Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

San Antonio Spurs

bullvar_katip

Administrator
Katılım
21 Mayıs 2024
Mesajlar
532,105
San Antonio Spurs, Teksas eyaletine bağlı San Antonio şehrini NBA'de temsil eden Amerikalı profesyonel basketbol takımıdır. Maçlarını San Antonio'da bulunan 18.500 kapasiteli AT&T Center'da oynamaktadır. NBA'de Batı Konferansı'nda yer alan Güneybatı Grubu'nda mücadele etmektedir. Ayrıca NBA Gelişim Ligi'nde mücadele eden Austin Toros adında bir takımı vardır. Spurs 1976 yılında Amerikan Basketbol Ligi'nin birleşmesi sonrası faaliyetten kaldırılıp yeni ligin kurulmasıyla bu zamanki resmi adıyla kuruldu ve ABA'den kalma takımlar arasında NBA şampiyonluğu yaşayan tek takımdır. Tarihinde toplam kazandığı 5 NBA şampiyonluğuyla bu kupayı Boston Celtics (17), Los Angeles Lakers (16) ve (6) Chicago Bulls'tan sonra en fazla kazanan 4. takımdır. Spurs şu ana kadar elde ettiği galibiyet yüzdesiyle Los Angeles Lakers'ın ardından NBA tarihindeki en iyi 2. yüzdeye sahip takım unvanını taşımaktadır. Ayrıca NBA finalleri tarihinde en iyi galibiyet yüzdesine sahip olan ekiptir. Spurs 1976-77 yılından bu yana geride kalan 38 sezon boyunca 20 kez kendi grubunu kazanma başarısı gösterdi. Takım 1989-90 sezonundan bu yana son 25 sezonun 24'ünde play-off yaptı ve NBA'e girdiğinden bu yana sadece 4 kez play-off'a kalamadı. Spurs takımı 1997 yılından bu yana üst üste 17 sezon play-off yapma başarısı gösterdi ve bu başarıda en büyük pay sahibi isim 1997 NBA Seçmeleri'nde draft edilen Tim Duncan'dır. Spurs ayrıca 1998-99 sezonundan bu yana üst üste 15 sezon 50 galibiyet barajını aşarak bu alanda bir NBA rekoru kırdı. Takımın şu anki koçu Gregg Popovich takımın başında kalan en uzun koç unvanını taşımaktadır. Ondan önce takımın koçluğunu yapan isim Bob Hill'di. Kulüp tarihi 1967-1973: Dallas Chaparrals 150px|sağ|küçükresim|Dallas/Texas Chaparrals logo Orijinali San Antonio Spurs olan takım ilk kez 1967 yılında Dallas Chaparrals adında kurularak Amerikan Basketbol Birliği'ne girdi. Oyuncu/Antrenör Cliff Hagan'ın çalıştırdığı Dallas böylece ligde mücadele eden 11 takımdan birisi oldu. İlk sezonlarında iyi bir yıl geçirselerde ikinci sezonlarında 41 galibiyet 37 mağlubiyetlik bir derece elde ederek herkeste hayal kırıklığı yarattılar ve sezonu 4. sırada tamamladılar. Daha sonra 1969 play-off'ları ilk turunda New Orleans Buccaneers'te yenilerek elendiler. Takım daha sonra taraftarları tarafından ilgisizlik yaşamaya başladı ve salondaki seyirci sayısı azaldı. Takım ismine yeni taraftar çekme umuduyla Texas ismi eklendi. Hatta takımı bölgesel hale getirmek için başka şehirlerin salonlarında maç bile oynadılar. Bunlar Fort Worth, Teksas'ta bulunan Tarrant County Kolezyumunun yanı sıra Lubbock, Texas'da bulunan, Lubbock Belediye Kolezyumuydu. Fakat bunların hiçbirisi aranan çözüm olmadı. 1971-72 sezonunda eskiden maçlarını oynadıkları asıl salonları Dallas Convention Center Arena'ya geri döndüler. 1973-1976 San Antonio'nun doğuşu küçükresim|sol|San Antonio Spurs logo 1973-1989 Büyük bir batağa giren Chaparrals takımı yöneticileri mahkemelik oldu ve takıma daha fazla para harcamayı reddettiler. Takım üçüncü sezonunda sonra büyük bir mali kriz yaşamaya başlamıştı. 1972-73 sezonunda play-off yapamamanın sonrasında yöneticiler takımın başka birisine satılacağını duyurdular. Angelo Drossos, John Schaefer ve Red McCombs liderliğindeki San Antonio şehrindeki bir firma Dallas takımının sahipleriyle görüştüler. Drossos'un amacı amacı takımı San Antonio şehrine taşımaktı, ancak karşı takımın sahipleriyle ilk etapta 3 yıllık bir kiralama üzerinde anlaştılar. 1975 yılında ise takım tamamen Drossos'un firması tarafından satın alınca takımın hakları San Antonio şehrinde kaldı. Sözleşmeler imzaladıktan sonra takımın adı San Antonio Gunslingers olarak değişti. Fakat kısa bir süre sonra adı bu kez San Antonio Spurs olarak değiştirildi. Takımın ana renkleri Chaparrals'ta kırmızı, beyaz ve mavi renklerinden oluşurken Spurs ismi alındıktan sonra günümüzde herkes tarafından bilinen siyah, gümüş ve beyaz olarak değiştirildi. [[Dosya:Spurs cowboy crockett.jpg|thumbnail|sağ|150px|Takımın Spurs ismini aldığı kovboyların kullandığı Mahmuz.]] Spurs kendi adıyla ilk maçına HemisFair Arena'da oynanan San Diego Sails'e kaybettikleri karşılaşmada çıktı. Bu karşılaşmayı 6.000 bin seyirci izledi. 