Hic Bir. Felsefi ve toplumsal söylemler Türkçe şiire getirdiği farklı ses ve duyarlık, melez edebiyat ve dil kaynaklarına, Akdeniz'in Türk ve Yunan kültürlerini harmanlamasına, dramatik ve anlatımcı bir lirizm yaratmasına, Türkçeyi ise tarihsel ve coğrafi anlamda çoğul biçimde kullanmasına dayanır. Ayrıca, kişisel deneyimleri önemseyen hem ender hem çok boyutlu şiirsel izleklerinden hareketle daha genel felsefi ve toplumsal söylemlere varışıyla dikkat çekmektedir. Çocukluk dönemi boyunca süregiden Kıbrıs'taki toplumlararası çatışmaların derinden etkilediği, birçok yazar, eğitimci ve basın mensubu yetiştirmiş Lefkoşalı kozmopolit bir aileden doğdu. Öğretmen olan annesi Ayşe İpçizâde’nin ailesinde Osmanlı divan şairleri arasında yer almış Müftü’ler, Fransızca ve İngilizce yazmış Katolik şair ve yazarlar olduğu gibi, Kıbrıslı Türk toplumsal kimliğinin oluşumunda rol oynayan gazetelerin yayıncıları da bulunuyordu. İlk ve ortaöğrenim dönemini İstanbul’da geçiren babası Özker Yaşın ise, amcaları eğitim müfettişi olan Kıbrıslı Türklerin ilk ulusal şairi ve yazarı sayılıyordu. Her ikisi de bu biçimde edebiyatla ilgili olduklarını anlatan, önemli kültürel etkilemeleri yaşadılar.
İlk şiir kitabı Sevgilim Ölü Asker (1984), İstanbul’da 1985 Akademi Şiir Ödülü ve A. Kadir Şiir Ödülü kazandı. Şiirleri 1973’ten başlayarak Kıbrıslı Türk gazetelerinde, 1977 itibarıyla Kıbrıslı Rum gazetelerinde ve 1979'da Türkiye edebiyat dergilerinde, 1980'lerde ise Yunanistan, İngiltere ve diğer Avrupa ülkelerinde yayınlandı. 24 dile çevrildi, 43 ülkeye ulaştı ve 11 ülkede kitap olarak yayınlandı. Kıbrıslı müzisyenler tarafından bestelendi, sahneye kondu, görsel sanatlara uyarlandı. Kendisi de müzik, sinema ve tiyatro gruplarıyla ortak çalışmalar yaptı. Disiplinler arası sanat çalışmalarını özellikle şiir-enstelasyonlarıyla sürdürdü ve işleri, Kıbrıs yanında Fransa, Portekiz, Brezilya, Lübnan, Rusya gibi ülkelerde sergilendi, Belçika’da müzeye alındı.