İlk ve orta öğretimde serbest kıyafet uygulamasının sonuçları oldukça üzücü olabilir. Örneğin, 7 yaşındaki yeğenim ilkokul 1. sınıfı bitirmek üzere ve ailesi maddi durumu iyi olan bir aile. Tek kızları olan bu çocuğa istediği her şeyi almaya çalışan ailesi, Winx'li çantalar, Barbie'li kalem kutuları gibi lüks eşyalarla donatmış. Ancak, ailesi onu devlet okuluna kaydettirdiğinde hiç beklemedikleri bir durumla karşı karşıya kalmışlar. Çocuk, bir kaç hafta sonra her gün yüzünde çiziklerle, çürüklerle okula gelmeye başlamış. Durumu fark eden ailesi, çocuğunun dışlandığını, itildiği-kakıldığını ve hatta dövüldüğünü öğrenince büyük bir şok yaşamış. Sınıf arkadaşları, çocuğun sahip olduğu pahalı eşyalara zarar vermiş, onu sürekli dışlamışlar. Durum o kadar ciddileşmiş ki, aile psikolog yardımı almaya karar vermiş. Çocuğa istediği pahalı eşyaları almayı bırakıp daha sıradan eşyalar ve kıyafetler almışlar, fakat bu durum pek bir değişiklik getirmemiş. Şu an çocuğun hiç arkadaşı yok ve bu durum eğitim hayatını olumsuz etkilemeye başlamış olabilir.
Ekonomik şartlar zorlaşıyor ve hayat her geçen gün daha da zorlaşıyor. Eski dönemlerde yaşadığımızda kimse birini maddi durumundan dolayı dışlamaz veya kırmazdı. Ancak, günümüzde durum farklı. Bu gibi durumlar, serbest kıyafet uygulaması gibi kararlarla daha da büyüyerek ilerleyebilir. İnsanların gelir dağılımındaki adaletsizlikler suçu, çocuğuna istediği lüks eşyaları alamayan ailede aramak yanlış olur. Ancak, bu uygulama ile çocukların karşılaşacağı sorunlar daha da artabilir. Döven, eziyet eden çocuk "Ailem bana bunları alamıyor" diye içlenecek, dayak yiyen çocuk ise "Ben ne yaptım arkadaşlarıma" diyerek okuldan soğuyacak. Bu durumda, döven çocuğun ailesi "Çocuğuma istediği küçük bir şeyi bile alamıyorum" derken, dayak yiyen çocuğun ailesi de "Ben zorluklar içinde büyüdüm, çocuğum benim yaşadıklarımı yaşamasın istedim, her şeyi olsun istedim. Suç bu mu?" diye üzülecekler. Bu tür uygulamaların faydalı olduğu söylenemez. Görünen o ki, her şeyin düzgün olması için sadece önlük veya kolalı yaka eksik gibi bir algıya sahibiz.
Bu örnek, serbest kıyafet uygulamasının çocuklar üzerindeki etkilerini açıkça göstermektedir.
Ekonomik şartlar zorlaşıyor ve hayat her geçen gün daha da zorlaşıyor. Eski dönemlerde yaşadığımızda kimse birini maddi durumundan dolayı dışlamaz veya kırmazdı. Ancak, günümüzde durum farklı. Bu gibi durumlar, serbest kıyafet uygulaması gibi kararlarla daha da büyüyerek ilerleyebilir. İnsanların gelir dağılımındaki adaletsizlikler suçu, çocuğuna istediği lüks eşyaları alamayan ailede aramak yanlış olur. Ancak, bu uygulama ile çocukların karşılaşacağı sorunlar daha da artabilir. Döven, eziyet eden çocuk "Ailem bana bunları alamıyor" diye içlenecek, dayak yiyen çocuk ise "Ben ne yaptım arkadaşlarıma" diyerek okuldan soğuyacak. Bu durumda, döven çocuğun ailesi "Çocuğuma istediği küçük bir şeyi bile alamıyorum" derken, dayak yiyen çocuğun ailesi de "Ben zorluklar içinde büyüdüm, çocuğum benim yaşadıklarımı yaşamasın istedim, her şeyi olsun istedim. Suç bu mu?" diye üzülecekler. Bu tür uygulamaların faydalı olduğu söylenemez. Görünen o ki, her şeyin düzgün olması için sadece önlük veya kolalı yaka eksik gibi bir algıya sahibiz.
Bu örnek, serbest kıyafet uygulamasının çocuklar üzerindeki etkilerini açıkça göstermektedir.