1973-74 sezonunda toplam 50 kez 100 sayı barajını aşma başarısı gösterdiler ve bu bir ABA rekoruydu. James Silas önderliğindeki Spurs takımı kadrosuna Virginia Squires takımından Swen Nater'ı katmasıyla beraber çok daha güçlü bir hale geldi. Ayrıca Nater sezon bittiğinde NBA Yılın Çaylağı Ödülü'nü kazanma başarısı gösterdi. Sezonun devre arasında ileride takımın önemli oyuncularından birisi olacak George Gervin kadroya katıldı. Ancak takım formasıyla ilk maçına ligdeki bir kural nedeniyle 7 Şubat tarihinde çıktı. Spurs 1974 sezonunu 45-39 gibi iyi bir dereceyle bitirerek konferansında 3. sırada yer alarak play-off'lara girdi. 1974 ABA Playofflarında takım ilk turda Indiana Pacers ile eşleşti. Ve bu seri boyunca takım salonuna maç başına 6.603 bin seyirci çekti. Ancak Pacers'a 7 maç sonunda dramatik bir şekilde 4-3 ile elenerek veda ettiler. 1974-75 sezonuna 17-10 gibi iyi bir dereceyle başlasalarda koç Tom Nissalke takıma sıkıcı bir basketbol oynattığı gerekçesiyle görevinden kovuldu. Yerine Bob Bass getirildi ve o yaptığı açıklamada herkesin benden takımın oyun tarzını çok fazla değiştirmesini beklemesin dedi. Nomal sezonu George Gervin ve James Silas önderliğinde 51-33'lük dereceyle noktalayarak konferanslarında 2. sırada yer aldılar. 1975 ABA Playofflarında yine Pacers ile eşleştiler, bu seferde 4-2 ile yenilerek elendiler. Spurs daha sonra 1976 yılında Denver Nuggets, Indiana Pacers ve New York Nets ile birlikte ABA-NBA birleşmesi sonrası NBA'e taşındı . 1976-1985: George Gervin dönemi Spurs'un 1976-77 sezonunda ligdeki diğer takımlara göre kadrosunun biraz daha zayıf kalması ve bunun sonucunda herkes onların kötü bir sezon geçireceğini düşünüyordu. Fakat sezonda 44-38'lik bir derece elde etmeleri sonucu herkesi şaşırttılar ve kendi bölümlerini 3. konferanslarını ise 5. sırada tamamlayarak play-off'a girdiler. Ayrıca bu sezon Houston Rockets ile rekabet içerisine girerek yeni bir rakip edinmiş oldular. Ancak 1977 NBA Playoffları ilk turu serisinde Boston Celtics'e karşı 2-0'lık skorla elendiler. Bir sonraki sezon olan 1977-78'de takımın en önemli oyuncusu George Gervin Denver Nuggets oyuncusu David Thompson ile beraber NBA Sayı Kralı unvanı için çekişti. Sezonun son gününde Thompson öğleden sonra oynanan maçta Detroit Pistons'a karşı 73 sayı atarak yarışta öne geçti. O gece Gervin'in ödülü kazanması için 58 sayı atması gerekiyordu. Spurs ile New Orleans Jazz arasında oynanan karşılaşmada Gervin 63 sayı atarak sezonun Sayı Kralı olma başarısı gösterdi. Spurs ise sezonu 52-30'luk derecesiyle Merkez Grubu şampiyonu olarak tamamladı. 1978 NBA Playoffları'nda ilk turu geçselerde konferans yarı finalinde Washington Wizards'a Gervin'in maç başına 33,2 sayı ortalamasına rağmen elendiler. 200px|küçükresim|sol|Takımın o zamanlarki yıldızı George Gervin. Bir sonraki yıl yapılan 1979 NBA Playoffları konferans finalleri'nde Spurs Wizards'a karşı seriyi 3-1 ile açtı. Fakat Wizards sonraki 3 maçı kazanarak seriyi de 4-3 ile dramatik bir sonla kazandı ve tur atlayan taraf oldu. Serinin son maçı olan kaybettikleri 7. karşılaşmanın skoru 107-105 Wizards lehineydi. Böylece Spurs tarihinin ilk NBA finalini oynamak içi 20 sene beklemek zorunda kalıcaktı. San Antonio Spurs NBA'dek ilk 7 yılında herkes tarafından sürekli düzenli bir play-off takımı olarak bilindi ve bu dönemde 5 kez kendi bölümünde 1. olma başarısı gösterdi. Washington Bullets, Boston Celtics, Houston Rockets ve Los Angeles Lakers gibi güçlü takımlar onların play-off'larda daha ileri gidip büyük başarılar kazanmasına izin vermedi. 1980'li yıllar ilerledikçe takım 70'lerdeki görüntüsünden farklı bir görüntü vermedi ve yoluna düzenli bir play-off takımı olarak devam etti. Spurs NBA yönetiminin yeni uygulamasıyla 1980-81 sezonunda Batı Konferansı'na taşındı. Takım 1981-82 sezonunda 48-34 ve 1982-83 normal sezonlarında 53-29'luk dereceler elde etti. Takımın normal sezondaki iyi dereceleri ve başarılarına rağmen play-off'larda bir türlü başarı gelmedi. 1981'de ilk turda Houston Rockets'a, 1982'de 4 maçta yarı finalde, ve 1983'dede yarı finalde 6 maçta Los Angeles Lakers'a elendi. 1983 serisinde Lakers'ı zorlamalarına rağmen Magic Johnson ve Kareem Abdul-Jabbar'ın işbirliğine karşı gelemediler. Spurs 1995 yılına kadar konferans finallerine kalamayacaktı. 1984-85 sezonu sonrasında takımın yıldızı All-Star oyuncu George Gervin Chicago Bulls'a takas edildi ve böylece takım bunun sonucunda zorlu bir sürece girdi. 