Gece saat 01:30'da, dört kız, Adana-Mersin yolunda seyahat ederken polis tarafından durdurulur. Polis memuru, "Siz de mi havaalanından geliyorsunuz?" diye sorar. Ceren, sakin bir şekilde, "Hayır, biz X firmasında çalışıyoruz ve çekimden dönüyoruz" der. Bizim kızlar, polisin bu sorusuna kahkaha atarak cevap verirler.
Polis memuru, içerdeki arkadaşına seslenir ve belgelerimizi kontrol etmemiz gerektiğini söyler. Ceren, çantasını alarak arabadan iner ve heyecanla "8 yıldır ehliyetim var ve ilk defa bir ekip tarafından durduruldum!" der. Bizim kızlar, gülerek polisin bu durumdan etkilenmiş olduğunu düşünürler.
Polis memuru, Ceren'i sarhoş sanar ve alkol testine tabi tutulmasını ister. Ceren, bir yandan üflerken bir yandan da ruhsatını aramaktadır. Sonunda ruhsatını bulur ve polise uzatırken, "Kusura bakmayın, biraz dağınık bir durumdayım" der. Bizim kızlar, bu duruma gülerek polisin dikkatini dağıtırlar.
Polis memuru, ruhsatı incelerken, Ceren'in ruhsatının içinden düşen salsa dersi telefon numarası yazılı kağıt parçasını ve alışveriş fişlerini görür. Bu durumdan dolayı Ceren'e kızarır ve bu eşyaları ona geri verir. Ayrıca, aracın muayenesinin geçtiği belirtilir.
Bizim kızlardan biri dayanamayarak arabadan iner ve polis memuruna yalvarmaya başlar. "Memur bey, Ceren daha önce hiç ekip tarafından durdurulmadı. Lütfen bu seferlik affediniz, yarın hemen muayeneyi yaptırırız." der. Polis memuru, sinirli bir şekilde, "İyi ya, 80 yıl unutmaz artık bunu" diye karşılık verir.
Bizim kızlardan biri, polisin tavrından etkilenerek, "Memur bey, saat kaç oldu? Dört bayanız, evimize gitmeye çalışıyoruz. Lütfen bize izin verin de bu geceyi berbat etmeyelim." der. Polis memuru, soğuk bir şekilde, "Biz de çalışıyoruz ve buraya daha sabaha kadar kalacağız" diye cevap verir.
Bizim kızlar, sinirlendiler ve bir anlık öfkeyle, "Peki, biz de sabah işe gideceğiz, yine buraya döneceğiz" derler. Ceren, durumu toparlamaya çalışarak, "Neyse ya, cezasını öderiz, önemli değil..." der. Sonuç olarak, bizim kızlar cezayı yediler ve evlerine gitmeye devam ettiler.
Bu olay, bizim kızlar için ilginç ve komik bir anı olarak kaldı. Polis memurunun tavrı ise onları sinirlendirse de, cezanın ödenmesiyle olay kapandı.
Polis memuru, içerdeki arkadaşına seslenir ve belgelerimizi kontrol etmemiz gerektiğini söyler. Ceren, çantasını alarak arabadan iner ve heyecanla "8 yıldır ehliyetim var ve ilk defa bir ekip tarafından durduruldum!" der. Bizim kızlar, gülerek polisin bu durumdan etkilenmiş olduğunu düşünürler.
Polis memuru, Ceren'i sarhoş sanar ve alkol testine tabi tutulmasını ister. Ceren, bir yandan üflerken bir yandan da ruhsatını aramaktadır. Sonunda ruhsatını bulur ve polise uzatırken, "Kusura bakmayın, biraz dağınık bir durumdayım" der. Bizim kızlar, bu duruma gülerek polisin dikkatini dağıtırlar.
Polis memuru, ruhsatı incelerken, Ceren'in ruhsatının içinden düşen salsa dersi telefon numarası yazılı kağıt parçasını ve alışveriş fişlerini görür. Bu durumdan dolayı Ceren'e kızarır ve bu eşyaları ona geri verir. Ayrıca, aracın muayenesinin geçtiği belirtilir.
Bizim kızlardan biri dayanamayarak arabadan iner ve polis memuruna yalvarmaya başlar. "Memur bey, Ceren daha önce hiç ekip tarafından durdurulmadı. Lütfen bu seferlik affediniz, yarın hemen muayeneyi yaptırırız." der. Polis memuru, sinirli bir şekilde, "İyi ya, 80 yıl unutmaz artık bunu" diye karşılık verir.
Bizim kızlardan biri, polisin tavrından etkilenerek, "Memur bey, saat kaç oldu? Dört bayanız, evimize gitmeye çalışıyoruz. Lütfen bize izin verin de bu geceyi berbat etmeyelim." der. Polis memuru, soğuk bir şekilde, "Biz de çalışıyoruz ve buraya daha sabaha kadar kalacağız" diye cevap verir.
Bizim kızlar, sinirlendiler ve bir anlık öfkeyle, "Peki, biz de sabah işe gideceğiz, yine buraya döneceğiz" derler. Ceren, durumu toparlamaya çalışarak, "Neyse ya, cezasını öderiz, önemli değil..." der. Sonuç olarak, bizim kızlar cezayı yediler ve evlerine gitmeye devam ettiler.
Bu olay, bizim kızlar için ilginç ve komik bir anı olarak kaldı. Polis memurunun tavrı ise onları sinirlendirse de, cezanın ödenmesiyle olay kapandı.