Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Teslis

bullvar_katip

Administrator
Katılım
21 Mayıs 2024
Mesajlar
532,105
[[Dosya:Masaccio 003.jpg|küçükresim|Hristiyanlık diğer monoteist dinlerin aksine herşeye gücü yeten Tanrı'nın hayatta örnek olarak günahkar insanlığın kurtuluşu için kendi arzusuyla ete kemiğe bürünüp dünyaya indiği inancına sahiptir. (Yuhanna 1:1-3,14, Yuhanna 3:16-21). Teslis'i betimleyen bir freskte yukarıdan aşağıya Baba (insan bedenine bürünmemiş olmasına rağmen yaşlı bir adam ya da kral olarak tasvir edilir), Kutsal Ruh (Elçilerin İşleri 2:3, Matta 3:16 ayetlerinde geçen beznetmeler doğrultusunda tasvirlerde ateşten diller ya da güvercin motifiyle resmedilir) ve Oğul (İsa Mesih) tasvir edilmektedir.]] Teslis, Kutsal Üçleme ya da Üçlü Birlik, tek olan Tanrı'nın Kutsal Kitap'ta kendisini bildirdiği her biri eşit yücelikte, özünde tek, ezeli ve ebedi olan üç benliğini konu edinen ve Hristiyan kiliselerinin çoğunluğu tarafından inanılan ana akım Hristiyan dininin merkezindeki inanç esasıdır. Baba Tanrı, Oğul Tanrı ve Kutsal Ruh üç farklı benlik (hipostaz) olarak aynı özü paylaşmaktadırlar (Homoousia). Tek öz Tanrı'nın birliğini üç benlik ise Tanrı'nın kimliğini anlatmaktadır ve benliklerin hem birbirinden farklılıklarını hem de özde çözülmez birliklerini ifade eder. Böylece tüm yaratım ve lütuf süreci Tanrı'nın üç ilahi benliğinin ortak eylemi olarak görülür. Her benlik, Üçlü Birlik'te kendilerine özgü nitelikleri tezahür ettirir ve böylece her şeyin "Baba'dan çıkıp gelmiş" "Oğul aracılığıyla" ve "Kutsal Ruh'un gücüyle" gerçekleştiğini kanıtlar. Bu doktrine Teslisçilik veya Üçlü Birlikçilik denir ve inananları Teslisçiler, inanmayanlar ise Teslis Karşıtı veya Üçlü Birlikçi Olmayanlar olarak adlandırılır. Teslis inancına dayalı olmayan Hristiyan görüşler arasında Üniteryencilik, Binitarianizm ve Modalizm yer alır. Teslisçi Hristiyan teolojisine göre bu üçleme birbirinden ayrılmaz ve Tanrı'nın özünde tek ve aynı olan üç farklı hipostazı olarak görülür. Bu açıdan monoteist teoloji çizgisindedir. Diğer tek tanrılı İbrahimî dinlerden Yahudilik ve İslam ise Teslis inancını reddeder. [[Dosya:Teslis (Türkçe).jpg|küçükresim|Teslis inancını açıklayan bir diagram.]] Tanım Teslis ya da Kutsal Üçleme öğretisinde Hristiyan inancına göre Tanrı'nın kendini insanlara bildirdiği üç hipostazı vardır ancak bu üç hipostaz üç ayrı Tanrı oluşturmaz aksi takdirde Hristiyanlık tek tanrılı değil üç tanrılı bir din olurdu. Öğretiye göre üç farklı hipostazla da olsa Kutsal Üçleme'deki üç hipostazın özünde tek ve bir olmasının nedeni Tanrı'nın mekan ve zaman ile kısıtlı olmamasından gelmektedir. Mekan ve zaman insan hallerini birbirinden ayırır öyle ki farklı kişiler farklı insanları oluşturur. Fakat mekan ve zaman yaratıldığı için (Tanrı'nın yaratması), Tanrı onlara bağımlı değildir. Böylece Üçlü Birliğin mekan ve zaman odaklı düşünen insan aklı için anlaşılmaz gizemi de buradan kaynaklanmaktadır. Önce Baba'nın sonra Oğul'un ve daha sonra ise Kutsal Ruh'un adlarının bir sıra içerisinde anılması birinin diğerine üstünlüğü olduğu anlamına gelmemektedir. Bu okuma sıralaması insan dilinin doğasından (Baba kelimesinin üstünlüğü) kaynaklanmaktadır. Üç hipostazın üstünlükte birbirleriyle eşit konumda, geçici bir başlangıcı olmayan eşit derecede ezeli ve ebedi, benzersiz ve değişmez bir ilişkisi bulunmaktadır. Aynı zamanda üç hipostaz özünde tektir. (Homoousia) Aziz Augustinus Vaazlar adlı eserinde şöyle söylemektedir: Teslis Hipostazları Hristiyanlıkda Tanrı'nın doğası insan aklıyla tam olarak kavranamayacak bir gizem teşkil eder ancak kutsal yazılarda Tanrı'nın insanlara bildirdiği ölçüde açıklanmaktadır. (Eyüp 11:7; 42:2-6; Mezmur 145:3; Yeşaya 40:13; 55:8-9; Romalılar 11:33) İncil’de tek olan Tanrı (1.Korintliler 8:4), kendini üç benlikte (hipostaz) açıklamaktadır. Tanrı’nın kendisi bu üç benliğe ‘Baba’, ‘Oğul’ ve ‘Kutsal Ruh’ isimlerini verir. Hristiyanlıkda insansal babalık ile tanrısal olan farklıdır. Baba-Oğul terimleri cinsellikten doğan bir ilişkiyi anlatmak için değil, yakınlığı ve bağlılığı anlatmak için kullanılan terimlerdir. Baba Tanrı Hristiyanlığa göre evren ve insan bir tesadüf sonucu değil Baba Tanrı'nın yaratması sonucu var olmuştur. Yaratılış kitabında Tanrı'nın herşeyi yarattığı