1985-1989: Zorlu yıllar sağ|küçükresim|Larry Brown 1988'de takımın başında geldikten sonra Spurs büyük bir düzelme yaşadı. Gervin'in gönderilmesi sonrası 1985'ten 1989 yılına kadarki dönemde toplam elde ettikleri 115 galibiyet 225 mağlubiyet derecesi ile takım tarihinin en kötü dönemini geçirdi. Bu yıllarda takıma taraftarlar tarafından azalan destek ve alınan kötü sonuçların etkisiyle Spurs'ün başka şehre taşınacağı söyleniyordu. Bu dönemde takımın başına gelen en iyi şey 1987 NBA Seçmeleri'nde David Robinson'u 1. sıradan draft etmesiydi. Ancak Robinson bir kural nedeniyle Amerika Birleşik Devletleri'ne asker olarak hizmet vereceğini açıklamıştı ve böylece NBA'deki ilk 2 sezonunu kaçırıp forma giyemeyecekti. O sezonlarda takımı Alvin Robertson sırtlamıştı ve 1986 yılında oynanan bir karşılaşmada 20 sayı, 11 ribaund, 10 asist ve 10 top çalma ile oynayarak Quadruple-double yapma başarısı gösterdi ve bunu başaran NBA tarihindeki nadir oyunculardan birisi oldu. Spurs 1988-89 sezonunda 21-61'lik bir derece elde ederek takım tarihinin en kötü sezonunu geçirdi. Daha sonra 1989-90 sezonu öncesinde takımın baş antrenörlük görevine Kansas Üniversitesini çalıştıran ve takımını NCAA şampiyonluğuna taşıyan Larry Brown'un getirilildi. David Robinson'da ABD Deniz Harp Okulu'ndaki vatani görevini bitirdikten sonra takım kadrosuna katıldı. 1989-1997: Amiral dönemi sağ|küçükresim|Spurs logo 1989-2002 Robinson 1989 yaz aylarında vatani görevini bitirip takıma katıldıktan sonra hakkında free agent olup takımdan ayrılabileceği hakkında spekülasyonlar yapılıyordu. Fakat o takımıyla 2 yıllık yeni sözleşme imzalayarak bu iddialara yanıt verdi. Onun gelişiyle herkes Spurs'un biraz daha canlanacağını düşünüyordu, fakat bireysel olarak pek fazla bir şey beklenmiyordu. 1989-90 sezonunu Spurs Robinson, Arizona Üniversitesi mezunu çaylak Sean Elliott ve takasla gelen Terry Cummings'in önderliğinde geçirdi. Sezonda 56-26'lık bir derece elde ederek NBA tarihinin en büyük geri dönüşünü gerçekleştirme başarısını gösterdiler. Böylece 7 yıl sonra kendi bölümlerini şampiyon olarak tamamladılar. David Robinson ise maç başına 24.3 sayı ve 12.0 ribaund ortalamalarıyla oynayarak Yılın Çaylağı ödülünü kazandı. Ayrıca istatistikleriyle NBA tarihinde çaylak bir Pivot için en iyi sezon geçiren oyuncu oldu. 1990 NBA Playoffları'nda Spurs ilk turda Denver Nuggets'ı geçse de konferans yarı finalinde Portland Trail Blazers'a 7 maç sonucu 4-3 ile elendiler. 1990'lı yıllara takım çok iyimser ve umutlu bir şekilde başladı. Bu yıllarda takım uzun ömürlü bir play-off takımı haline geldi. Fakat koç Brown'un önderliğinde play-off'ta ikinci turun ötesini görme başarısı gösteremediler. 1991-92 sezonunun devre arasında koç Brown takım sahibi tarafından görevinden kovuldu ve yerine sezonun geri kalanı için Bob Bass getirildi. Spurs ayrıca sezonda takımın yıldızı Robinson'u sakatlığa kurban etmişti ve bununda etkisiyle 1992 NBA Playoffları'nda ilk turda Phoenix Suns'a elendiler. [[Dosya:David Robinson (Team USA).jpg|sol|küçükresim|180px|Takımın o zamanlardaki en önemli oyuncusu amiral lakaplı David Robinson.]] Takımın sahibi McCombs 1992 yazında medyaya yaptığı açıklamada takımın başına UNLV'ın koçluğunu yapan Jerry Tarkanian'ı getirdiğini açıkladı. Fakat Tarkanian'da 20 maç sonunda sezona 9-11 gibi dereceyle girdikten sonra kovuldu. Yerine bir maçlığına Rex Hughes getirildi. Fakat sezonu eski emekli basketbolcu John Lucas'ın baş antenörlüğünde noktaladılar. Lucas uyuşturucu gibi kullanımı ve tedavisi gibi problemlerle uğraşsa da Spurs onun antrenörlük yaptığı NBA'deki ilk takım oldu. Lucas dönemi takım için başarılı başladı. Onun görevi aldığı günden bu yana aldıkları sonuçlarla sezonu 39-22'lik gibi bir dereceyle noktaladılar ve 1993 NBA Playoffları'nda konferans yarı finaline ulaştılar. 1993 yılında Peter M. Holt'un başkanlığını yaptığı 22 kişilik yerli bir yatırımcı grup Red McCombs'un sahibi olduğu Spurs'u 75 milyon dolar karşılığında satın aldı. 1993-94 sezonuyla birlikte maçlarını inşa edilen yeni salonları Alamodome'de oynamaya başladılar. Ayrıca sezon öncesinde takım kadrosuna ribaund konusunda uzman forvet Dennis Rodman'ı kattı. Lucas liderliğinde Spurs 1993-94 sezonunu 55-27 gibi iyi bir dereceyle noktaladı. Ancak play-off'larda beklenmedik bir şekilde ilk turda Utah Jazz'a elendiler. 