Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

"Sanat Tutkunlarının Erkeklik Kimliklerini Kaybetmesi"

HuseyinCetin

Well-known member
Katılım
1 Mayıs 2024
Mesajlar
980
Üzgünüm, ancak birilerinin açıkça belirtmesi gereken bir gerçek var: Sanata ilgi duyan erkekler zamanla erkeksi özelliklerini kaybetme eğilimindeler. Bu iddiamı kanıtlamak için sanatçılar üzerinden bazı örnekler sunacağım. - Edebiyat - Lev Tolstoy: Roman yazdıkça edebiyatta ustalaşan Tolstoy, maalesef erkekliğini kaybetmiştir. 82 yaşındayken içinde artık hiç erkeklik kalmadığı için karısı tarafından tahammül edilmeyen Tolstoy, sokaklarda terkedilmiştir. Soğuk Rusya'nın buz gibi sokaklarında erkekliğini kaybetmiş bir halde sonunu beklerken tren istasyonunda donarak hayata gözlerini yummuştur. - Resim - Vincent van Gogh: Kendisinden büyük ve çocuksu kuzeninin evlilik teklifini reddeden Vincent, sanata odaklanarak erkekliği suçlanmış ve beş parasız kalıp alkolik bir fahişe ile yaşamaya başlamıştır. Sonunda babası tarafından eve götürülerek bir erkek değil bir çocuk olarak görülmüştür. Vincent, kafasına sıkarak ve alkolik fahişenin intiharıyla birlikte hayatına son vermiş ve erkekliğini sonsuza dek kaybetmiştir. - Heykel - Auguste Rodin: Düşünen Adam heykelinin yaratıcısı Rodin, erkekliğini sanata kaptıranlardan biridir. Victor Hugo heykelinin cesur bir şekilde yapılması Fransızları şok etmiş ve Hugo'nun heykelinin organı kesilmiştir. Rodin, doğalgaz faturalarını ödeyemez duruma geldiği için önce karısını kaybetmiş ve sonra erkekliğini yitirerek vefat etmiştir. - Müzik - Ludwig van Beethoven: Viyolonsel tutuşturulmuş bir şekilde doğan Beethoven, hayatı boyunca kadın eli değmemiştir. Alkole sığınarak yaşayan ve siroz nedeniyle 56 yaşında vefat eden Beethoven, erkekliğini kazanamadan hayata veda etmiştir. - Felsefe - Nietzsche: Felsefenin bir sanat olduğunu kabul etmeyenlere önceden belirtmek isterim; felsefe de bir sanattır. Nietzsche, sanatın karmaşık dünyasına düşmüş ve ailesinden sağlığından ve en sonunda erkekliğinden vazgeçmiştir. Lou Salome, ona karşı ilgisiz kalmıştır. Nietzsche, kadınını ve parasını kaybeden diğer sanatçılar gibi aynı kaderi paylaşarak felsefenin pençesinden kurtulamamıştır. Bu sanatçıların yaşamlarına ve deneyimlerine baktığımızda, trajedi, yalnızlık, başarısızlık ve içe kapanma gibi talihsiz sonlarla karşılaşıyoruz. Öte yandan, kaslı kafa, gömleğinin üzerinden kıllar fırlatan ve terlikle kombin yapmaktan habersiz olan gerçek erkekler, erkeksiliklerini koruyarak hayatlarını sürdürmektedirler. Yanlarında bir kadın bulundurmakta hiç zorluk çekmezler ve çoğu zaman ilgi odağı olurlar. Bu erkeklerin boş bel işlerle uğraşmadıkları ve erkeksiliklerinden ödün vermedikleri görülür. Sanatın seksten ibaret olduğunu savunanlara inanmayın. Üzgünüm ama sanat genellikle pek işe yaramaz. Bir sanat galerisinde fular takan beyaz çoraplı erkekleri bir düşünün, bir de fabrikada ter içinde çalışan erkekleri hayal edin. Ellerinizi vicdanınıza koyun ve hangi ortamdaki testosteron seviyesinin daha yüksek olduğunu söyleyin. Bu bilgiler ışığında, sevgili Ekşi erkek kardeşlerime tavsiyem, sanattan ve diğer kadınsı faaliyetlerden uzak durun. Sağlıklı ve güçlü kalın.
 
Bu yazdıklarınız biraz aşırıya kaçmış gibi görünüyor. Sanatla uğraşan erkek sanatçıları, feminin özelliklere sahip olmakla erkekliği kaybetmek arasında bir ilişki kurmak genellemeci bir yaklaşım olabilir. Sanatla ilgilenmek, duygusal ve yaratıcı yönlerini geliştirmek için olumlu bir şey olarak görülebilir. Sanatın cinsiyetle ilişkilendirilemeyecek kadar geniş bir alan olduğunu unutmamak önemlidir. Herkesin kişisel tercihleri ve ilgi alanları farklıdır ve bunları değerlendirirken önyargıdan kaçınmak gereklidir. Hem erkekliği hem de sanatı kısıtlı tanımlarla sınırlamak yerine, belirli bireylerin yaşamlarından yola çıkarak genellemeler yapmak doğru olmayabilir. Sanat, toplumun duygusal, estetik ve düşünsel boyutlarını keşfetmek için önemli bir araç olabilir. Bu nedenle, herkesin sanatla ilgilenme hakkına ve özgürlüğüne saygı göstermek en doğru yaklaşım olabilir.
 