yazmaktadır. (Eski Ahit, Yaratılış 1) (Yeni Ahit Yuhanna 1). Tanrı hem görünen hem de görünmeyen dünyayı yarattı. Görünen dünya, doğayı, hayvanları, insanları ve görünmeyen dünya iyi ve kötü ruhları içerir. Ancak Tanrı'nın yaratma işi altı günde bitmemiş, insanların eseriyle sürekli yeni şeyler yaratmaktadır. Ayrıca, kainattaki herşeyin varlığını kendi gücüyle sürdürmektedir. Oğul Tanrı [[Dosya:Agnus Dei (The Lamb of God), by Francisco de Zurbaran, c. 1635-1640 - San Diego Museum of Art - DSC06627.JPG|küçükresim|Tanrı'nın Kuzusu]] Oğul (Logos-Söz) İsa Mesih Hristiyan inancının temelindeki şahıstır. İnanca göre İsa ezelden beri Babası Tanrı’yla birlikte olup özbeöz Tanrı’dır. Dünyaya gelişi ve hizmeti yüzlerce sene önce Eski Antlaşmada peygamberler aracılığıyla birçok ayrıntılarıyla bildirilmiştir. (Luka 24:25-27) Tanrı’nın Oğlu olan İsa Mesih insan bedenine bürünerek bakire Meryem’den doğup Beytlehem kasabasında dünyaya geldi. (Luka 1:26-38) Yeryüzünde yaşarken İsa tam Tanrı ve tam insan olarak birçok mucizelerle ve günahsız hayatını sergileyerek, vadedilen Mesih olduğunu ispatladı. (Yuhanna 14:6-11) Özellikle bu iddiasından dolayı İsrail’in ileri gelenleri onu çarmıha mahkum ettiler. (Matta 26:62-68) Dolayısıyla İsa Mesih günahsız ve suçsuz olduğu halde çarmıha gerildi, öldü ve gömüldü. Fakat üç gün sonra ölüm ve günah üzerindeki zaferini ispatlayarak Baba Tanrı onu ölümden diriltti. (1. Korintliler 15:3-8). Dirildikten 40 gün sonra Tanrı’nın yanına alındı. İncil’in öğretilerine göre İsa Mesih sadece bir âlim ya da peygamber değildi, O dünyanın günahını ortadan kaldıran Tanrı kuzusudur. (Yuhanna 1:29) O çarmıhta dünyanın bütün günah yükünü üstlenerek kendisini insanlığın yerine feda etti. (Romalılar 5:6-8) İncil öğretisine göre İsa Mesih dünyanın tek kurtarıcısıdır ve onun dışında kurtuluş mümkün değildir. (1. Timoteos 2:5-6, Elçilerin İşleri 4:12) Hristiyanlık inancına göre İsa Mesih göğe yükseldikten sonra Tanrı’nın huzurunda diridir ve yakında kendisine inananları kurtarmak üzere dünyaya dönecektir. (Vahiy 19:11-16) Ve sonra kendisinin tahtta oturup bütün insanları yargılayacağına inanılmaktadır. (Vahiy 20:11-15) Kutsal Ruh [[Dosya:Chiesa San Basilio Magno (interior)09.PNG|küçükresim|İsa'nın vaftizi ve Kutsal Ruh (Matta 3:16)]] Baba'nın, İsa'nın havarilerine vahyedilen gerçekleri anlamalarını ve onlara tanıklık etmelerini sağlamak için gönderdiği Kutsal Ruh (Yuhanna 16). Tanrı’nın Kutsal Ruh’u, Hristiyan olan insanın ruhsal olarak yeniden doğmasını sağlar ve sonsuz kurtuluşunun güvencesi olarak onu mühürler (Yuhanna 3:3-8; Efesliler 1:13-14). Kutsal Ruh her bir Hristiyanın içinde yaşar (Yuhanna 14:16; Romalılar 8:9), onu Tanrı’yla beraberlik içinde kutsal bir yaşam sürmesi için her yönden güçlendirir (Galatyalılar 5:22-23) ve ruhsal armağanlarla donatarak Hristiyan topluluğunda ruhsal bir hizmet görmesi için yeterli kılar (1. Korintliler 12:4-7,11). Eski Ahit Hristiyanlar, Eski Ahit'in birçok ayetinde Teslis'in anlatıldığını iddia ederler. Bu ayetler arasında Yeşaya 9 pasajının Hristiyanlar tarafından İsa'nın Tanrılığı'nın bir kanıtı olduğuna inanılmaktadır. Yeşaya 9 pasajında Mesih anlatılmakta ve Harika Öğütçü, Güçlü Tanrı, Ebedi Baba ve Esenlik Önderi olarak tanımlanmaktadır. Bazı Hristiyanlar tarafından bu pasaj Mesih'in yeryüzünde Teslis'i temsil ettiği yönünde yorumlanmaktadır. Çünkü Harika Öğütçü Kutsal Ruh'un (Yuhanna 14:26), Teslis Tanrı'nın, Baba Baba Tanrı'nın ve Esenlik Önderi Oğul Tanrı'nın sıfatıdır. Eski Ahit'te İsa'nın Tanrılığı'nın desteklendiğinin iddia edildiği bir ayet şudur : Bu pasajda İsa'nın Tanrılığı şu şekilde izah edilmektedir : Hem "Eskiden Beri Var Olan" (Baba Tanrı) hem de "İnsanoğlu"nun (İsa, Matta 16:13) sonsuz egemenliğe sahip olması Eski Ahitte'ki Mezmurlar 145:13 pasajında Tanrı'nın sonsuz egemenliğe sahip olduğundan bahsedilmesi ile örtüşmektedir. [[Dosya:Linzer Dom - Fenster Versehgang 3 Alpha Omega.jpg|küçükresim|Kutsal Kitap Eski Antlaşma ve Yeni Antlaşma'da Tanrı'nın ezeli ve ebedi olmasından bahseder. İsa Mesih'in ezeli ve ebedi olduğu Alfa ve Omega harfleri benzetmesi üzerinden ayetlerde şöyle buyrulmaktadır; ]] Bazıları ise Teslisçiler olarak ayetinde cennetteki Tanrı'nın dünyada İbrâhim'e görünen Tanrı'dan özde aynı hususiyeten (hipostaz) farklı