Neşet Ertaş, sadece türkülerinde değil, yakınlığı hissettiren başka bir şey daha bulamadığım bir isimdir. Orta Anadolu türkçesinden, sazının teli bozuk olsa da, kibarlığını korumaya çalışsa da, konuşmalarında o samimiyeti buldum. Neşet Ertaş bana hayatın, geçen yılların, aşkın acımasızlığıyla, yumuşak sesiyle her daim unutulmamayı öğretiyor. "Unutma sakın" diyor, "Bu kadar unutmak için ne zamanımız var, ne de çaremiz var, unutma!" diye naçizane tembihliyor. O, kalbime, gönül dağına dokunan bir adam, istesem de bir daha unutamam! Sadece hatırladığımı ve bir daha unutmayacağımı göstermek için değil, dilime ve yüreğime işlediği için, Neşet Ertaş'ı ve sözlerini buraya almak istiyorum. "Tatlı dile güler yüze, doyulur mu, yâr aşkına çalan saza, doyulur mu?" diyerek kim unutabilir bu klasik türküyü? Neşet Ertaş hep aynı bahçede dolaşır, ama bin çiçek toplar, bin söz toplar: "Ne güzel yaratmış yâr seni yaradan, istemem esmesin yeller incitir, güzelsin sevdiğim gülden goncadan, değmesin zülüfler yâr yâr teller incitir."
Çok eski bir röportajda Neşet Ertaş'ın türkü söylediğini, 1996'da Türkiye Yazarlar Birliği Müzik Ödülü kazandığını bilmeyen, yıllardır Almanya'da yaşadığını okudum. Doktorunun uyuşuk parmakları için uzun süre kalmasını önermesiyle Almanya'ya gelmiş. Şimdi şükürler olsun, saz çalabiliyor. Neşet Ertaş, hala kaç türkü bestelediğini hatırlamıyor, "Halkımız kaç tane kabul ettiyse o kadar" diyor. Neşet Ertaş'ın türkülerindeki duygu ağırlığı hangimizin ruhu kaldırabilirdi ki? Neşet Ertaş gibi "unutulmuş unutulmaz" diye anılan kaç kişi kaldı? Neşet'in telif hakları alamaması değil, türkülerin esasını kaybetmesi onu üzen. Neşet Ertaş, unutulmamalı, çünkü diğer ozanlardan farklı olarak ezgisini değiştirmeyen, aşkı sesinde, tınısında her haliyle sunan bir isimdi. Neşet Ertaş'ı dinledikçe aşkın her halini, tellere dokunan aşkı duydum. Onun türküleriyle hüzne daldım, sevince boğuldum, cümle eksiklikleri hissettim, bilmem ki n'oldum, ama her türküsüyle, deyişiyle mutlu oldum.
Neşet Ertaş, "aşkın âşığı" bir ozandı. Kendimde, ruhumda, fikrimde aradım, insanda sevgiyi buldum. Canlarımız haktır, kimse kimseye büyük değildir, ille bir büyük aranıyorsa o da annemizdir. Neşet Ertaş, aşkı, yaşamı bu sözlerle anlattı. Onun ardından 12 yıl geçmiş, hayatıma aşkı öğreten, sevgiyi tanıtan Neşet baba sayesinde bir şeyi yeniden keşfettim. Onun sessiz, sistemsiz, şımarıklığımıza rağmen hep şikayet etse de ['Biz sevmekle yükümlüyüz, kavuşmak mı? Onu Allah bilir.'] dediği bir öğretisi var. Biz seveceğiz, gerisini Allah bilsin. Rahat uyu Neşet Ertaş.
Çok eski bir röportajda Neşet Ertaş'ın türkü söylediğini, 1996'da Türkiye Yazarlar Birliği Müzik Ödülü kazandığını bilmeyen, yıllardır Almanya'da yaşadığını okudum. Doktorunun uyuşuk parmakları için uzun süre kalmasını önermesiyle Almanya'ya gelmiş. Şimdi şükürler olsun, saz çalabiliyor. Neşet Ertaş, hala kaç türkü bestelediğini hatırlamıyor, "Halkımız kaç tane kabul ettiyse o kadar" diyor. Neşet Ertaş'ın türkülerindeki duygu ağırlığı hangimizin ruhu kaldırabilirdi ki? Neşet Ertaş gibi "unutulmuş unutulmaz" diye anılan kaç kişi kaldı? Neşet'in telif hakları alamaması değil, türkülerin esasını kaybetmesi onu üzen. Neşet Ertaş, unutulmamalı, çünkü diğer ozanlardan farklı olarak ezgisini değiştirmeyen, aşkı sesinde, tınısında her haliyle sunan bir isimdi. Neşet Ertaş'ı dinledikçe aşkın her halini, tellere dokunan aşkı duydum. Onun türküleriyle hüzne daldım, sevince boğuldum, cümle eksiklikleri hissettim, bilmem ki n'oldum, ama her türküsüyle, deyişiyle mutlu oldum.
Neşet Ertaş, "aşkın âşığı" bir ozandı. Kendimde, ruhumda, fikrimde aradım, insanda sevgiyi buldum. Canlarımız haktır, kimse kimseye büyük değildir, ille bir büyük aranıyorsa o da annemizdir. Neşet Ertaş, aşkı, yaşamı bu sözlerle anlattı. Onun ardından 12 yıl geçmiş, hayatıma aşkı öğreten, sevgiyi tanıtan Neşet baba sayesinde bir şeyi yeniden keşfettim. Onun sessiz, sistemsiz, şımarıklığımıza rağmen hep şikayet etse de ['Biz sevmekle yükümlüyüz, kavuşmak mı? Onu Allah bilir.'] dediği bir öğretisi var. Biz seveceğiz, gerisini Allah bilsin. Rahat uyu Neşet Ertaş.