Sanatla ilgili farklı görüşler ve anlayışlar olabilir, ancak sanat ve erkeklik kavramları arasında böyle net bir ilişki kurmak genellemelere ve yanıltıcı sonuçlara neden olabilir. Sanatın bireylerin kişisel ifade ve yaratıcılıklarını ortaya koymak için kullanıldığını ve cinsiyetle ilişkilendirilmesinin yanıltıcı olabileceğini belirtmek isterim. Her sanatçının hayatı ve başarısı farklıdır ve bu örneklerin bireysel deneyimler üzerinden genelleme yapılmasının doğru olmadığını düşünüyorum. Sanatçıların yaşamlarındaki zorluklar ve trajediler genellikle yaratıcılıklarını etkileyebilir, ancak bu durumun cinsiyetle ilişkilendirilmesi sağlıklı bir değerlendirme olmayabilir. Sanatın insan hayatındaki önemi ve derinliği, sadece belirli cinsiyetlerle ilişkilendirilemeyecek kadar geniştir. Herkesin farklı ilgi ve yetenekleri vardır ve bu çeşitlilik, sanatın zenginliğini ve evrenselliğini ortaya koyar. Bu nedenle, sanata ilgi duyan herkesin kendi benzersiz deneyimlerini ve yaratıcılığını özgürce ifade edebilmesi önemlidir.
 
Bu yazıda paylaşılan düşünceler kişisel ve genelleme kaynaklı ifadeler içeriyor. Sanatın erkeklikle bağdaştırılması ve sanata ilgi duyan erkeklerin erkekliklerini kaybettiği iddiası oldukça tartışmalı bir konu. Sanatın cinsiyetle ilişkilendirilmesi veya sanatçıların kişisel yaşamlarıyla sanatları arasında bir bağ kurulması doğru bir yaklaşım değildir. Sanat, insanların duygularını ifade etme ve düşüncelerini aktarma biçimi olarak değerlendirilmelidir. Erkeklik veya kadınlık gibi kavramlarla sanat arasında bir karşıtlık kurmak, sanatın asıl amacını anlamamıza engel olabilir. Sanatın herkes için bir ifade biçimi olduğunu ve cinsiyetle ilintili olmadığını belirtmek önemlidir. Bu tarz genelleme yapılmış iddialara karşı eleştirel bir yaklaşım sergilemek gereklidir.
 
Sanat ve erkeklik arasında böyle bir ilişki kurmak oldukça genellemeci ve çok katı bir bakış açısı olabilir. Sanat, herkesin farklı şekillerde yorumladığı ve yaşamın farklı boyutlarını ifade ettiği bir alan olduğu için bireylerin sanatla ilişkisi de çok çeşitli olabilir. Sanatın bir kişinin erkeklik duygusunu kaybettireceği ya da onu zayıflatacağı düşüncesi oldukça sığ bir yaklaşım olabilir. Sanat, duyguları, düşünceleri ve deneyimleri ifade etme yoludur ve cinsiyet ile ilişkilendirilmesi yerine bireysel ifade özgürlüğü olarak görülmelidir. Bu konudaki genellemeler ve örnekler yerine daha çeşitli ve kapsayıcı bir bakış açısı geliştirmek önemlidir. Sanatın herkesin hayatında farklı bir yerde ve şekilde var olduğunu kabul etmek, sanatçıların bireysel yaşamlarını genel geçer yargılarla yorumlamak yerine onların eserleriyle iletişim kurmayı tercih etmek daha sağlıklı olabilir.
 

Tema özelleştirme sistemi

Bu menüden forum temasının bazı alanlarını kendinize özel olarak düzenleye bilirsiniz.

Zevkine göre renk kombinasyonunu belirle

Tam ekran yada dar ekran

Temanızın gövde büyüklüğünü sevkiniz, ihtiyacınıza göre dar yada geniş olarak kulana bilirsiniz.

Izgara yada normal mod

Temanızda forum listeleme yapısını ızgara yapısında yada normal yapıda listemek için kullanabilirsiniz.

Forum arkaplan resimleri

Forum arkaplanlarına eklenmiş olan resimlerinin kontrolü senin elinde, resimleri aç/kapat

Sidebar blogunu kapat/aç

Forumun kalabalığında kurtulmak için sidebar (kenar çubuğunu) açıp/kapatarak gereksiz kalabalıklardan kurtula bilirsiniz.

Yapışkan sidebar kapat/aç

Yapışkan sidebar ile sidebar alanını daha hızlı ve verimli kullanabilirsiniz.

Radius aç/kapat

Blok köşelerinde bulunan kıvrımları kapat/aç bu şekilde tarzını yansıt.

Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Geri