olduğunu iddia eder. Hristiyanlar ayrıca Eski Ahit'te geçen RAB’bin sözü (Zebur 33:6), RAB'bin Ruhu (Yeşeya 61:1), Bilgelik (Süleyman'ın Özdeyişler 9:1) ve ayrıca İbrahim'e görünen 3 adam gibi anlatılarda Teslis'in anlatıldığını iddia ederler. Bununla birlikte, bu kavramları doğrudan daha sonraki Teslis öğretisi ile ilişkilendirmenin Eski Ahit'in niyetinin ve ruhunun ötesine geçeceği konusunda Teslisçi Hristiyan alimleri genellikle hemfikirdir. Bazı Kilise Babaları, Eski Ahit'in peygamberlerine ve azizlerine gizemin bir bilgisinin verildiğini ve Yaratılış 16:7, Yaratılış 21:17, Yaratılış 31:11, Çıkış 3:2 ayetlerindeki ilahi haberci ve İncil'in şiirsel kitapları olarak adlandırılan bölümlerinde geçen Bilgeliği Oğul ile, "Tanrı'nın Ruhu"nu Kutsal ruh ile eşleştirdiklerine inanmaktadırlar. Nenizili Gregorios gibi diğer Kilise Babaları, Söylev kitabında vahyin kademeli olduğunu, Baba'nın Eski Ahit'te açıkça ilan edildiğini, ancak Oğul'un yalnızca belirsiz bir şekilde ilan edildiğini iddia ettiler çünkü "Baba'nın Tanrılığı henüz kabul edilmediğinden açıkça Oğul'u ilan etmek güvenli değildi". Yaratılış 18–19, Hristiyanlar tarafından Teslis metni olarak yorumlanır. Ayetler üç adam tarafından ziyaret edilen İbrahim'e Tanrı'nın göründüğünü anlatır. Yaratılış 19 Lut'u Sodom'da iki meleğin ziyaret ettiğini anlatır. Bir yanda İbrahim ile diğer yanda Rab/üç adam/iki melek arasındaki etkileşim, tek bir Tanrı'ya Üçlü Birlik şeklinde inananlar için ilgi çekici bir metindir. Aziz Iustinus ve Jean Calvin de benzer şekilde bunu, İbrahim'in iki melek eşliğindeki Tanrı tarafından ziyaret edildiği şeklinde yorumladılar. Iustinus, İbrahim'i ziyaret eden Tanrı'nın, göklerde kalan Tanrı'dan ayırt edilebilir olduğunu ancak yine de (tek tanrılı) Tanrı olarak tanımlandığını varsaydı. Iustinus, İbrahim'i ziyaret eden Tanrı'yı Üçlübirlik'in ikinci benliği olan İsa olarak yorumladı. Augustinus ise farklı bir yorumla İbrahim'i ziyaret eden üç kişinin, Teslis inancının üç benliği olduğuna karar verdi. Ancak Iustinus'un okumasında olduğu gibi, ziyaretçilerin eşit olmadığına dair hiçbir belirti görmedi. Sonra Yaratılış 19'da, ziyaretçilerden ikisine Lut tekil olarak hitap etti: "Lut onlara, 'Aman, efendim' dedi" (Yaratılış 19:18). Augustinus, bu ayeti birden fazla sayıda kişiye rağmen, tek bir öze sahip oldukları için Lut'un onlara tek olarak hitap edebileceği şeklinde yorumlar. Hristiyan görüşüne göre aşağıdaki pasajlar Üçlü Birlik'ten üstü kapalı olarak bahsetmektedir: Yeşaya peygamberin kitabının altıncı bölümünde Teslis'e dair şöyle işaretler bulunmaktadır: Meleklerin Rabbi övdüğü pasaj: Eski Ahit'in diğer kitaplarında Rahiplerin kutsaması pasajları da Teslis'e işaret etmektedir: Yeni Ahit Teslis inancı, Yeni Ahit'i oluşturan kitaplarda "Üçlü Birlik" ya da "Teslis" adıyla açıkça yazılı olmasa da, Yeni Ahit, Matta 28:19, 2. Korintliler 13:14, 1. Korintliler 12:4–5, Efesliler 4:4–6, 1. Petrus 1:2, Vahiy 1:4–5 ayetleri dahil olmak üzere birçok Teslis formülü içermektedir. İlk Hristiyanların Büyük Görev : "Bu nedenle gidin, bütün ulusları öğrencilerim olarak yetiştirin; onları Baba, Oğul ve Kutsal Ruh'un adıyla vaftiz edin" ve Havari Pavlus'un kutsanması : "Rab İsa Mesih'in lütfu, Tanrı'nın sevgisi ve Kutsal Ruh'un paydaşlığı hepinizle birlikte olsun." gibi pasajlar üzerine düşünceleri tarih boyunca ilahiyatçıları Baba, Oğul ve Kutsal Ruh arasındaki ilişkiyi ifade etmeye yöneltmiştir. Sonunda, Yeni Ahit'te bulunan Tanrı, İsa ve Ruh hakkında yazan çeşitli ayetlerin hepsi Tek olan Tanrı'nın, üç kişilik (hipostaz) ve tek bir öz olduğu Teslis doktrinini oluşturmak için bir araya getirildi. Üçlü Birlik doktrini, Baba, Oğul ve Kutsal Ruh arasındaki ilişkinin nasıl olduğuna dair öne sürülen alternatif görüşlere karşı çıkmak ve kiliseyi iki veya üç tanrıya ibadet etme şeklindeki suçlamalara karşı savunmak için kullanıldı. Yeni Ahit'te İsa [[Dosya:Adoration_of_the_sheperds_-_Matthias_Stomer.jpg|küçükresim|İsa Mesih'in enkarnasyonunu resmeden bir tablo. Markos İncili’nin başında Yeşaya’nın şu sözleri yer alır: Markos bu ayetin, Vaftizci Yahya’nın, İsa’nın yolunu hazırlamasıyla gerçekleştiğini belirtmiştir (Markos 1:2-4; Yuhanna 1:23). ]] Yeni Ahit'te İsa Mesih'e dua edilir (1 Korintliler 1:2; 2 Korintliler 12:8–9), İsa Mesih'in