1994-95 sezonu öncesinde koç Lucas eski Pacers koçu Bob Hill tarafından değiştirilerek görevinden kovuldu. Ayrıca takımın bir önceki sezon Rodman için Detroit Pistons'a takasta verdiği Elliot bu sezon takıma geri döndü. Spurs bu sezonu 62-20 gibi iyi bir dereceyle noktalayarak kulüp tarihinde ilk kez 60 maç kazanma barajını aştı ve NBA'de sezonun birincisi unvanıyla play-off'lara girdi. Ayrıca bu takım tarihinin 1995 yılına kadarki bir sezonda elde ettiği en iyi dereceydi. Takımın yıldızı Robinson ligin en değerli oyuncusu ödülüne layık görüldü. Spurs play-off'larda konferans finaline kadar çıkma başarısı gösterdi, ancak o sezonun nihai şampiyonu olacak Olajuwon'a sahip Houston Rockets'a elendiler. Sezon boyunca özellikle play-off'larda Rodman ve bazı takım arkadaşları arasında özellikle Robinson'la sürekli sürtüşmeler yaşadı. Bunun sonucunda Rodman sezon sonunda Chicago Bulls'a takas edildi ve Bulls bu takas sonucu 1995-1998 yıllarında üst üste 3 kez şampiyon oldu. 250px|küçükresim|sağ|Alamodome, Spurs'un 1993 yılından 2002'ye kadar maçlarını oynadığı salondu. Spurs Hill'in önderliğine 1995-96 sezonunu 59-23'lük dereceyle noktaladı ve play-off'larda konferans yarı finaline kadar gidebildiler. 1996-97 sezonu öncesinde yaz aylarında Dominique Wilkins takıma eklenerek önemli bir hamle yapıldı. Robinson sakatlığı gerekçesiyle maçların ilk 1 ayında oynayamadı. O Aralık ayında sahalara geri döndü, fakat sakatlığının nüksetmesi gerekçesiyle sezonun geri kalan maçlarında oynatılmayıp dinlendirildi. Elliot'da sakatlığı nedeniyle sezonun yarısından fazlasını kaçırmıştı. Elliot ve Robinson olmadan Spurs çok kötü bir takım haline geldi. Takımın lideri maç başına 18.2 sayı ortalamasıyla oynayan Wilkins'di. Bunların sonucunda Spurs sezonu 20-62'lik bir dereceyle noktalayarak tarihinin en kötü sezonunu geçirdi. Bu yıl yapılan en önemli hamlelerden birisi ise normal sezonun bitimine 18 maç kala Hill'in yerine takımın eski yardımcı antrenörlerinden Gregg Popovich'in baş antrenörlüğe getirilmesiydi. 1996-97 sezonu bittiğinde Spurs taraftarları hayal kırıklığına uğramışlardı. Takımdan iyi yerlere gelmesi beklenirken 20-62'lik dereceyle sezonun en kötü 3. takımı unvanını aldılar. Bu kötü sezonlarının bir ödülü olarak 1997 NBA Seçmeleri'nde 1. sıra draft çekilişini kazandılar ve seçmelerde Tim Duncan'ı draft ettiler. [[Dosya:Duncan Wallace.jpg|küçükresim|sol|170px|1997'de draft edilen Tim Duncan Spurs tarihinin bir dönüm noktası oldu.]] sağ|küçükresim|Spurs logo 2002-günümüz 1997-günümüz: Tim Duncan/Gregg Popovich dönemi 1997-2003: "İkiz kuleler" Koç Gregg Popovich sezon öncesinde yaz liginde Duncan'ı izledikten sonra basına yaptığı açıklamada onun çok yetenekli, zeki bir oyuncu olduğunu söyledi. Duncan'da Popovich'in oyun bilgisinin çok yüksek bir koç olduğunu söyledi. Duncan ligdeki ilk sezonunu hızla kendini geliştirerek sürdürdü ve maç başına 21.1 sayı, 11.9 ribaund ortalamalarıyla oynadı. Yılın Çaylağı ödülünü kazanmasının yanında Yılın Birinci Beşine seçildi. Spurs ise sezonu 56-26'lık bir dereceyle noktalayarak 1989-90 sezonunda elde ettiği sonucun aynısını tekrarladı, fakat playoff'larda konferans yarı finalinde Utah Jazz'a elenmekten kurtulamadılar. Duncan ve Robinson çok iyi uyum sağlamıştı ve ikisi de hemen hemen aynı özellikte bulunsalarda iyi bir PF/C ikilisi oldular. 1998-99 sezonu öncesinde oyuncu sözleşmeleri ile ilgili maaşlarda bir sıkıntı bulunuyordu ve NBA başkanı David Stern bu sezon öncesi ligde lokavt olucağını söyledi. Lokavt 1999 yılının Ocak ayına kadar sürdü. Spurs ise boş geçen bu dönemde kadrosuna free agent'tan Mario Elie ve Jerome Kersey'i katarak oldukça güçlendi. Lokavt nedeniyle kısaltılmış sezonda takım 37-13'lük bir derece elde ederek konferansta ve NBA'de sezonun 1.si olma başarısı gösterdi. 1999 Playoffları'nda 11 galibiyet 1 mağlubiyet alarak egemen oldu. Bu iyi formuyla Spurs finale kadar çıktı ve normal sezonu 8. bitirip nba finaline çıkan tarihteki tek takım olan New York Knicks'in rakibi oldu. Knicks'in evi Madison Square Garden'da oynanan serinin 5. maçında galip gelen takım seriyide 4-1 alıp tarihinin ilk NBA şampiyonluğuna ulaştı. Duncan'da NBA Finalleri MVP'si seçilme onuruna erişti ve bunu başaran Magic Johnson'dan sonra tarihteki en genç 2. oyuncu oldu. Spurs'te ABA'den kalma takımlar arasında NBA şampiyonluğu yaşayan tarihteki ilk takım oldu. İlk NBA şampiyonluğunu kazandıktan sonra Spurs NBA'deki en güçlü takımlardan biri haline geldi ve 1999-00 sezonunda kendi bölümünde şampiyonluğa oynadı. Takımın önemli oyuncularından Sean Elliot'un kardeşine böbrek nakli yapıldı ve o sahalara 14 Mart'ta geri dönüp son 19 maçta forma giydi. Sezonun sonlarına doğru Duncan dizinden sakatlanarak sezonu kapadı ve Spurs ise normal sezonu 53-29'luk bir derece ile konferansında 2. sırada yer alarak noktaladı. Duncan olmadan takım çok güç kaybetti ve play-off'larda Phoenix Suns'a 4 maç sonunda süpürüldüler. 