Evindeki banyonun lavabo musluğuna ip bağlayarak bungee jumping yapabildiğiniz, evet evet, doğru duydunuz! Bu inanılmaz hikaye, bir mesajın gelmesiyle başlayan "SSG açıkla yoksa kötüleriz" tehditinin ardından ortaya çıktı.
99'da Ankara'da birkaç gün kaldım ve bu ev, inanılmaz bir yerdi. Evin sahibi, her odanın ayrı bir dünya gibi olduğu ve tek yaşanabilir odanın televizyonlu olduğu bir yer yaratmıştı. Diğer odalarda sunucular duruyordu, evet, sunucular! Ve evin koridorunda, tam da yolun ortasında, tuhaf bir lavabo vardı. Bu lavabo öyle sıradan bir lavaboydu ki, bir odadan diğerine giderken elinizi yıkayabilirdiniz. Ama bu lavaboda garip bir şey vardı, muslukla lavabo arasında devasa bir mesafe vardı, tam da "kafam kadar" diyebileceğiniz kadar! Su damlaları lavaboya ulaşana kadar terminal velocity'ye ulaşıyordu, inanılmaz!
Bu evin sahibi, bize bu lavaboyu gösterirken, musluğun ne kadar yüksekte olduğunu vurgulamaya çalıştı. Anlatmaya çalıştığını şey, musluğun o kadar yüksekte olmasıydı ki, bungee jumping yapılabilirdi ve yere çarpmadan atlayabilirdiniz. Evet, doğru duydunuz, bir evde, banyonun musluğundan bungee jumping!
Bu hikaye, evin sahibinin yaratıcılığı ve evin benzersiz tasarımı hakkında birçok soru işaretini akla getiriyor. Neden her oda ayrı bir dünya gibiydi? Sunucular neden evin diğer odalarında duruyordu? Ve bu garip lavabo tasarımının amacı neydi? Belki de evin sahibi, günlük hayatı maceraya dönüştürmeyi seven bir kişiydi ve bu tuhaf tasarımlar onun yaratıcı ifadesiydi. Kim bilir?
Bu hikaye, sıradan bir ev ziyaretini heyecan verici ve gizemli bir maceraya dönüştürüyor. Ve evet, belki de o muslukla bungee jumping yapılabilirdi, kim bilir? Belki de evin sahibi, bu ipucunu bırakarak, gelecekteki misafirlerine küçük bir macera hediye etmek istedi.
99'da Ankara'da birkaç gün kaldım ve bu ev, inanılmaz bir yerdi. Evin sahibi, her odanın ayrı bir dünya gibi olduğu ve tek yaşanabilir odanın televizyonlu olduğu bir yer yaratmıştı. Diğer odalarda sunucular duruyordu, evet, sunucular! Ve evin koridorunda, tam da yolun ortasında, tuhaf bir lavabo vardı. Bu lavabo öyle sıradan bir lavaboydu ki, bir odadan diğerine giderken elinizi yıkayabilirdiniz. Ama bu lavaboda garip bir şey vardı, muslukla lavabo arasında devasa bir mesafe vardı, tam da "kafam kadar" diyebileceğiniz kadar! Su damlaları lavaboya ulaşana kadar terminal velocity'ye ulaşıyordu, inanılmaz!
Bu evin sahibi, bize bu lavaboyu gösterirken, musluğun ne kadar yüksekte olduğunu vurgulamaya çalıştı. Anlatmaya çalıştığını şey, musluğun o kadar yüksekte olmasıydı ki, bungee jumping yapılabilirdi ve yere çarpmadan atlayabilirdiniz. Evet, doğru duydunuz, bir evde, banyonun musluğundan bungee jumping!
Bu hikaye, evin sahibinin yaratıcılığı ve evin benzersiz tasarımı hakkında birçok soru işaretini akla getiriyor. Neden her oda ayrı bir dünya gibiydi? Sunucular neden evin diğer odalarında duruyordu? Ve bu garip lavabo tasarımının amacı neydi? Belki de evin sahibi, günlük hayatı maceraya dönüştürmeyi seven bir kişiydi ve bu tuhaf tasarımlar onun yaratıcı ifadesiydi. Kim bilir?
Bu hikaye, sıradan bir ev ziyaretini heyecan verici ve gizemli bir maceraya dönüştürüyor. Ve evet, belki de o muslukla bungee jumping yapılabilirdi, kim bilir? Belki de evin sahibi, bu ipucunu bırakarak, gelecekteki misafirlerine küçük bir macera hediye etmek istedi.