adına iman edilir (1 Korintliler 16:22; Romalılar 10:9-13; Filipeliler 2:10-11), İsa Mesih'in adıyla vaftiz olunur (1 Korintliler 6:11; Romalılar 6:3), İsa Mesih'in bedeni ekmek kanı şarap olarak Hristiyan kardeşliğinde anılmaktadır (Rabbin Sofrası; 1 Korintliler 11:17-34), İsa Tanrı ile aynı öze sahiptir (Filipeliler 2:6), Tanrılığın bütün doluluğu bedence Mesih'te bulunmaktadır (Koloseliler 2:9), bazı ayetlerde İsa direkt olarak Tanrı olarak tanımlanır (Romalılar 9:5, Titus 2:13, 2 Petrus 1:1). İncillerde İsa'nın günahları bağışlayan biri olarak anlatılması, bazı ilahiyatçıların İsa'nın Tanrı olarak tasvir edildiğine inanmalarına yol açmıştır. Bunun nedeni, İsa'nın başkaları adına günahları bağışlamasıdır, insanlar normalde yalnızca kendilerine karşı suçları bağışlarlar. İsa'nın yanındaki din bilginleri bunu fark ettiler ve şöyle dediler: küçükresim|Rab'bin su üzerinde yürüyerek öğrencilerinden zayıf imanı yüzünden suya düşen Simun Petrus'u kurtardığını gören havariler İsa Mesih'e tapındılar. Matta 14:22-33 Matta 28:16-20 ayetlerinde İsa Mesih ölümden dirildikten sonra gökte ve yerde yetki sahibi olduğunu ilan eder ve öğrencilere ona tapınır. İsa dünyanın sonuna dek iman edenlerle birlikte olacağını söyler bu söylem Eski Ahit boyunca İsrail'in Tanrısı'nın iman edenlerle birlikte olmasını (Yaratılış 28:15; Tesniye 20:1) ima eden ve Matta İncili'nin başında İsa'ya verilen İmmanuel (Tanrı bizimle demektir) ismi ile bağlantılıdır. Bazıları, Matta 28:19 ayetinin ilk birkaç yüzyıllık ilk dönem Hristiyan alıntılarında bahsedilmemesi nedeniyle bir ekleme olduğunu iddia etse de, bilim adamları, destekleyici el yazması kanıtları ve Didache'de bahsedilmesi nedeniyle pasajı büyük ölçüde gerçek olarak kabul etmektedir. Diriliş sonrasını anlatan ayetlerde İsa'ya tapınılması Luka 24:52 ayetinde daha fazla görülmektedir. Elçilerin İşleri, ilk Hristiyan hareketini birkaç pasajda İsa merkezli bir halk kültü olarak tasvir eder. Eski Ahit'te YHVH'nin adı anılarak dua edilmesi gibi Yeni Ahit'teki Elçilerin İşleri bölümünde Hristiyanların bireysel olarak İsa'nın adını "anmaları" (9:14, 21; 22:16) yaygındır. İstefanos'un öyküsü, İstefan'ın hayatının son anlarında ruhunu alması için İsa'ya yalvarıp yakarışını tasvir eder (7:59-60). Elçilerin İşleri ayrıca, yeni iman edenlerin İsa'nın adıyla vaftiz edilmeleri uygulamasını çokça anlatmaktadır (2:38; 8:16; 10:48; 19:5). Dale Allison'a göre Yeni Ahit'teki Elçilerin İşleri bölümünde İsa'nın Pavlus'a görünüşü Eski Ahit'te Tanrı'nın Hezekiel'e görünüşüne benzemektedir. Yuhanna İncili özellikle İsa'nın Tanrılığını vurgulamaktadır. İsa, Yuhanna İncili'nin ilk ayetlerinde Logos (Söz) olarak ezelden beri var olan ve ilahi şekilde bahsedilmektedir: Başlangıçta Söz vardı. Söz Tanrı'yla birlikteydi ve Söz Tanrı'ydı. (Yuhanna 1:1). Yuhanna İncili havari Tomas'ın İsa'nın Tanrılığı'na iman ettiğini ilan etmesiyle sonlanır Tomas O'nu, “Rabbim ve Tanrım!” diye yanıtladı. (Yuhanna 20:28). Modern akademisyenler arasında Yuhanna 1:1 ve Yuhanna 20:28 ayetlerinin İsa'yı Tanrı ile özdeşleştirdiğini reddetme yönünde önemli bir eğilim yoktur. Yuhanna İncili ayrıca İsa'yı evrenin yaratılışının temsilcisi olarak tasvir eder. İsa'nın Tanrı doğasından bahseden pasajlardan bazıları şunlardır: Yeni Ahit'te Kutsal Ruh [[Dosya:Абраз "Сашэсце Святога Духа".JPG|küçükresim|Kutsal Ruh İsa Mesih'in müjdesini yaymaları için Pentikost günü imanlılar topluluğunun üzerine indi. (Elçilerin İşleri 2:1-4)]] küçükresim|İsa Mesih insan ve Tanrı doğasına sahiptir. (Yuhanna 1:14) İnsan doğası hayattaki zorluklarımızda İsa Mesih'te örnek bulmamıza vesile olur. (İbraniler 2:18, Filipililer 2:6-11) İsa Mesih Kutsal Ruh'un yönlendirmesi ile çölde dolaştırılarak kötü olan tarafından sınandığı 40 gün boyunca hiçbir şey yemedi ve nihayetinde kötü olana karşı galip geldi. (Luka 4:1-13) Yeni Ahit'te Kutsal Ruh'dan bahseden pasajlardan bazıları şunlardır; Yahudi teolojisine göre Ruh sadece Tanrı'nın ilahi mevcudiyetini ifade ederken Hristiyan teolojisinde Kutsal Ruh Tanrı'nın Üçlü Birlik'teki hipostazlarından biri olarak kabul edilir. Yeni Ahit'te Tanrı'nın Ruhu hakkında daha önceki Yahudi yazılarında olduğundan çok daha fazla vurgu ve açıklama mevcuttur. Kutsal Ruh hakkında Eski Ahit'te 75 ve İncil dışı Ölü Deniz