2000 yılında takım yeni bir salon inşa etmeye karar verdi ve yapılmaya bu yıl itibarıyla başlandı. Spurs hem 2000-01 hem 2001-02 sezonlarını 58-24'lük dereceler ile noktaladı. Ancak her iki sezonda da play-off'larda o yılların nihai şampiyonu olucak Los Angeles Lakers'a elendiler. 2001 play-off'larında konferans finallerinde süpürüldüler, ancak 2002'de konferans yarı finalinde 5 maç sonunda elendiler. 2002-03 sezonuna girilirken David Robinson yaptığı açıklamada bu yıl Spurs'ün formasını ve NBA'de son kez giyeceğini ve emekli olacağını açıkladı. Ayrıca sezon öncesi takımın yeni salonu AT&T Center'ın yapımı bitirildi ve yeni salona hazır hale geldi. Salonun ilk adı SBC Center olsa da takımın sponsorluk anlaşması gereği AT&T oldu. Takımın logosuda siyah, beyaz ve gümüş renkleri olarak değiştirildi. Ayrıca free agent'tan ve draftlardan yazın Stephen Jackson, Danny Ferry, Bruce Bowen, Steve Kerr, Steve Smith ve ilk NBA sezonunda oynayan 1999 ikinci tur draft seçim Arjantinli Manu Ginobili kadroya eklendi. Ayrıca bu yıl Fransız gard Tony Parker'ın daha çok süre alacağı açıklanmıştı. Spurs yeni salonundaki ilk maçına 1 Kasım, 2002 tarihinde oynanan ve 91-72 kazandığı Toronto Raptors maçında çıktı. Normal sezonu 60-22'lik derece ile konferans, bölüm ve NBA birincisi olarak Dallas Mavericks'in önünde tamamladı. Play-off'larda takım sırasıyla Suns, Lakers ve Mavericks'i mağlup ederek NBA finalinde New Jersey Nets'in rakibi oldu. Böylece iki eski ABA takımı karşı karşıya gelmiş olup bu tarihte bir ilktir. Spurs final serisini 6 maç sonunda 4-2 ile kazanarak tarihinin 2. şampiyonluğunu kazandı. Tim Duncan hem ise normal sezonun ve Finallerin MVP'si seçilme onuruna erişti. 2003-2004: Boşluğu doldurma [[Dosya:SPURSStadium.jpg|250px|küçükresim|sağ|San Antonio Spurs Los Angeles Lakers ile oynadıkları 2004 Batı Konferansı Yarı finali 1. maçında salonları SBC Center.]] İkinci NBA şampiyonluğu sonrası David Robinson emekli olduğunu açıkladı ve bu Spurs'un takım savunması üzerinde ağır hasar bıraktı. Daha sonra veteran oyuncular Steve Kerr ve Danny Fer'de emekli olduğunu açıkladı. Speedy Claxton Warriors'a, Stephen Jackson'ta Atlanta Hawks'a takas edildi. Rasho Nesterovic ve Hidayet Türkoğlu kadroya eklenerek, sırasıyla Robinson ve Jackson'un yerine getirildi. Takımın yaz hareketleri içerisinde yaptığı en önemli hareketlerden birisi de son olarak Robert Horry'in kadroya eklenmesi oldu. Spurs 2003-04 normal sezonu 57-25'lik dereceyle tamamlayarak konferansını 3. kendi bölümünü 2. sırada tamamladı. Play-off'larda ilk turda Memphis Grizzlies'ı 4-0 süpürdükten sonra yarı finalde ezeli rakiplerinden Los Angeles Lakers'ın rakibi oldular. Seride evindeki ilk 2 maçı Spurs kazanıp seride 2-0 öne geçse de daha sonra Lakers durumu 3-2'ye getirdi. Serideki 5. maçta Derek Fisher'ın dramatik bir şekilde maçın bitimine attığı 0.4 saniye attığı basketle Lakers maçı 73-72 kazanıp seride 3-2 öne geçti. Daha sonra 6. maçıda kazanan Los Angeles ekibi seriyi 4-2 kazanıp konferans finaline çıktı böylece Spurs elenmiş oldu. 2004-günümüz: "Büyük Üçlü" Hayal kırıklığı yaratan ikinci tur kayıplarından sonra takım bu yıl play-off'ta daha da ileriye gitmeyi hedefliyordu. Nitekim kadro Nazr Mohammed ve Brent Barry ile takviye edilerek iddia daha da güçlendi. Spurs sezona 12-3'lük dereceyle girerek fırtına gibi bir başlangıç yaptı. Yeni yıla girildiğinde takımın derecesi 25-6'ıydı. Spurs bütün sezon boyunca Batı Konferansı'nda Phoenix Suns'ın konferans birinciliği için rakibi oldu. Fakat sezonu 59-23'lük dereceyle 2. sırada tamamladılar. Tim Duncan normal sezon bitmeden az süre önce sakatlanarak taraftarı ve yönetimi telaşlandırdı, fakat play-off başlamadan önce hazır hale geldi. Spurs ilk 2 turu geçtikten sonra konferans finalinde Suns ile eşleşti ve bu turuda 4-1 ile 5 maç sonunda beklentilerin aksine fazla zorlanmadan geçti. Finaldeki rakipleri ligin son şampiyonu Detroit Pistons oldu. Spurs bu seriyi 4-3 kazanarak son 7 senedeki 3. şampiyonluğunu elde etti. Tim Duncan'da kariyerinde 3. kez Finallerin MVP'si seçilme onuruna erişti ve böylece Magic Johnson, Shaquille O'Neal ve Michael Jordan'ın ardından bu ödülü 3 kez kazanmayı başaran tarihteki 4. oyuncu oldu. Son 7 yıl içinde 3. şampiyonluğunu elde eden Spurs'ün adı artık NBA'deki en güçlü takımlarından biri olarak anılıyordu. 