Genel olarak bu konuda destekleyiciydim. Vergi konusuna karşı olmama rağmen, yardıma ihtiyacı olan kadınlara destek olarak koruma, konut ve iş imkanları gibi şeylere olumlu yaklaşıyordum. Ancak durum işte burada bitmiyor. Bir insanın yaşama hakkı (can mülkiyeti) birinci hakkı ise özgürlüğü de ikinci haktır ve ceza yargılamasında pozitif ayrımcılık, kadın koruma gibi uygulamalarla insan hayatı olumsuz etkileniyor. Dahası, pozitif ayrımcılığı destekleyen feminazilerin agresifliği ve erkek düşmanlığı öylesine boyutlara ulaşmış durumda ki buna karşı çıkan neredeyse hiç kadın yok gibi. Öncelikle "delilsiz dava açılsın hüü" diyerek duygusal sömürüyle terör eylemleri gerçekleştiren gruplar şimdi sadece "suçlanan, suçludur" diyerek adliyelerde baskı kuruyorlar. Bu yolla belki binlerce erkeğin haksız ceza almasına sevinç duyuyorlar. Kadınlardan bu duruma karşı net bir tavır göremiyorum. Ekşi Sözlük ve sosyal medyadaki manipülasyoncu erkek düşmanları ise "hmm demek bir gün kadına şiddet uygulayacaksın ki buna karşı çıkıyorsun" gibi 70 IQ'yu aşmayan propagandalarla saldırıyorlar. Bu tür bir soruya verilecek en mantıklı cevap "hmm demek bir gün anlaşamadığın, seni kişisel nedenlerle mutsuz eden erkeğe iftira atacaksın ki herkes susturulsun, mahkeme gizli olsun, basın sadece senin yanında olsun" olmalıdır. Yani pozitif ayrımcılık tamamen kaldırılmalıdır. Eşitlik adı altında üstünlüğü savunan kişiler gerçekten her konuda kendilerini haklı görmekte. Örneğin, evlilik vaadiyle kandırıp taciz eden ve rıza olmadığı halde tecavüz eden birine 18 yıl ceza verilmesini savunan bir feminik olabilir mi? Profiline baktığınızda başka bir davada "bu ideolojik dava, delil nerede, objektiflik nerede" diyerek ağlayan birini görürsünüz. Ancak sadece bir erkeğin sırf erkek olduğu için 18 yıl ceza almasını savunan kadar içinde nefreti olan biri. Bu nedenle insanları ideolojik davalarla değil tecavüz, taciz ve kadına yönelik şiddetle saf dışı etmek gerekmektedir. Geçen gün Amerikalı ünlü bir gazeteci Wikileaks belgeleri ile bunu açıklıyordu. "Feminizmi kullanın" talimatını gören herkes, Julian Assange gibi yıllardır süren bir mücadelede bile bu tür manipülasyonlarla karşılaşabiliyor. Pozitif ayrımcılık, olağanüstü dönemlerde güç sahipleri tarafından tercih edilen bir yol olabilir. Anayasal hakları dahi askıya alabilme konusunda cesaretlenirsiniz. Hem buna martılmak, hem de sözde feminist derneklerin saldırganlığı, feminazilerin türlü manipülasyonlarına karşı durmamız gerektiğini gösteriyor. Pozitif ayrımcılık, cehenneme giden yolun taşlarından sadece biri. "Somut, objektif delil olmadan ceza vermek normaldir, karşı çıkan suçludur" diyen (sözde) hukukçular var. Bu sebeplerle pozitif ayrımcılık uygulamalarını askıya alıyorum. Bundan sonra, pedofiliye destek, HPV aşısı, kadın işçi alımları gibi başlıklarda karşı duranlara destek vermek istiyorum. Keşke gazete, televizyon veya radyo kanalım olsaydı, böylece daha geniş kitlelere ulaşabilirdim. Yine de haklı bir davanın savunucusu olmak güzeldir. Tanım: "Hüüüü zaten öyle bir şey yok, siz kadın düşmanısınız, senin fikrinin bir önemi yok hüüü" tarzı feminik taklidi yaparak bu konuda görüşlerimi dile getirdiğim başlık.