Patiswiss'in Raflara Geri Dönmesi
Son zamanlarda Patiswiss markası ve kurucusu Elif Aslı Yıldız Tunaoğlu hakkında ortaya atılan iddialar ve yaşanan olaylar, markanın bir kez daha gündeme oturmasına neden oldu. Markanın ceo'sunun göstermelik bir değişimle eşine devredilmesi ve sonrasında yaşananlar, markanın kriz yönetimindeki başarısızlığını gözler önüne serdi.
Öncelikle, haberi linç kampanyasına dönüştürerek markaya zarar veren ve sonrasında da tweet'ini silerek sorumluluk almaktan kaçan haberciye eleştiriler yöneltilmelidir. Bu durum, medyanın etik değerleri ve meslek ilkeleri ne kadar geride kaldığını bir kez daha gösterdi.
Ancak asıl skandal, markanın kurucusu Elif Aslı Yıldız Tunaoğlu'nun müşterilerine yönelik aşağılayıcı tutumu ve kendini övme çılgınlığıydı. Müşterilerini aşağılayan ve sürekli kendini öven postlar atan Tunaoğlu, pr ajansının müdahalesiyle işleri yoluna koydu. Ajansın gücü mü, markanın başarısızlığı mı, yoksa her ikisi de mi? Bu soru işaretleri, markanın gerçekten rezil olamadığını ve pr ajanslarının marifetlerini bir kez daha gösterdi.
Bunun yanı sıra, Migros'un bu olaydaki rolü de sorgulanmalıdır. Müşterilerin sağlığını umursamayan ve şov amaçlı raflardan ürün kaldıran Migros, bu olayda da aynı tutumunu sürdürmüştür. Markanın yeniden raflara dönmesi, Migros'un da ayıbı olarak kayıtlara geçmiştir.
Son olarak, Elif Aslı Yıldız Tunaoğlu'nun pr ajansının müdahalesiyle işleri yoluna koyması ve markayı yeniden raflarda görmek, pr ajanslarının gücü ve etkisinin bir göstergesi olarak kalacaktır. Bu olay, markaların kriz yönetimindeki başarısızlıklarını ve pr ajanslarının önemini bir kez daha vurgulamıştır.
Son zamanlarda Patiswiss markası ve kurucusu Elif Aslı Yıldız Tunaoğlu hakkında ortaya atılan iddialar ve yaşanan olaylar, markanın bir kez daha gündeme oturmasına neden oldu. Markanın ceo'sunun göstermelik bir değişimle eşine devredilmesi ve sonrasında yaşananlar, markanın kriz yönetimindeki başarısızlığını gözler önüne serdi.
Öncelikle, haberi linç kampanyasına dönüştürerek markaya zarar veren ve sonrasında da tweet'ini silerek sorumluluk almaktan kaçan haberciye eleştiriler yöneltilmelidir. Bu durum, medyanın etik değerleri ve meslek ilkeleri ne kadar geride kaldığını bir kez daha gösterdi.
Ancak asıl skandal, markanın kurucusu Elif Aslı Yıldız Tunaoğlu'nun müşterilerine yönelik aşağılayıcı tutumu ve kendini övme çılgınlığıydı. Müşterilerini aşağılayan ve sürekli kendini öven postlar atan Tunaoğlu, pr ajansının müdahalesiyle işleri yoluna koydu. Ajansın gücü mü, markanın başarısızlığı mı, yoksa her ikisi de mi? Bu soru işaretleri, markanın gerçekten rezil olamadığını ve pr ajanslarının marifetlerini bir kez daha gösterdi.
Bunun yanı sıra, Migros'un bu olaydaki rolü de sorgulanmalıdır. Müşterilerin sağlığını umursamayan ve şov amaçlı raflardan ürün kaldıran Migros, bu olayda da aynı tutumunu sürdürmüştür. Markanın yeniden raflara dönmesi, Migros'un da ayıbı olarak kayıtlara geçmiştir.
Son olarak, Elif Aslı Yıldız Tunaoğlu'nun pr ajansının müdahalesiyle işleri yoluna koyması ve markayı yeniden raflarda görmek, pr ajanslarının gücü ve etkisinin bir göstergesi olarak kalacaktır. Bu olay, markaların kriz yönetimindeki başarısızlıklarını ve pr ajanslarının önemini bir kez daha vurgulamıştır.