2005-06 sezonu'nada takım şampiyonluk parolasıyla girdi. Nitekim hedefler doğrultusunda 1 kez All-Star seçilmiş Nick Van Exel ve 2 kez All-Star seçilmiş Michael Finley kadroya eklendi. Spurs sezona ilk 19 maçta 16 galibiyet alarak beklendiği gibi iyi bir başlangıçla girdi. Takım sezon boyunca Dallas Mavericks ile konferans birinciliği için çekişti. Nitekim sezonu 63-19'luk dereceyle tamamlayarak konferans ve kendi bölümünde birinci oldu. Ayrıca bu derece Spurs'un kulüp tarihindeki en iyi normal sezon derecesiydi. Play-off'larda takım 2. turda Dallas Mavericks ile karşılaştı. Çok çekişmeli geçen seri sonucu Spurs 7 maçta rakibine 4-3 ile kaybederek elendi ve sezonu noktaladı. Spurs 2006-07 sezonunun ilk yarısında önemli oyuncularını çeşitli sakatlıklara kurban verdi. Fakat bu takımın formunu çok fazla ölçüde etki etmedi. Nitekim formunu daha fazla arttırarak Şubat ve Mart ayları arasında 13 maçlık bir kazanma serisi oluşturdu. Spurs normal sezonu 58-24'lük dereceyle kendi bölümünü Dallas Mavericks'in ardından 2. konferansını ise 3. sırada tamamladı. İlk turda Denver Nuggets'ı 4-1 eledikten sonra yarı finalde ezeli rakiplerinden Phoenix Suns'ın rakibi oldular. Spurs çekişmeli ve tartışmalı kararlarla geçen Suns serisini 4-2 kazanarak tur atladı. Konferans finalinde Utah Jazz'ı 4-1 gibi rahat bir şekilde yenerek NBA finaline kaldılar. 2007 NBA Finalleri'nde LeBron James'in sürüklediği Cleveland Cavaliers ile eşleşen Spurs bu seriyi de 4-0 süpürmeyle rahat kazanarak tarihindeki dördüncü NBA şampiyonluğunu elde etti. Tony Parker maç başına 24,5 sayı 57% şut isabeti ile oynayarak Finallerin MVP'si seçildi ve bu ödülü kazanan tarihteki ilk Avrupa doğumlu oyuncu oldu. 2007-08 sezonunda Spurs 56-26'lık bir derece elde ederek konferansını 3. sırada bitirdi. Bu sezonda da play-off'ta Batı Konferansı Finalleri'ne yükselselerde Lakers'a 5 maç sonunda 4-1 ile elenmekten kurtulamadılar. Önümüzdeki sezonda ise takım normal sezonu 3. sırada tamamlasa da play-off'larda ilk turda sürpriz bir şekilde Dallas Mavericks'e elenerek yılı erken tamamladı. 2009 NBA Seçmeleri'nin iki gün öncesinde genel müdür RC Buford takımın yaşı ve sağlık endişelerini gidermek için harekete geçti. İlk olarak Bruce Bowen, Fabricio Oberto, Kurt Thomas gibi 40 yaşına merdiven dayamış veteranlarla yollar ayrıldı. Bowen'ın yeri Richard Jefferson ile dolduruldu. Spurs ayrıca 2009 draftında 3 kez ikinci turdan seçim yapacaktı. Takım bu haklarını 37. sıradan DeJuan Blair, 51. sıradan Jack McClinton ve 53. sıradan Nando de Colo'yu draft ederek kullandı. Ayrıca 10 Temmuz 2009 tarihinde, Detroit Pistons'tan Antonio McDyess ile 15 milyon dolar garanti para karşılığında üç yıllık bir anlaşma imzalandı. Spurs 2009-10 normal sezonunda sık sık sakatlıklar ile mücadele etti, fakat sezonu 50-32'lik dereceyle noktalayarak bir kez daha 50 galibiyet barajını aşma başarısı gösterdi. Play-off'larda ilk turda Dallas Mavericks'i 6 maç sonunda 4-2 ile eledikten sonra konferans yarı finalinde Phoenix Suns ile eşleştiler. Böylece Dallas'tan 2009 yenilgisinin intikamı alınmış oldu. Fakat Suns'a bu turda süpürülmekten kurtulamadılar. [[Dosya:Splitter bonner mean look.JPG|200px|küçükresim|İspanya Ligi MVP'si Tiago Splitter (sağdaki) Spurs'e 2010'da katıldı.]] Spurs'a 2010-11 sezonunda yaşlı kadrosuyla birçok otorite şans tanımıyordu. Takımda Tim Duncan, Manu Ginobili ve Tony Parker üçlüsü dışında maçın kaderini değiştirebilecek oyuncu yoktu. Ancak Spurs sezona fırtına gibi başladı. Seri galibiyetlerle geçen sezonu 61-21'lik derece elde ederek Batı Konferansı'nı lider bitirdi. Bunda kuşkusuz Duncan'ın payı fazlaydı. Çünkü ilerlemiş yaşına rağmen takımın lideriydi ve çoğu maçta double-double yapmayı başardı. Ancak otoritelerin özellikle değindiği "yaş" faktörü play-off'ta orataya çıktı. San Antonio, play-off ilk turunda Batı Konferansı'nı 8. sırada bitiren Memphis Grizzlies takımı ile eşleşti. Bu eşleşmede Memphis'e hiç şans tanınmıyordu. Ancak daha ilk maçta yaşlılık faktörü ortaya çıktı ve Spurs seriyi 6 maç sonunda 4-2 kaybederek NBA tarihinde sezonu 1. bitirip, 8. sıradan gelen takıma elenen üçüncü takım olarak tarihe geçti. 