Amerika Birleşik Devletleri, II. Dünya Savaşı'nın sonundan 1980'lerin ikinci yarısına kadar uyguladığı dış politikayı belirlemek için "Amerika Birleşik Devletleri'nin Dış Politikası" gibi ifadeleri kullanabiliriz.
II. Dünya Savaşı'ndan önce, uluslararası sahnede söz sahibi olan devletler çoğunlukla Avrupa ülkelerinden oluşuyordu. Amerika, dışa kapalı bir politikayla endüstrileşmeye odaklanmıştı. Rusya ise iç sorunlarıyla meşgul durumdaydı.
Savaşın bitişiyle Avrupa harap olmuştu. Daha önce dünya genelinde sömürgeler bulunduran imparatorluklar, savaşın yıkıcılığı nedeniyle zayıflamış ve ekonomik zorluklarla karşı karşıyaydı.
Bu durum karşısında, savaş boyunca dünya çapında silah satarak zenginleşen Amerika ve savaşın sonucunda pay sahibi olan Rusya, yeni dünya süper güçleri haline geldiler.
Bu yeni dünya düzeni, Amerika'nın liderliğindeki iki kutuplu bir denge sistemini oluşturdu. Bu sistemde, dünya devletleri iki büyük güç etrafında toplanıp ortak hareket ederek yeni durumlar karşısında ortak tepkiler vermekteydi.
Soğuk Savaş, bu iki kutuplu denge sisteminin en önemli örneğidir. Amerika'nın dış politikası, bu dengeyi korumak ve Sovyetler Birliği'nin gücünü sınırlamak üzerine kuruluydu.
II. Dünya Savaşı'ndan önce, uluslararası sahnede söz sahibi olan devletler çoğunlukla Avrupa ülkelerinden oluşuyordu. Amerika, dışa kapalı bir politikayla endüstrileşmeye odaklanmıştı. Rusya ise iç sorunlarıyla meşgul durumdaydı.
Savaşın bitişiyle Avrupa harap olmuştu. Daha önce dünya genelinde sömürgeler bulunduran imparatorluklar, savaşın yıkıcılığı nedeniyle zayıflamış ve ekonomik zorluklarla karşı karşıyaydı.
Bu durum karşısında, savaş boyunca dünya çapında silah satarak zenginleşen Amerika ve savaşın sonucunda pay sahibi olan Rusya, yeni dünya süper güçleri haline geldiler.
Bu yeni dünya düzeni, Amerika'nın liderliğindeki iki kutuplu bir denge sistemini oluşturdu. Bu sistemde, dünya devletleri iki büyük güç etrafında toplanıp ortak hareket ederek yeni durumlar karşısında ortak tepkiler vermekteydi.
Soğuk Savaş, bu iki kutuplu denge sisteminin en önemli örneğidir. Amerika'nın dış politikası, bu dengeyi korumak ve Sovyetler Birliği'nin gücünü sınırlamak üzerine kuruluydu.