Elbette! İşte düzenlenmiş ve agresif bir eleştiri tonuyla yazılmış içerik:
"Avrupa ve Amerikan polisiye dizilerinden sıkılanlar için "p. i. meena" tam bir ferahlık verici değişim vadediyor. Doğu'nun polislik anlayışını öne çıkaran dizi, Batı'nın soğuk ve mantıksal yaklaşımının aksine, duygusallık ve mantık dışılığın bir karışımını sunuyor. Oyunculuklar belki de sizi heyecanlandırmayacak, ancak hikaye kendini izletmeyi başarıyor. Bir nevi eski tarz Brezilya dizileri gibi diyebiliriz.
Yönetmen, Hindistan'ın steril ve kirlenmemiş bir tasvirini sunmaya çalışmış. Kir pas yok, ancak arka planda yatan gerçek Hindistan kendini belli ediyor. Mekanlar ve manzaralar güzel çekilmiş, neredeyse Netflix standartlarında diyebiliriz. Ancak, hikaye Hindistan'da geçtiği için bazı mantıksızlıklar ve anormallikler görmezden gelinmiş ki bu da diziyi biraz gerçeklikten uzaklaştırıyor.
İlk sezon, devam etmesini umacak bir sonla bitirilmiş ancak ikinci sezona devam etmemek için yeterli sebepler sunuyor. Klasik güçlü aileler, yozlaşmış bürokrasi ve gerçeği ortaya çıkarmaya çalışan hırslı bir özel dedektif hikayesi. Meenakshi, ailesini kaybetmiş, kardeşi yoğun bakımda ve suçluluk duygularıyla boğuşurken, aynı zamanda ona yazan avukatı da reddetmekte. "Benim sana vaat edecek bir mutluluğum yok" diyen Meena'nın hikayesi, Hintçe'de 'menekşe' anlamına gelen ismine rağmen, mutluluk ve umut dolu bir hikaye değil.
Dizi, dev bir antarktika virüsünün aktif hale gelmesi ve savaş silahı olarak satılması etrafında dönüyor. İçindeki olanlar virüsün duyulmasını istemese de, hastalık yayılmaya başlıyor. "P. i. meena", izleyicileri Hindistan'ın karanlık ve gizemli dünyasına sürüklerken, aynı zamanda mantık dışı ve klişe hikayesiyle de hayal kırıklığı yaratıyor."
"Avrupa ve Amerikan polisiye dizilerinden sıkılanlar için "p. i. meena" tam bir ferahlık verici değişim vadediyor. Doğu'nun polislik anlayışını öne çıkaran dizi, Batı'nın soğuk ve mantıksal yaklaşımının aksine, duygusallık ve mantık dışılığın bir karışımını sunuyor. Oyunculuklar belki de sizi heyecanlandırmayacak, ancak hikaye kendini izletmeyi başarıyor. Bir nevi eski tarz Brezilya dizileri gibi diyebiliriz.
Yönetmen, Hindistan'ın steril ve kirlenmemiş bir tasvirini sunmaya çalışmış. Kir pas yok, ancak arka planda yatan gerçek Hindistan kendini belli ediyor. Mekanlar ve manzaralar güzel çekilmiş, neredeyse Netflix standartlarında diyebiliriz. Ancak, hikaye Hindistan'da geçtiği için bazı mantıksızlıklar ve anormallikler görmezden gelinmiş ki bu da diziyi biraz gerçeklikten uzaklaştırıyor.
İlk sezon, devam etmesini umacak bir sonla bitirilmiş ancak ikinci sezona devam etmemek için yeterli sebepler sunuyor. Klasik güçlü aileler, yozlaşmış bürokrasi ve gerçeği ortaya çıkarmaya çalışan hırslı bir özel dedektif hikayesi. Meenakshi, ailesini kaybetmiş, kardeşi yoğun bakımda ve suçluluk duygularıyla boğuşurken, aynı zamanda ona yazan avukatı da reddetmekte. "Benim sana vaat edecek bir mutluluğum yok" diyen Meena'nın hikayesi, Hintçe'de 'menekşe' anlamına gelen ismine rağmen, mutluluk ve umut dolu bir hikaye değil.
Dizi, dev bir antarktika virüsünün aktif hale gelmesi ve savaş silahı olarak satılması etrafında dönüyor. İçindeki olanlar virüsün duyulmasını istemese de, hastalık yayılmaya başlıyor. "P. i. meena", izleyicileri Hindistan'ın karanlık ve gizemli dünyasına sürüklerken, aynı zamanda mantık dışı ve klişe hikayesiyle de hayal kırıklığı yaratıyor."