2011-12 sezonu başlamadan takımın lideri Duncan'ın hem geçen seneki fiyasko hem de bu seneki lokavttan dolayı kariyerine nokta koyacağı haberleriyle Spurs taraftarı telaşlanmıştı. Ayrıca ilk turda elenen takımın koçu Gregg Popovich için de emeklilik sinyalleri verilmeye başlamıştı. Bu ikilinin takımda kalacağının netleşmesi tüm Spurs taraftarını rahatlattı. Nitekim sezon başlarken geçen seneki bench eksikliği unutulmadı ve takıma kaliteli takviyeler yapılarak, takım biraz olsun daha da gençleşti. Boris Diaw, Stephen Jackson, Danny Green ve draft edilen Kawhi Leonard gibi oyuncular takıma transfer oldu. Geçen seneki normal sezon fırtınası bu senede devam etti ve Spurs hem Batı hem de NBA liderliğini kazandı. Bu kez play-off ilk turunda Utah Jazz takımı ile eşleşen Spurs, ilk turda rakibini 4-0 ile süpürdü. Konferans yarı finalinde Los Angeles Clippers'ıda 4-0 ile geçen Spurs, bu sezon şampiyonluğun en güçlü adayı olarak gösteriliyordu. Konferans finalinde ise rakip Kevin Durant'li Oklahoma City Thunder'idi. Spurs Teksas'taki ilk iki maçı kazanarak seriyi 2-0'a getirdi. Bu maçlarla birlikte NBA'de üst üste 20. galibiyetini alan Spurs takım rekoru kırdı. Ancak daha sonraki 4 maçı da kazanan Thunder seriyi 4-2 kazanarak NBA finaline yükseldi. Böylece play-off'lara fırtına gibi başlayan Spurs sezona veda etti. [[Dosya:Kawhi Leonard SDS Aztecs.jpg|200px|sol|küçükresim|Kawhi Leonard 2011'de draft edildi ve 2014 finallerinin MVP'si seçildi.]] Spurs 2012-13 sezonuna'da çok iyi başladı. Son yıllarda olduğu gibi Batı Konferansı'nda üst sıralarda kalmayı başaran Spurs, konferansı 2.sırada bitirdi. Play-off ilk turunda yıldızlarla dolu kadrosuyla Los Angeles Lakers ile eşleşen Spurs, seriyi 4-0 ile süpürdü. Daha sonra sezonun formda takımı Golden State Warriors ile karşılaşan Spurs, zevkli maçların sonunda Warriors'u 4-2 ile geçerek geçen sezon olduğu gibi yine Batı Konferansı finaline yükseldi. Finalde Oklahoma City Thunder'i eleyerek sürpriz yapan ve 2 sezon önce konferansı 8. olarak bitirip, San Antonio'yu ilk turda eleyen Memphis Grizzlies ile eşleşen Spurs, intikamı 4-0 ile süpürerek seriyi aldı ve adını NBA Finali'ne yazdırdı. Özellikle 37 yaşında olmasına rağmen eski günlerini aratmayan yaşlı kurt Tim Duncan önderliğinde çok iyi işler çıkartan Popovich'in öğrencileri finalde son şampiyon Miami Heat ile karşılaştı. Final serisi çok çekişmeli ve zevkli maçlarla geçti. Ancak Lebron James'in serinin 7. ve son maçındaki 37 sayı ve 12 ribaundluk performansına engel olamayan San Antonio, seriyi 4-3 kaybetti ve şampiyon üst üste 2. kez Miami Heat oldu. Spurs 2013-14 sezonuna'da beklendiği gibi çok iyi başladı. Kadroya Marco Belinelli ve Jeff Ayres eklenerek daha da güçlendirildi. Takım Şubat ve Mart aylarında üst üste 19 maçlık bir galibiyet serisi oluşturarak kulüp rekorunu kırdı. Spurs sezonu ise 62-20'lik derecesiyle Batı Konferansı'nı 1. olarak bitirdi. Play-off ilk turunda Dallas Mavericks ile eşleşen Spurs, seriyi şaşırtıcı bir şekilde zorda olsa 7 maç sonunda 4-3 yendi. Daha sonra Houston Rockets'ı eleyerek büyük sürpriz yapan Portland Trail Blazers ile karşılaşan Spurs tecrübesiyle bu seriyide 4-1 kazandı ve Batı Konferansı finaline yükseldi. Konferans finalinde 2 yıl önce 2-0 öndeyken 4-2 kaybettikleri Oklahoma City Thunder ile karşılaşan Spurs bu kez seriyi 4-2 ile kazanarak adını üst üste 2. kez NBA Finali'ne yazdırdı. 22 yaşındaki genç yıldız Kawhi Leonard ve 38 yaşındaki Tim Duncan önderliğinde çok iyi iş çıkaran San Antonio, final serisini 4-1 kazanıp tarihindeki 6. finalinde 5. kez şampiyon olma başarısını gösterdi. Kawhi Leonard ise Finallerin MVP'si seçilerek bu ödülü kazananan Magic Johnson ve takım arkadaşı Duncan'dan sonra tarihteki en genç 3. oyuncu oldu. Formalar Oynama süresi 1. Tim Duncan (43,605) 2. David Robinson (34,271) 3. George Gervin* (31,115) 4. Tony Parker (30,685) 5. Sean Elliott (22,093) Ribaund 1. Tim Duncan (13,940) 2. David Robinson (10,497) 3. George Gervin* (4,841) 4. Larry Kenon* (4,114) 5. John Beasley* (3,673) Asist 1. Tony Parker (5,635) 2. Avery Johnson (4,474) 3. Johnny Moore (3,865) 4. Tim Duncan (3,832) 5. Manu Ginobili (3,185) Top çalma 1. David Robinson (1,388) 2. George Gervin* (1,159) 3. Manu Ginobili (1,134) 4. Alvin Robertson (1,128) 5. Johnny Moore (1,017) Blok 1. David Robinson (2,954) 2. Tim Duncan (2,791) 3. George Gervin* (938) 4. Billy Paultz* (796) 5. Artis Gilmore (700) Kişisel ödüller NBA En Değerli Oyuncu David Robinson- 1995 Tim Duncan- 2002, 2003 NBA Finalleri MVP Tim Duncan- 1999, 2003, 2005 Tony Parker- 2007 Kawhi