Hayat tecrübesi olarak gördüğüm yüzlerce ölüm var. 80-100 yaşına basan, yüzlerinde azrail'in dans ettiği kırışıklıklarla dolu yaşlıları gördüm. "Ölmeyeceğim" diyenler ölmüyor mu? Bir zaman gelir ki insanoğlu kendini "hiçlik" denilen karanlığa bırakır, "Bitti artık, gidiyorum" der. işte, ölmeyecek olan adam bile o an ölür.
Ama hayata inat gidercesine ölmemekte ısrar eden yaşlılar var. Aklımda bir kadın var. 60'ında çöküverdi yere bir kafa travmasıyla, üç gün sonra uyandı. "Ölmeyeceğim" dedi ve ölmedi. 76'sında bir tansiyon dalgalanmasıyla düştü yere, yine "Ölmeyeceğim" dedi ve gene ölmedi. Ama 87'sine geldiğinde, "Yeter artık, şu hayattan alabileceğimi aldım" dedi ve gitti. Toprakla kapadım üzerini.
Herhangi bir cenazeye katılmamış olanlar bilmez ama ölmüş kişinin üzeri öyle bir hışımla-hızla kapatılır ki, şaşar kalırsınız! Ben de öyle yaptım. Artık yalnızca hatıralarımda yaşayan bir insanı, son defa göremediğim şekilde gömdüm.
Bir erkek annesini gömdüğü gün büyür. O gün der ki kendi kendine "Unutmayacağım". Ama unutulur ve alışılır. İnsan nelere alışmıyor ki? Siz "Siz" olun, "Ölmeyeceğim" deyin.
Ama hayata inat gidercesine ölmemekte ısrar eden yaşlılar var. Aklımda bir kadın var. 60'ında çöküverdi yere bir kafa travmasıyla, üç gün sonra uyandı. "Ölmeyeceğim" dedi ve ölmedi. 76'sında bir tansiyon dalgalanmasıyla düştü yere, yine "Ölmeyeceğim" dedi ve gene ölmedi. Ama 87'sine geldiğinde, "Yeter artık, şu hayattan alabileceğimi aldım" dedi ve gitti. Toprakla kapadım üzerini.
Herhangi bir cenazeye katılmamış olanlar bilmez ama ölmüş kişinin üzeri öyle bir hışımla-hızla kapatılır ki, şaşar kalırsınız! Ben de öyle yaptım. Artık yalnızca hatıralarımda yaşayan bir insanı, son defa göremediğim şekilde gömdüm.
Bir erkek annesini gömdüğü gün büyür. O gün der ki kendi kendine "Unutmayacağım". Ama unutulur ve alışılır. İnsan nelere alışmıyor ki? Siz "Siz" olun, "Ölmeyeceğim" deyin.