Yazmalarında 35 atıf bulunurken Yeni Ahit önemli ölçüde daha kısa olmasına rağmen Kutsal Ruh'tan 275 kez bahseder. Yeni Ahit'te Eski Antlaşma'ya nazaran Ruh'a verilen daha fazla vurgu ve öneme ek olarak Ruh aynı zamanda öncekinden çok daha fazla kişiselleştirilmiş ve bireyselleştirilmiş terimlerle anlatılmıştır. Larry Hurtado şu şekilde bahsetmektedir; Elçilerin İşleri kitabında Kutsal Ruh Tanrı olarak tanımlanır. Petrus önce Hananya'nın Kutsal Ruh'a yalan söylediğini söyler ve daha sonra da Tanrı'ya yalan söylediğini söyler. Petrus bu pasajda Kutsal Ruh'a yalan söylemenin Tanrı'ya yalan söylemekle eşit olduğunu belirtir. Matta kitabında Kutsal Ruh'un adıyla vaftiz edilmesi emredilir. Efesliler mektubunda Kutsal Ruh'un işlenen günahlardan kederlenebileceği ve kurtuluşun Kutsal Ruh tarafından geldiği bildirilmektedir. 1. Korintliler mektubunda Kutsal Ruh'un ruhsal armağanları dilediğine dilediği şekilde bahşettiği anlatılmaktadır. Bir başka pasajda Kutsal Ruh hakkında Baba Tanrı ve Oğul Tanrı ile birlikte şöyle bahsedilmektedir; Kutsal Ruh'un Tanrılığı'ndan bahseden bir başka pasaj şudur; Teoloji Üç Benlik'te Tek Tanrı Teslis öğretisinde Tanrı üç benliktir ancak tektir, üç benlik tek bir ilahi öze sahiptir. Teslis'in benlikleri yücelikte, ezeli ve ebedi olmada eşittir; her birinin özü, doğası, gücü, eylemi ve iradesi tekdir. Atanasyus İnanç Bildirgesi'nde belirtildiği gibi Baba yaratılmamıştır, Oğul yaratılmamıştır ve Kutsal Ruh yaratılmamıştır ve Üçü de başlangıçsız olarak ebedidir. "Baba, Oğul ve Kutsal Ruh", Tanrı'nın farklı bölümlerinin isimleri değildir, Tanrı'nın tek adıdır çünkü Tanrı'da tek bir varlık olarak üç benlik vardır. Birbirlerinden ayrı olamazlar. Her benliğin benzer doğalara değil aynı öze veya aynı doğaya sahip olduğu anlaşılmaktadır. Onbirinci Toledo Konsili'ne göre (675) "Çünkü, Baba olan Oğul değildir dediğimizde benliklerin farklılığından bahsediyoruz ; ama Baba, Oğul neyse O'dur, Baba olan Oğul'dur. Baba Tanrı ve Oğul Tanrı olan da Kutsal Ruh'tur, işbu ifadede ise açıkça doğadan veya özden bahsediyoruz". Dördüncü Laterano Konsili (1215) şunu ekler: "Bu nedenle Tanrı'da yalnızca tek Üçlü Birlik vardır, bir dörlü birlik değil, çünkü üç benliğin her biri o gerçekliktir (yani töz, öz veya ilahi doğadır) ki tek başına her şeyin yaratıcısıdır onun dışında başka bir yaratıcı bulunamaz. Bu ilahi öz ne doğurur, ne doğmuştur ne de ilerler; Baba doğurur, Oğul doğar ve Kutsal Ruh ilerler. Böylece benlikler arasında bir ayrım olduğu ortaya çıkar ancak bir doğa/öz birliği vardır. Bu nedenle Baba bir benliktir, Oğul başka bir benlik ve Kutsal Ruh başka bir benliktir, bunlar farklı gerçeklikler değildir, aksine Baba olan Oğul ve Kutsal Ruh'tur, onunla tamamen aynıdır; böylece Ortodoks ve Katolik inanışa göre aynı özden olduklarına inanılır." Tek İrade Eski İznik ilahiyatçıları, Kutsal Üçleme'nin yaptığı her şeyin Baba, Oğul ve Kutsal Ruh tarafından tek bir iradeyle birlik içinde gerçekleştirildiğini savundu. Teslis'in üç kişisi her zaman ayrılmaz bir şekilde çalışır çünkü Onların işi her zaman tek Tanrı'nın işidir. Oğul'un iradesi Baba'nınkinden farklı olamaz çünkü o Baba'nındır. Tek varlıkları olduğu gibi tek iradeleri vardır. Aksi halde tek Tanrı olmazlardı. Bu noktada Kayserili Aziz Basil şunları söyledi: Üçlü Birlikçi Vaftiz Formülü Vaftiz genel olarak "Baba, Oğul ve Kutsal Ruh'un adıyla" şeklindeki Teslisçi formül ile birlikte anılır. Teslisçiler bu formülü vaftizin resmi bir başlangıç olduğu Hristiyan inancının iman esası olarak kabul ederler. Aziz Kayserili Basil şöyle demektedir: "İnandığımız iman esaslarına göre vaftiz olmak ve vaftiz olduğumuz iman esaslarına göre yaşamakla yükümlüyüz." Birinci İstanbul Konsili (381) ayrıca şöyle söylemektedir: "Bu, bize Baba, Oğul ve Kutsal Ruh'un adına iman etmeyi öğreten vaftizimizin inancıdır. Bu İnanca göre tek bir Tanrı, tek bir Güç ve tek bir Baba, Oğul ve Kutsal Ruh'un varlığı vardır." Matta 28:19 vaftizin Kilise'nin varlığının ilk yıllarından beri Teslisçi formülle ilişkilendirildiğini belirtmek için kullanılabilir. Yeni Ahit'te bulunan diğer Teslis formülleri arasında 2. Korintliler 13:14, 1. Korintliler 12:4–6, Efesliler 4:4–6, 1. Petrus 1:2 ve Vahiy 1:4–5 yer alır. Gerhard Kittel, Matta 28:19 hakkında yorumunda şunları söylüyor: İlk Hristiyanlar Dönemi [[Dosya:Mestia Museum. Crucifixion. 