Ömer Dinçer'in açıklamasıyla sütten zehirlenen öğrencilerin sorumluluğunun öğretmenlere yüklendiği iddiaları gündemde. Dinçer, "Gerçekte, öğretmenlerimize, süt tüketmek istemeyen veya sütü tolere edemeyen çocuklara süt verilmemesi konusunda bir duyuru yapmıştık." dedi. Öğretmenler, süt içmek isteyip istemeyen öğrencileri belirlemek için velilerden imzalı belgeler aldılar. Yani süt olayında öğrencilerin süt içme kararı resmi olarak velilere ait, sütün bozuk çıkması durumunda ise Milli Eğitim Bakanlığı sorumlu tutulmalıdır. Öğrencilerin süt ürünlerine karşı hassasiyetlerine dair herhangi bir test veya rapor istenmedi. Sayın Dinçer'den öğretmenlerden ne beklediği belirsiz. Öğrencilerin dış görünüşlerine bakarak "süt sana zarar verir, içme" gibi ayrımcı bir tutum sergilemelerini mi istiyordu? Bu açıklamalarla öğretmenleri hedef tahtasına oturtan bakan, halk arasında öğretmen düşmanlığını daha da körüklüyor. Bu talihsiz olayda öğretmenlerin suçlanmasının ardından yaralı çocukların acılı ailelerinin onlara yüklenmesi, bu vebalin öğretmenlerin omuzlarına yüklenmesi unutulmayacaktır.