonundaki en büyük başarı, canlı yakalanmış veya yeni ölü kuşlardan alınan doku sürüntülerinden elde edilmiştir. Son dönemlerde yapılan çalışmalarda genellikle ölü kanatlılardan elde edilen sonuçların daha güvenilir olduğu tespit edilmiştir. Dondurulmuş kadavralardan örnek almak güçtür. Sürüntü çubukları; göz kapaklarının içinden, sinüsten ve trakeden alınır. Trakeal svab örnekleri, direkt dokulardan yahut vücudun diğer organlarından alınan svablardan daha iyi birer örneklemdir. M. gallisepticum'u tanılamak için birçok seroloji testi yapılabilir: Serum plakası aglütinasyon (SPA) testi, hemaglütinasyon inhibisyon testi (HI) veya enzime bağlı immünosorbent analizi (ELISA). SPA testi daha yaygın kullanılır, çünkü tanı yöntemleri arasında en basit ve en ucuz olandır. Serolojik testlerin yanı sıra moleküler metotlardan olan Polimeraz Zincir Reaksiyonu (PCR) testi de gerçekleştirilebilmektedir. Yapılan çalışmalarda serolojik testlerin PCR metodundan elde edilecek sonuçlar olmaksızın yorumlanamayacağı ifade edilmiştir. Hastalığın erken ve ileri döneminde antikor yanıtlarının değiştiği ve test metoduna göre sonuçların değişkenlik gösterdiği saptanmıştır. Sağlık kaygıları M. gallisepticum solunum yolu hastalığına neden olur ve kuşları temas ettikleri herhangi bir hastalığa karşı savunmasız hale getirerek bağışıklık sistemini zayıflatır. Gözlerin kenarlarında küçük kabarcıklar belirecek ve sinüsler şişecektir. Bir kez enfekte olduklarında, yaşam boyunca hastalık taşıyıcısı olurlar. Bazı kuşlar hastalığa karşı iyi direnç gösterirken diğerleri ölebilir; bazıları hastalanıp iyileşir, bazıları ise hiçbir belirti göstermeyebilir. Şimdilik insanlar için risk bulunmamaktadır. Evcil hayvanlar için büyük bir kaygı vardır ve yabani kuşlar ve evcil kümes hayvanları arasında herhangi bir etkileşimin önlenmesi gerekir. Hastalıktan etkilenen yabani kuş türleri bulaştırıcıdır ve genellikle yerli türlerle yakın temasta bulunur. Yaban yaşamı rehabilitasyonu ve tedavisi Yaban yaşamı rehabilitasyonu görevlileri, M. gallisepticum enfeksiyonunu kuş gribi, klamidyoz, Newcastle hastalığı, bulaşıcı bronşit, kafa travması ve kuş çiçek virüsü gibi benzer klinik belirtilere sahip enfeksiyonlarla yanlış tanı koymamaya dikkat etmelidirler. M. gallisepticum, tilozin, tetrasiklin veya oftalmik gentamisinli oral enrofloksasin gibi antibiyotiklerle tedavi edilebilir. Bunlar yiyecek, su veya enjeksiyon yoluyla verilir. Özellikle tilozin yemde iyi sonuçlar verir. Bununla birlikte, tedavi edilen kuşlar uzun süre kapalı alanda tutulmalı ve izole edilmelidir, çünkü kuşlar asemptomatik taşıyıcı olabilir. Bu noktada, daha önce enfekte olmuş kuşların hala M. gallisepticum ile enfekte olup olmadığını doğrulamak çok zordur. Yabanıl popülasyonlarda hastalık kontrolü için tedavi ve salım akıllıca değildir. Ekonomik etki Mycoplasma gallisepticum'un dünya çapında kümes hayvanı endüstrisine her yıl 780 milyon dolardan fazla zarara mal olduğuna inanılmaktadır. Amerika Birleşik Devletlerinde yalnızca yumurta üretimi için 120 milyon doların üzerinde bir maliyete sahip olduğuna inanılmaktadır. Enfeksiyonun daha fazla yayılmasını önlemek için bütün bir sürüyü ayrı tutmak gerekebilir. Hastalık; yem ve büyüme üretiminde düşüşe, hayvan leşlerinin kınanmasına ve yavrularda yavaş büyümeye neden olmasından dolayı ciddi ekonomik kayıplar meydana gelmiştir. Ayrıca, tavukların 45 haftalık yumurtlama döngüsünde yaklaşık 16 yumurta kaybettikleri de belgelenmiştir. Bu yalnızca Amerika Birleşik Devletleri'nde yılda yaklaşık 140 milyon dolarlık bir kayıp anlamına gelmektedir. Kaynakça Dış bağlantılar Mycoplasma gallisepticum'un tip suşu BacDive'da – the Bacterial Diversity Metadatabase Kategori:Mycoplasma
 

Tema özelleştirme sistemi

Bu menüden forum temasının bazı alanlarını kendinize özel olarak düzenleye bilirsiniz.

Zevkine göre renk kombinasyonunu belirle

Tam ekran yada dar ekran

Temanızın gövde büyüklüğünü sevkiniz, ihtiyacınıza göre dar yada geniş olarak kulana bilirsiniz.

Izgara yada normal mod

Temanızda forum listeleme yapısını ızgara yapısında yada normal yapıda listemek için kullanabilirsiniz.

Forum arkaplan resimleri

Forum arkaplanlarına eklenmiş olan resimlerinin kontrolü senin elinde, resimleri aç/kapat

Sidebar blogunu kapat/aç

Forumun kalabalığında kurtulmak için sidebar (kenar çubuğunu) açıp/kapatarak gereksiz kalabalıklardan kurtula bilirsiniz.

Yapışkan sidebar kapat/aç

Yapışkan sidebar ile sidebar alanını daha hızlı ve verimli kullanabilirsiniz.

Radius aç/kapat

Blok köşelerinde bulunan kıvrımları kapat/aç bu şekilde tarzını yansıt.

Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Geri