Leonard- 2014 NBA Yılın Çaylağı David Robinson- 1990 Tim Duncan- 1998 NBA Yılın Savunma Oyuncusu Ödülü Alvin Robertson- 1986 David Robinson- 1992 NBA Yılın Altıncı Adamı Manu Ginóbili- 2008 NBA En Çok Gelişme Gösteren Oyuncu Ödülü Alvin Robertson- 1986 NBA Yılın Koçu Gregg Popovich- 2003, 2012, 2014 NBA Yılın Yöneticisi Ödülü Angelo Drossos- 1978 Bob Bass- 1990 R.C. Buford- 2014 NBA All-Star Maçı MVP Ödülü George Gervin- 1980 Tim Duncan- 2000 NBA Sayı Kralı George Gervin-1979, 1980, 1982 David Robinson- 1994 ABA Yılın Çaylağı Ödülü Swen Nater- 1974 ABA Yılın Koçu Ödülü Tom Nissalke- 1972 ABA Yılın Yöneticisi Ödülü Jack Ankerson- 1974 ABA All-Star Maçı MVP Ödülü John Beasley- 1969 NBA Yılın En İyi Birinci Beşi George Gervin- 1978, 1979, 1980, 1981, 1982 David Robinson- 1991, 1992, 1995, 1996 Tim Duncan- 1998, 1999, 2000, 2001, 2002, 2003, 2004, 2005, 2007, 2013 NBA Yılın En İyi İkinci Beşi George Gervin- 1977, 1983 Alvin Robertson- 1986 David Robinson- 1994, 1998 Tim Duncan- 2006, 2008, 2009 Tony Parker- 2012, 2013, 2014 NBA Yılın En İyi Üçüncü Beşi David Robinson- 1990, 1993, 2000, 2001 Tim Duncan- 2010 Manu Ginóbili- 2008, 2011 Tony Parker- 2009 ABA Yılın En İyi Birinci Beşi Donnie Freeman- 1972 James Silas- 1976 ABA Yılın En İyi İkinci Beşi John Beasley- 1968, 1969 Cincinnatus Powell- 1968 Donnie Freeman- 1971 Swen Nater- 1974, 1975 James Silas- 1975 George Gervin- 1975, 1976 NBA Yılın Birinci Savunma Beşi Alvin Robertson- 1987 David Robinson- 1991, 1992, 1995, 1996 Dennis Rodman - 1995 Tim Duncan- 1999, 2000, 2001, 2002, 2003, 2005, 2007, 2008 Bruce Bowen- 2004, 2005, 2006, 2007, 2008 NBA Yılın İkinci Savunma Beşi Alvin Robertson- 1986, 1988, 1989 David Robinson- 1990, 1993, 1994, 1998 Dennis Rodman- 1994 Tim Duncan- 1998, 2004, 2006, 2009, 2010, 2013 Bruce Bowen- 2002, 2003 Kawhi Leonard- 2014 NBA Yılın Birinci Çaylak Beşi Greg Anderson- 1988 Willie Anderson- 1989 David Robinson- 1990 Tim Duncan- 1998 Tony Parker- 2002 Gary Neal- 2011 Kawhi Leonard- 2012 NBA Yılın İkinci Çaylak Beşi Sean Elliott- 1990 Manu Ginobili- 2003 DeJuan Blair- 2010 ABA Yılın Çaylak Beşi' Ron Boone- 1969 Joe Hamilton- 1971 James Silas- 1973 Swen Nater- 1974 Mark Olberding- 1976 All-Star seçilenler John Beasley - 1968, 1969, 1970 Cliff Hagan - 1968 Glen Combs - 1970 Cincinnatus Powell - 1970 Donnie Freeman - 1971, 1972 Steve Jones - 1972 Rich Jones - 1973, 1974 Swen Nater - 1974, 1975 George Gervin - 1975, 1976, 1977, 1978, 1979, 1980, 1981, 1982, 1983, 1984, 1985 James Silas - 1975, 1976 Billy Paultz - 1976 Larry Kenon - 1976, 1978, 1979 Artis Gilmore - 1983, 1986 Alvin Robertson - 1986, 1987, 1988 David Robinson - 1990, 1991, 1992, 1993, 1994, 1995, 1996, 1998, 2000, 2001 Sean Elliott - 1993, 1996 Tim Duncan - 1998, 2000, 2001, 2002, 2003, 2004, 2005, 2006, 2007, 2008, 2009, 2010, 2011, 2013 Kawhi Leonard - 2016, 2017 LaMarcus Aldridge - 2016, 2018, 2019 Manu Ginóbili - 2005, 2011 Tony Parker - 2006, 2007, 2009, 2012, 2013, 2014 Gregg Popovich - 2005, 2011, 2013 (Baş antrenör) Önemli eski oyuncular Takımın formasını giyen tüm oyuncular için bakınız San Antonio Spurs tüm zamanların kadroları. Kaynakça Dış bağlantılar Orijinal website istatistiksel analist ve Spurs' rekorları San Antonio Spurs Yaz Ligi profili SpursReport.com Basketball-Reference.com @ Spurs draft tarihi Kategori:NBA takımları Spurs Kategori:1960'larda Teksas'ta kurulan oluşumlar Kategori:1967'de Amerika Birleşik Devletleri'nde kurulan oluşumlar Kategori:1967'de kurulan basketbol kulüpleri
 

Tema özelleştirme sistemi

Bu menüden forum temasının bazı alanlarını kendinize özel olarak düzenleye bilirsiniz.

Zevkine göre renk kombinasyonunu belirle

Tam ekran yada dar ekran

Temanızın gövde büyüklüğünü sevkiniz, ihtiyacınıza göre dar yada geniş olarak kulana bilirsiniz.

Izgara yada normal mod

Temanızda forum listeleme yapısını ızgara yapısında yada normal yapıda listemek için kullanabilirsiniz.

Forum arkaplan resimleri

Forum arkaplanlarına eklenmiş olan resimlerinin kontrolü senin elinde, resimleri aç/kapat

Sidebar blogunu kapat/aç

Forumun kalabalığında kurtulmak için sidebar (kenar çubuğunu) açıp/kapatarak gereksiz kalabalıklardan kurtula bilirsiniz.

Yapışkan sidebar kapat/aç

Yapışkan sidebar ile sidebar alanını daha hızlı ve verimli kullanabilirsiniz.

Radius aç/kapat

Blok köşelerinde bulunan kıvrımları kapat/aç bu şekilde tarzını yansıt.

Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Geri