12th c..jpg|küçükresim|Hristiyanlık insanoğlunun ilk işlediği asli günahtan bu yana günaha meyilli bir doğayla dünyaya geldiğini söylemektedir. (Romalılar 5:12-21) Musa'ya verilen yasa ile günahkar olduğu aşikar olan insanoğlunun (Galatyalılar 3:19) kurtuluş için kendi işleriyle sonsuz ödül olan Tanrı'nın Egemenliği'ni talep etmesi mümkün değildir. Bu yüzden kurtuluş sadece iman ile aklanarak Tanrı'nın lütfu ve merhameti ile gelmektedir. (Efesliler 2:8–9) (Yuhanna 1:16–17) (E. İşleri 15:10–11) (Romalılar 6:14) İsa Mesih'in günahsız olduğu (1 Yuhanna 3:5) halde çarmıhta insanlığın günahlarının kefareti için acı çekip insanoğlunu bağışlaması hakkında Kutsal Kitap şöyle buyurmaktadır; ]] İznik Konsili'nden Önce Üçlü Birlik ya da Teslis kelimesi Yeni Ahit'i oluşturan kitaplarda kelime olarak geçmemesine rağmen Üçlü Birlik doktirini ilk Hristiyanların İsa Mesih ve Baba arasındaki ilişkiyi yazılı kaynaklar ve aktarılan sözlü kaynaklar vasıtasıyla anlamaya çalışmaları ile formülize edildi. İleriki dönemde ortaya konan Teslisçi doktrinin üç benliğine yapılan atıflardan biri I. yüzyılın sonuna doğru Aziz I. Clemens'in dönemin Hristiyan toplumu içindeki bazı yozlaşmış kişileri eleştirdiği mektubunda rastlanır "Hepimiz tek Tanrı'ya, tek İsa'ya ve üzerimize inen tek Kutsal Ruh'a ve İsa Mesih'teki tek çağrıya sahip değil miyiz ?"(1 Clement 46:6). Benzer bir örnek 1. yüzyılda yazılmış olan ve Hristiyanları "Baba, Oğul ve Kutsal Ruh'un adıyla vaftiz edin" şeklinde yönlendiren Didache eserinde de görülmektedir. Antakyalı İgnatius benzer şekilde MS 110 civarında üç benliğe de atıfta bulunur ve "Mesih'e, Baba'ya ve Ruh'a" itaati teşvik eder. Bu ilk kaynakların tümü, Üçlü Birlik'in üç şahsına atıfta bulunsa da, hiçbiri, daha sonraki yüzyıllarda Üçlü Birlikçiler tarafından detaylandırıldığı gibi tam tanrısallığı, eşit statüyü veya paylaşılan özden bahsetmiyordu. 1. yüzyılın sonu ile 3. yüzyılın başı arasında bir zamanda yazılmış olan İşaya'nın Yükselişi, altıncı cennetin sakinlerinin "Baba ve onun Sevgili Mesih'i ve Kutsal Ruh" için övgülerini anlatan anlatısında olduğu gibi "proto-Teslisçi" bir görüşe sahiptir. Şehit Iustinus (MS 100 – 165) da ayrıca şöyle yazmaktadır "Tanrı'nın, Baba'nın, kahinatın efendisi ve kurtarıcımız İsa Mesih'in ve Kutsal Ruh'un adıyla". Şehit Iustinus, daha sonra ilan edilmiş Teslis teolojisinde yaygınlaşacak olan terminolojinin çoğunluğunu ilk kullanan kişidir. Örneğin, Oğul ve Baba'nın aynı "varlık" (ousia) olduğunu ve yine de ayrı yüzler (prosopa) olduklarını, Tertullianus ve ondan sonraki azizlerle birlikte geliştirilen üç benliği (hipostazlar) öngörerek açıklar. Iustinus, Oğul İsa'nın nasıl Baba'dan ayırt edilebildiğini ancak aynı zamanda Baba'dan türediğini, kaynağından yanan bir ateş (Oğul'u temsil eden) ve bir meşale (Baba'yı temsil eden) benzetmesini kullanarak açıklar. Teslis sözcüğünü ilk kez kullanan kişi Antakyalı Teofilos'tur (ö. 181). Bugüne kadar gelmiş ve birkaç kitaptan meydana gelen tek eseri olan Apologia ad Autolycum’da putperest arkadaşına hakkı anlatmaya çalışırken ' kelimesini Baba, Oğul ve Rûh yerine "Tanrı, Kelimesi ve Hikmeti (Eski Yunanca ' ve ')" için kullanmıştır. Batı kilisesinde teslis kelimesi bu yazıdan birkaç on yıl sonra Tertullianus tarafından kullanılmaya başlanmıştır. Bunun için Latincedeki ' (üç) ve ' (birlik) kelimelerinden yeni bir kelime olan 'ı üretmiştir. Hukukçu olan Tertulianus, iş hayatındaki kavramları dine aktararak Roma Hukûku'ndan alınmış ifâdeleri dine almıştır. Baba, Oğul ve Kutsal Ruh için ' (şahıslar - hukuktaki taraf için kullanılmaktadır), üçünün birliği için ' (cevher) kelimeleri gibi. O zaman dînî kavramlara eklenen bu kelimelerle Hristiyan teslîsi ifade edilecek olursa Tanrı cevherde birdir, fakat ', yâni hükmetmede üç şahıs vardır. Bugünkü Avrupâi dillerde ' ile karıştırılmaması için ' yerine Yunancadan alınan ' (gerçek, huy, varlık, kişisel tabiat) kelimesi tercih edilmektedir. Kilise Babalarının Sözlerinde Teslis Hristiyanlar arasında birer direk sayılan havarilerin öğrencileri bazı eğitici yazılar yazmışlar. Onlara “Kilise Babaları” adı verilmiştir. Bazılarının isimleri şunlardır: Klement ve Barnabas (Pavlus’un emektaşları), İgnatius ve Polikarp (Yuhanna’nın