Ramazan ayında şans oyunları da dahil olmak üzere tüm kumar etkinliklerinin yasaklanması gerektiğini düşünüyorum. Kumar, İslam dininde haram kabul edilen bir eylemdir ve Ramazan ayı, Müslümanların inançlarını güçlendirdikleri ve manevi arınma sağladıkları bir dönemdir. Bu ay boyunca kumar oynamak, orucun ruhuna ters düşer ve inancın özünü boşaltır.
Ancak, şans oyunları ve kumarın yasaklanması konusu, gündeme geldiğinde yoğun eleştiriler almış ve kısa süre sonra rafa kaldırılmıştır. Muhtemelen devlete sağladığı gelir göz önüne alınarak bu karar alınmıştır. Ancak, bu durum inancın esneklik göstererek riyakarlık haline gelmesine yol açmaktadır. Bir yandan oruç tutup diğer yandan kumar oynamak veya şans oyunlarına katılmak, inancın özünü bozar ve ikiyüzlülük yaratır.
Sorun, toplumsallaştırıldığında daha da belirgin hale gelir. Toplum olarak, Ramazan ayının manevi değerlerini korumalı ve bu ay boyunca haram olan eylemlerden kaçınmalıyız. Kumar, alkollü mekanlar ve diğer haram aktiviteler, Ramazan ayına uygun düşmemektedir. Bu ay boyunca bu tür yerlerin kapalı olması, inancın önemini vurgulamak açısından önemlidir.
Oruç tutan birinin, şans oyunlarının cazibesine kapılması ve "Süper Loto 8 trilyona dayanmış, oruçlu bir oynasam şunu" demesi, inancın bireysel yorumlanmasının tehlikeli sonuçlarını göstermektedir. Herkesin kendi inancına saygı duyması ve bu ay boyunca haram olan eylemlerden kaçınması gerekir. Aksi takdirde, din bir yaşam tarzı olmaktan çıkıp riyakarlık haline gelir.
Bu nedenle, Ramazan ayında şans oyunlarının yasaklanması dahil olmak üzere kumarın tüm yönleriyle ele alınması ve toplum olarak manevi değerlerimize bağlı kalmamız gerekmektedir. Bu, inancımızın gücünü korumaya ve Ramazan ayının gerçek anlamını yaşatmaya yardımcı olacaktır.
Ancak, şans oyunları ve kumarın yasaklanması konusu, gündeme geldiğinde yoğun eleştiriler almış ve kısa süre sonra rafa kaldırılmıştır. Muhtemelen devlete sağladığı gelir göz önüne alınarak bu karar alınmıştır. Ancak, bu durum inancın esneklik göstererek riyakarlık haline gelmesine yol açmaktadır. Bir yandan oruç tutup diğer yandan kumar oynamak veya şans oyunlarına katılmak, inancın özünü bozar ve ikiyüzlülük yaratır.
Sorun, toplumsallaştırıldığında daha da belirgin hale gelir. Toplum olarak, Ramazan ayının manevi değerlerini korumalı ve bu ay boyunca haram olan eylemlerden kaçınmalıyız. Kumar, alkollü mekanlar ve diğer haram aktiviteler, Ramazan ayına uygun düşmemektedir. Bu ay boyunca bu tür yerlerin kapalı olması, inancın önemini vurgulamak açısından önemlidir.
Oruç tutan birinin, şans oyunlarının cazibesine kapılması ve "Süper Loto 8 trilyona dayanmış, oruçlu bir oynasam şunu" demesi, inancın bireysel yorumlanmasının tehlikeli sonuçlarını göstermektedir. Herkesin kendi inancına saygı duyması ve bu ay boyunca haram olan eylemlerden kaçınması gerekir. Aksi takdirde, din bir yaşam tarzı olmaktan çıkıp riyakarlık haline gelir.
Bu nedenle, Ramazan ayında şans oyunlarının yasaklanması dahil olmak üzere kumarın tüm yönleriyle ele alınması ve toplum olarak manevi değerlerimize bağlı kalmamız gerekmektedir. Bu, inancımızın gücünü korumaya ve Ramazan ayının gerçek anlamını yaşatmaya yardımcı olacaktır.