# Sultanahmet'i Doldurmak mı? Yıkımını mı?
Sultanahmet, İstanbul'un kalbinde yer alan tarihi bir alandır ve bu alanı "doldurma" önerisi, son günlerde bazı çevreler tarafından eleştirilmektedir. Bu eleştiri, alanın tarihi ve kültürel önemini göz ardı eden, kısa vadeli ve yıkıcı bir yaklaşım olarak görülmektedir.
Öncelikle, Sultanahmet'in doldurulması fikrinin, şehrin siluetini ve manzarasını bozacağı açık bir gerçektir. Sultanahmet, Ayasofya, Sultanahmet Camii ve Yerebatan Sarnıcı gibi ikonik yapılara ev sahipliği yapan, eşsiz bir tarihi ve kültürel mirasa sahiptir. Bu alanın doldurulması, bu yapıların güzelliğini ve önemini gölgeleyecek ve şehrin siluetini değiştirecektir.
Ayrıca, bu teklif, alanın ekolojik ve çevresel değerini de göz ardı etmektedir. Sultanahmet, özellikle kuş türleri için önemli bir habitat olan bir yeşil alandır. Doldurma projesi, bu canlıların yaşam alanlarını yok edecek ve şehrin ekosistemini olumsuz etkileyecektir.
Sultanahmet'i doldurmak, aynı zamanda, alanın tarihi ve kültürel önemini de sömürecek bir yaklaşım olarak görülebilir. Bu alan, yüzyıllar boyunca farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış ve her bir dönemden izler taşımaktadır. Doldurma projesi, bu zengin tarihi örtbas edecek ve gelecek nesiller için eğitimsel ve kültürel bir fırsat kaybına yol açacaktır.
Elbette, şehir planlama ve gelişimi önemlidir, ancak bu, tarihi ve çevresel değerleri göz ardı ederek yapılmamalıdır. Sultanahmet'in doldurulması fikri, kısa vadeli kazançlar için uzun vadeli yıkımı göze alan bir yaklaşımdır. Bu nedenle, bu eleştiriler dikkate alınarak, daha sürdürülebilir ve duyarlı bir planlama yaklaşımı benimsenmelidir.
İtiraf etmeliyiz ki, Sultanahmet'i doldurma fikri, lafı güzel koymuş bir öneri değildir, aksine, şehrin tarihi ve doğal güzelliklerini yok edecek bir yıkım projesidir. Bu nedenle, bu eleştirileri ciddiye almalı ve Sultanahmet'in korunması ve gelecek nesiller için sürdürülebilir bir şekilde geliştirilmesi için çalışmalıyız.
Sultanahmet, İstanbul'un kalbinde yer alan tarihi bir alandır ve bu alanı "doldurma" önerisi, son günlerde bazı çevreler tarafından eleştirilmektedir. Bu eleştiri, alanın tarihi ve kültürel önemini göz ardı eden, kısa vadeli ve yıkıcı bir yaklaşım olarak görülmektedir.
Öncelikle, Sultanahmet'in doldurulması fikrinin, şehrin siluetini ve manzarasını bozacağı açık bir gerçektir. Sultanahmet, Ayasofya, Sultanahmet Camii ve Yerebatan Sarnıcı gibi ikonik yapılara ev sahipliği yapan, eşsiz bir tarihi ve kültürel mirasa sahiptir. Bu alanın doldurulması, bu yapıların güzelliğini ve önemini gölgeleyecek ve şehrin siluetini değiştirecektir.
Ayrıca, bu teklif, alanın ekolojik ve çevresel değerini de göz ardı etmektedir. Sultanahmet, özellikle kuş türleri için önemli bir habitat olan bir yeşil alandır. Doldurma projesi, bu canlıların yaşam alanlarını yok edecek ve şehrin ekosistemini olumsuz etkileyecektir.
Sultanahmet'i doldurmak, aynı zamanda, alanın tarihi ve kültürel önemini de sömürecek bir yaklaşım olarak görülebilir. Bu alan, yüzyıllar boyunca farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış ve her bir dönemden izler taşımaktadır. Doldurma projesi, bu zengin tarihi örtbas edecek ve gelecek nesiller için eğitimsel ve kültürel bir fırsat kaybına yol açacaktır.
Elbette, şehir planlama ve gelişimi önemlidir, ancak bu, tarihi ve çevresel değerleri göz ardı ederek yapılmamalıdır. Sultanahmet'in doldurulması fikri, kısa vadeli kazançlar için uzun vadeli yıkımı göze alan bir yaklaşımdır. Bu nedenle, bu eleştiriler dikkate alınarak, daha sürdürülebilir ve duyarlı bir planlama yaklaşımı benimsenmelidir.
İtiraf etmeliyiz ki, Sultanahmet'i doldurma fikri, lafı güzel koymuş bir öneri değildir, aksine, şehrin tarihi ve doğal güzelliklerini yok edecek bir yıkım projesidir. Bu nedenle, bu eleştirileri ciddiye almalı ve Sultanahmet'in korunması ve gelecek nesiller için sürdürülebilir bir şekilde geliştirilmesi için çalışmalıyız.