öğrencileri). İlk dönemde yaşamış Kilise Babaları Teslis konusunda kendilerini şöyle ifade etmektedirler: Konsil öncesi ortaya çıkan karşıt akımlar Hristiyanlık geniş kitlelere yayıldıkça Tanrı'nın doğası hakkında ana akım inanca ters olarak başka fikirler ortaya çıkmaya başlamıştı. Birinci İznik Konsili'nde hali hazırda var olan ve inanılan Üçlü Birlik inancı resmi şekilde formülize edilerek ortaya çıkan Teslis karşıtı görüşlere karşı savunuldu. İznik Konsili'nden önce ortaya çıkan Teslis karşıtı akımlar şunlardı; Tanrı'nın İsa'nın vaftizi sırasında onu evlat edindiğini ileri süren Adaptonizm İsa'nın tam insan olmadığını insan formunun bir ilizyon olduğunu ileri süren Doketizm Onların tek bir Tanrılık oluşturmak için ekip olarak çalışan özünde farklı 3 tanrı olduğunu öne süren Triteizm Baba, Oğul ve Kutsal Ruh'un üç farklı benlik değil, yalnızca aynı varlık (Tanrı) için farklı isimler olduğunu ve her birinin Tanrı'nın bir tezahürü olduğunu kısaca Tanrı'nın şekil değiştirdiğini öne süren Modalizm Baba Tanrı'nın tamamen Tanrı olan Üçlü Birliğin tek benliği olduğunu ve Oğul ve Kutsal Ruh'un tam olarak Tanrı olmayıp bir başlangıçları olduğunu öne süren Tabiiyetçilik Baba Tanrı'nın tek gerçek Tanrı olduğunu ve Oğul'un bir başlangıcı olup dolayısıyla onun Tanrı olmadığını ve Kutsal Ruh'un bir hipostaz olmadığını öne süren Ariusçuluk Diğerlerine nazaran daha geniş çapta yayılan Ariusçuluk hakkında R.C. Sproul şöyle yazmaktadır; Birinci İznik Konsili (325) [[Dosya:THE FIRST COUNCIL OF NICEA.jpg|küçükresim|Birinci İznik Konsili'ni tasvir eden Doğu Ortodoks ikonası]] 4. yüzyılda ortaya çıkan Ariusçuluk akımı, akımın geleneksel olarak bilinen şekliyle Baba'nın, Oğul İsa'dan önce var olduğu ve Oğul'un, Tanrı olmaktan ziyade "Tanrı'nın Oğlu" olma şerefine nail olmuş sonradan yaratılmış bir varlık olduğu anlayışını iddia ediyordu. Bu iddiaya cevap olarak 325 yılında İznik Simgesi'ni ilan eden Birinci İznik Konsili İsa Mesih'i "Tanrı’dan Tanrı, ışıktan ışık, gerçek Tanrı’dan gelen gerçek Tanrı, yaratılmış değil, doğurulmuş, (Kutsal Ruh ve) Baba’nın aynı öz varlığına sahip olan", "Kutsal Ruh’un kudretiyle vücut bulmuş Bakire Meryem’den doğmuştur." şeklinde tarif etti. ("Söz, insan olup aramızda yaşadı..." Yuhanna 1:14) Tanrı Baba ve Oğul İsa hakkında Baba ve Oğul arasındaki ilişkiyi tanımlamak için konsil homoousia (aynı öz) terimini kullandı. Elli yılı aşkın bir tartışmadan sonra, homoousia ortodoks inancın ayırt edici özelliği olarak kabul edildi ve daha sonra "üç benlik, tek Tanrı" formülüne dönüştürüldü. Birinci İznik Konsili'nin kararı olan İznik Simgesi, Kutsal Ruh hakkında çok az şey söylemiştir. Birinci İznik Konsili'nde (325) tüm dikkatler, Kutsal Ruh hakkında benzer bir açıklama yapılmadan Baba ve Oğul arasındaki ilişkiye odaklandı. Konsilin sözleriyle: Birinci İstanbul Konsili (381) Daha sonra, Birinci İstanbul Konsili'nde (381), Kutsal Ruh'a Baba ve Oğul ile birlikte tapınıldığı ve yüceltildiği ve aynı öze sahip olduğu (συμπροσκυνούμενον καὶ συνδοξαζόμενον) inancı resmi hale getirilip ilan edilerek, İznik-İstanbul Simgesi olarak bilinen İznik Simgesi'nin (İznik İnanç Bildirgesi) kapsamı genişletilecektir. Kutsal Ruh'un tanrısallığı ve doğası doktrini, yaşamının son yıllarında Atanasius tarafından geliştirildi. İznik doktirinini savundu ve geliştirdi yani öğretiyi yeni inananların anlayabilmesi için kelimelere döktü. 4. yüzyılın sonunda, Kayserili Basil, Nissalı Gregor ve Nenizili Gregorios'un (Kapadokyalı Babalar) önderliğinde, doktrin büyük ölçüde şimdiki biçimine ulaşmıştır. Athanasios Athanasios İnanç Bildirgesi adını M.S. 300’lerde yaşamış olan kilise babası Athanasios’tan (295-373) almıştır. 4. yüzyılda yazılmış "Athanasios İnanç Bildirgesi"nde Teslis şu şekilde açıklanmaktadır : Orta Çağ 6. yüzyılın sonunda bazı Latin dilli kiliseler Ortodoks mezhebinden farklı olarak Kutsal Ruh'un sadece Baba'dan değil Baba ve Oğuldan geldiğini yorumladılar (Filioque). Bu yorum İznik veya İstanbul ekümenik konsillerinde geçmiyordu. 