Sporun her türlüsüne siyasilerin nüfuz etmesi, "sporda siyaset istemiyoruz" talebiyle çelişir. Gezi Parkı olayı, bu çelişkinin en net örneğidir.
Bir öbek pirinç düşünün. Karıncalar her gün ufak ufak pirinç alır ve yuvalarına götürürler. Evin sahibi fark etmez çünkü her gün aynı miktarda pirinç eksilmekte, öbek içinde pek fark edilmez. Gün gelir öbek yükseltisi azalmaya başlar ama ev sahibinin yine dikkatini çekmez. Bir gün, bir gün öncesinin aynısı sıradan bir gün iken, ev sahibi pirinçlerin azaldığını fark eder. Karıncalar hala aynı miktarda pirinç taşıyor olsa da, birden bire durum değişmiştir.
Gezi Parkı direnişi de bu gibi. Daha önceki olaylarda insanlar, sporun siyasi etkilerine karşı pek farkında değilmiş gibi görünüyor. Telekom Arena'da ıslıklananlar, Sinan Erdem Atp Tenis Turnuvası'nda ıslıklarla adeta sağır olanlar... Ama Gezi Parkı'ndaki direniş gününde durum değişmiştir. İnsanlar artık fark etmişlerdir.
İşte bu yüzden Mersin Olimpiyatlarına tüm biletleri satın alıp gençleri otobüslere, minibüslere doldurmuşlardır. E-Ligler başlayıp her hafta her şehirde her maçta ak gençleri götüremeyecekler ya.
Sonuç olarak, "hiçbir siyasi küfür etmeyeceğime..." imzalayanlara sorulur: Yıllardır hakemin, federasyonun, çeşitli yöneticilerin, o sırada sahada olan rakip futbolcuların yedi ceddine kamasutranın binbir pozisyonunda küfür edilirken sen nerdeydin? İktidarda kim vardı o sırada?
Bir öbek pirinç düşünün. Karıncalar her gün ufak ufak pirinç alır ve yuvalarına götürürler. Evin sahibi fark etmez çünkü her gün aynı miktarda pirinç eksilmekte, öbek içinde pek fark edilmez. Gün gelir öbek yükseltisi azalmaya başlar ama ev sahibinin yine dikkatini çekmez. Bir gün, bir gün öncesinin aynısı sıradan bir gün iken, ev sahibi pirinçlerin azaldığını fark eder. Karıncalar hala aynı miktarda pirinç taşıyor olsa da, birden bire durum değişmiştir.
Gezi Parkı direnişi de bu gibi. Daha önceki olaylarda insanlar, sporun siyasi etkilerine karşı pek farkında değilmiş gibi görünüyor. Telekom Arena'da ıslıklananlar, Sinan Erdem Atp Tenis Turnuvası'nda ıslıklarla adeta sağır olanlar... Ama Gezi Parkı'ndaki direniş gününde durum değişmiştir. İnsanlar artık fark etmişlerdir.
İşte bu yüzden Mersin Olimpiyatlarına tüm biletleri satın alıp gençleri otobüslere, minibüslere doldurmuşlardır. E-Ligler başlayıp her hafta her şehirde her maçta ak gençleri götüremeyecekler ya.
Sonuç olarak, "hiçbir siyasi küfür etmeyeceğime..." imzalayanlara sorulur: Yıllardır hakemin, federasyonun, çeşitli yöneticilerin, o sırada sahada olan rakip futbolcuların yedi ceddine kamasutranın binbir pozisyonunda küfür edilirken sen nerdeydin? İktidarda kim vardı o sırada?