"Halkı Şiirden Soğutma Suçu" Tartışmaları: İkinci Yeni Şairlerinin Eleştirileri
1960'ların sonundan itibaren edebiyat dünyasında yankı uyandıran bir konu var: ikinci yeni örgütüne bağlı şairler arasında halkı şiirden soğutma suçlamaları. Günümüzde Instagram story'lerinde, reel ortamlarda deli gibi paylaşılan bu ikinci yeni şiirleri, şairlerin bulanık bakışlarla çekilmiş fotoğraflarının altına yerleştirilmiş popüler dizelerle dolu dergilerin kapaklarıyla karşılaşanlar, bu suçlamaları anlamakta zorlanabilir. Ancak bu şairlerin 1955-1960 yılları arasında kaleme aldığı şiirler, o dönemde Asım Bezirci ve Gülten Akın gibi isimler tarafından sert eleştirilere maruz kaldı.
Toplumcu, halkçı, gerçekçi bakış açısından ikinci yenicilere yöneltilen suçlamalar genelde şunlardı: bu şiirlerin tamamen anlamsız olduğu, anlamı çarpıttığı, umut barındırmadığı, bir şey ifade etmeyen şiirler oldukları ve edebiyatı yozlaştıran, faydasız şiirler olduğu şeklinde özetlenebilir. Gülten Akın da ilerleyen yıllarda, 1979'da yerli yersiz sözcüklerle dolu bir şarkının saçmalığına benzer örneklerin İlhan Berk'in şiirlerinde görülebileceğini dile getirdi.
Ikinci yeni'ye karşı yöneltilen eleştiri ve suçlamalar 1980'lere kadar devam etti, ancak 90'lı yıllardan itibaren ikinci yeni'nin kabulü arttı ve meşruiyet krizi sona erdi. İkinci yeni, varlığını ve poetikasını mücadeleyle elde etmiş bir şiir akımıdır. Ancak 2000'lerin ortalarından itibaren bazı dergiler, ikinci yeni şairlerini "yozlaşmış" olarak yeniden gündeme getirerek farklı bir perspektif sunmaya çalıştı.
Ikinci yeni halkı şiirden soğutma suçuyla ilgili süregelen tartışmalar, toplumsal hareketliliğin arttığı dönemlerde (1965 Zonguldak madenci grevi, 15-16 Haziran 1970 olayları, vb.) bireyin ve sıkıntıların konu edildiği şiirlere olan eleştirilerin de yükseldiği gözlemlenmiştir. 1980'lerdeki askeri darbe sonrası özelleştirmeler ve piyasaya öncelik verilmesiyle ikinci yeni şiiri daha da değer kazandı. Peki, 2024 itibariyle ikinci yeni şiir halkı şiirden soğutma suçu konusunda nerede duruyor? Belki de cevap bulmak için göklere bakmamız gerekecek. Unutmayın, daha fazla bilgi için Yalçın Armağan'ın "Halkı Şiirden Soğutmak: Ikinci Yeni'nin Sosyolojisi" ve "Bende Ikinci Yeni de Var" başlıklı makalelerine göz atabilirsiniz.
1960'ların sonundan itibaren edebiyat dünyasında yankı uyandıran bir konu var: ikinci yeni örgütüne bağlı şairler arasında halkı şiirden soğutma suçlamaları. Günümüzde Instagram story'lerinde, reel ortamlarda deli gibi paylaşılan bu ikinci yeni şiirleri, şairlerin bulanık bakışlarla çekilmiş fotoğraflarının altına yerleştirilmiş popüler dizelerle dolu dergilerin kapaklarıyla karşılaşanlar, bu suçlamaları anlamakta zorlanabilir. Ancak bu şairlerin 1955-1960 yılları arasında kaleme aldığı şiirler, o dönemde Asım Bezirci ve Gülten Akın gibi isimler tarafından sert eleştirilere maruz kaldı.
Toplumcu, halkçı, gerçekçi bakış açısından ikinci yenicilere yöneltilen suçlamalar genelde şunlardı: bu şiirlerin tamamen anlamsız olduğu, anlamı çarpıttığı, umut barındırmadığı, bir şey ifade etmeyen şiirler oldukları ve edebiyatı yozlaştıran, faydasız şiirler olduğu şeklinde özetlenebilir. Gülten Akın da ilerleyen yıllarda, 1979'da yerli yersiz sözcüklerle dolu bir şarkının saçmalığına benzer örneklerin İlhan Berk'in şiirlerinde görülebileceğini dile getirdi.
Ikinci yeni'ye karşı yöneltilen eleştiri ve suçlamalar 1980'lere kadar devam etti, ancak 90'lı yıllardan itibaren ikinci yeni'nin kabulü arttı ve meşruiyet krizi sona erdi. İkinci yeni, varlığını ve poetikasını mücadeleyle elde etmiş bir şiir akımıdır. Ancak 2000'lerin ortalarından itibaren bazı dergiler, ikinci yeni şairlerini "yozlaşmış" olarak yeniden gündeme getirerek farklı bir perspektif sunmaya çalıştı.
Ikinci yeni halkı şiirden soğutma suçuyla ilgili süregelen tartışmalar, toplumsal hareketliliğin arttığı dönemlerde (1965 Zonguldak madenci grevi, 15-16 Haziran 1970 olayları, vb.) bireyin ve sıkıntıların konu edildiği şiirlere olan eleştirilerin de yükseldiği gözlemlenmiştir. 1980'lerdeki askeri darbe sonrası özelleştirmeler ve piyasaya öncelik verilmesiyle ikinci yeni şiiri daha da değer kazandı. Peki, 2024 itibariyle ikinci yeni şiir halkı şiirden soğutma suçu konusunda nerede duruyor? Belki de cevap bulmak için göklere bakmamız gerekecek. Unutmayın, daha fazla bilgi için Yalçın Armağan'ın "Halkı Şiirden Soğutmak: Ikinci Yeni'nin Sosyolojisi" ve "Bende Ikinci Yeni de Var" başlıklı makalelerine göz atabilirsiniz.