Bir takım sözlük yazarlarında açık ve net bir şekilde görülen bir takıntı var. Bu takıntının arkasında insanları etiketlendirme, gruplandırma, bir sınıfa dahil etme gibi güdüler yatar. İşin komik tarafı bu tür güdülerin aslında faşizan güdüler olması. Çünkü ne sosyalizmde, ne humanizmde insanları sınıflandırmak, gruplandırmak yahut fişlemek söz konusu bile olamaz. Ne gariptir ki, belirli bir kültür seviyesine sahip, halk diliyle okumuş sözlük yazarlarımız içerisinde, özellikle humanist ve sosyalist olduklarını savunan bir kesim, kendilerine ters gelen bir fikirle karşılaştıklarında, karşılarındaki insana, sadece bu fikri yüzünden bu yaftayı yapıştırmakta sakınca görmemektedirler. Bu tahammülsüzlük içinde olan, bu karşıt fikirleri susturma çabasında olan, bu insanları karalama yarışına giren kişilerin savundukları değerlerle yaptıkları eylem kesinlikle uyuşmamaktadır. Sosyalizm ve humanizm demokrasiyle bağdaşan kavramlardır. Demokrasinin içerisinde de insanların fikirlerini dile getirme hakkını kısıtlamak, onları gruplamak, onları karalamak yoktur. O halde bu takıntıya sahip yazarlarımız mıdır aslında faşist olup farkında olmayanlar, yoksa onların faşist dedikleri midir?