1014 yılında Roma'nın litürjik uygulamasına dahil edildi. Filioque sonunda 1054'te Doğu ve Batı kiliselerinin ayrılması ve tekrarlanan birleşme girişimlerinin başarısızlıklarının ana nedenlerinden biri haline geldi. Nenizili Gregorios Teslis hakkında şöyle demektedir: “Birini düşünür düşünmez, Üçünün görkemi çevremi sarar; düşüncelerim Üçünü ayırt eder etmez, yine Birine geri döner. Üçünden herhangi Birini düşündüğüm zaman Onu Üçün tamamı olarak düşünüyorum ve gözlerim doluyor ve düşündüklerimin büyüklüğü beni alıp götürüyor. Diğerlerine daha büyük bir büyüklük atfetmek için o Birin büyüklüğünü kavrayamam. Üçünü birlikte düşünürken, sadece bir meşale görüyorum ve bölünmez ışığı bölemiyor veya ölçemiyorum." Teslis'i reddeden Hristiyan inançlar Tarihte Kitab-ı Mukaddes'i kabul eden cemaatlerin çoğu teslis öğretisine uymuşlardır. Hem Batılı (Katolik ve Protestanlar), hem de Doğulu (Ortodoks, Monofizit ve Nasturî) kiliselerin hepsi, M.S. 4. yüzyılın sonundan itibaren teslisi savunmuşlardır. Hristiyanlık içinde de teslis inancını reddeden ve İsa'nın hem tanrısal, hem de insânî doğasına karşı çıkan akımlar tarih boyunca ortaya çıkmıştır. Bu akımları ortaya çıkaran önemli felsefî akım Kuzey İtalya'dan gelen aydın dönem Hümanizm'idir. Teslisi reddedenler arasında tarihsel ve modern akımlar veya gruplar vardır. Tarihsel akımlar ve gruplar: Ebiyonitler Ariusçuluk Tabiiyetçilik Sabelliyanizm Monarşianizm Katharizm Polonyalı Kardeşler Modern akımlar ve gruplar: Hristiyan deizmi Mormonluk Mesih'te Kardeşler Yehova'nın Şahitleri Hristiyan Bilim Üniteryenizm Gerçek İsa Kilisesi Ayrıca teslisi kabul eden dinî cemaatlerde bu doktrine karşı tek tük de olsa bu cemaatlerin din adamlarınca Kitab-ı Mukaddes'le bağdaşmadığı görüşleri ileri sürülmüş ve sürülmektedir. Meselâ Alexander Hislop, Adolph Ernst Knoch veya Karl-Heinz Ohlig gibi. Tasvir Ortodoks Kilisesinde, Baba ve Kutsal Ruh’u resmetmek caiz değildir, çünkü Kutsal Kitap pek çok ayette gözle görülemeyen Uluhiyet’in tasvirini yasaklar. Ortodoks Kilisesine göre, Kelam’ın (İsa Mesih) vücut bulması, sadece Oğul’un tasvir edilmesine izin verir, o da sadece insan tabiatıyla. Zamanla, son Bizans döneminden itibaren, ezeli Baba’nın, artık resmedilmesi gerektiği görüşü desteklenmeye başlandı çünkü Baba, Peygamber Daniel Kitabında 7:9, “Eskiden beri var olan (günleri kadim olan) yüceler yücesi” olarak belirmişti. Kutsal Ruh’un bir güvercin olarak tasvir edilmesine yalnızca, Kutsal Ruh’un “güvercin biçimince” göründüğü “Epifani” (Teofani) ikonasında izin verilir. (Luka 3:21-22) Ayrıca, Pentekost günü ateşten imiş gibi bölünen diller gelip Elçilerin başlarında durduğunda inen Kutsal Ruh’un tasvirinde izin verilir (Elçilerin işleri 2,3). Ortodoks Kilisesi’nde, Kutsal Teslis’in üç tasviri vardır (Baba, Oğul, Kutsal Ruh): Biri “Kutsal Teslis” ya da “İbrahim’in misafirperverliği” adını taşıyan üç Meleğin tasviridir. Kutsal Teslis’in bu tasviri, geleneksel olan ve genel olarak daha çok kabul görendir. İkinci tasvir ise, Kutsal Teslis’in üç ilahi varlığının, yani beyaz saçlı ve sakallı bir yaşlı adam olarak Baba’nın, O’nun sağında oturan Oğul’un ve ikisinin arasında güvercin biçiminde uçan Kutsal Ruh’un ikonasıdır. Kutsal Teslis’in bu tasvirini içeren ikonalar, Batı teolojinin (Katolik) etkisi yüzünden, Bizans sonrası zamanlarda görülür. Üçüncü olarak, Kutsal Teslis’in tasvirinin belki de en temsili olanı, Kutsal Teslis’nin tamamının resmedildiği Rab’bin vaftizinin tasviridir. Resim galerisi Ayrıca bakınız Hamsin Yortusu Hipostaz Aziz Patrik Hak-Muhammed-Ali Notlar Kaynakça Kategori:Hristiyan terminolojisi Kategori:Hristiyan ilahiyatı
 

Tema özelleştirme sistemi

Bu menüden forum temasının bazı alanlarını kendinize özel olarak düzenleye bilirsiniz.

Zevkine göre renk kombinasyonunu belirle

Tam ekran yada dar ekran

Temanızın gövde büyüklüğünü sevkiniz, ihtiyacınıza göre dar yada geniş olarak kulana bilirsiniz.

Izgara yada normal mod

Temanızda forum listeleme yapısını ızgara yapısında yada normal yapıda listemek için kullanabilirsiniz.

Forum arkaplan resimleri

Forum arkaplanlarına eklenmiş olan resimlerinin kontrolü senin elinde, resimleri aç/kapat

Sidebar blogunu kapat/aç

Forumun kalabalığında kurtulmak için sidebar (kenar çubuğunu) açıp/kapatarak gereksiz kalabalıklardan kurtula bilirsiniz.

Yapışkan sidebar kapat/aç

Yapışkan sidebar ile sidebar alanını daha hızlı ve verimli kullanabilirsiniz.

Radius aç/kapat

Blok köşelerinde bulunan kıvrımları kapat/aç bu şekilde tarzını yansıt.

Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Geri