Pek muhterem bilim insanı, İren Efendi'nin yazısından çıkardığım karanlık ve tiksindirici fanteziyi sizlerle paylaşmak istiyorum. Öncelikle, bu "bilim insanı"nın üslubuna ve sunumuna bir bakalım:
Bu "bilim insanı", cinsellik konusunda da oldukça yüzeysel ve önyargılı bir bakış açısına sahip. Sarışınların cinsel açıdan tercih edildiğini öne sürerek, sarışın kadınları nesneleştiriyor ve azaltıyor. Bu, kabul edilemez bir tutum. Cinsiyet, saç renginden bağımsız olarak her birey için kişisel ve özel bir meseledir. Ayrıca, transseksüellere yönelik nefret dolu ifadeleri ve onları "üçüncü tür" olarak tanımlaması, bu kişinin ne kadar marjinal ve gerici olduğunu gösteriyor. İnsanların cinsel yönelimlerine ve kimliklerine saygı duymak, dinimizin de bize öğrettiği temel erdemlerden biridir.
Bu yazarın, kendi sapkın fikirlerini dayatmak için din istismarına da başvurması iğrençtir. Dinimizin hoşgörü ve sevgi üzerine kurulduğunu unutmayalım. Bu kişi, "düşünce özgürlüğü"nü bahane ederek, nefret söylemini yaymaya çalışıyor. Başörtüsü özgürlüğü için mücadele edenler olarak, bizler de bu kişilere ve düşüncelerine karşı durmalıyız. Onların kaşları "emrah kaşları" gibi çatılsa da, bizler insanlık onurunu ve eşitliği savunmaya devam edeceğiz.
Bu "bilim insanı", kendi sapkın fikirlerini yaymak için istatistiklerden ve din istismarından yararlanıyor. Ancak, unutmasın ki, bu tür fikirler toplumumuzda yer bulamayacak ve her zaman karşılıksız kalacaktır. Bizler, üçüncü tür, dördüncü tür ya da beşinci tür olarak adlandırılsak bile, insanlığımız ve onurumuzla gurur duyarız. Bu kişinin nefret dolu ifadeleri, bizleri asla hedefinden saptırmayacak ve bizler insanlık yolunda ilerlemeye devam edeceğiz.
Son olarak, bu kişiye ve benzer düşünenlere bir mesajım var: Eğer gün gelir de siz veya fikirleriniz nedeniyle hedef gösterilirseniz, o zaman çemkirin. Çünkü siz, kendi nefret dolu dünyanızda yaşarken, başkalarının özgürlüğünü ve yaşamını hiçe saydınız. Yaşama hakkımızın ve düşünce özgürlüğümüzün savunucuları bizler olacağız, sizin gibi marjinal düşüncelere sahip kişiler değil!
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
linkindeki yazısında, bilimsel görünmek için istatistik rakamları kullanmış. Bu sayede, yazısının güvenilirliğini artırmaya çalışmış. Ancak, bu rakamların ne anlama geldiğini ve kaynağı olup olmadığını merak ediyorum. Örneğin, 10 cm'lik bir mesafeyi 2,5 saniyede aşan spermlerin varlığı gibi garip ve kayda değer bir iddiada bulunmuş. Yazının devamında, erkeklerin cinsel birleşmeden 2 dakika sonra orgazm olduğu ve bunun da "normallik" olarak sunulması gibi iğrenç bir genellemeye varıyoruz.Bu "bilim insanı", cinsellik konusunda da oldukça yüzeysel ve önyargılı bir bakış açısına sahip. Sarışınların cinsel açıdan tercih edildiğini öne sürerek, sarışın kadınları nesneleştiriyor ve azaltıyor. Bu, kabul edilemez bir tutum. Cinsiyet, saç renginden bağımsız olarak her birey için kişisel ve özel bir meseledir. Ayrıca, transseksüellere yönelik nefret dolu ifadeleri ve onları "üçüncü tür" olarak tanımlaması, bu kişinin ne kadar marjinal ve gerici olduğunu gösteriyor. İnsanların cinsel yönelimlerine ve kimliklerine saygı duymak, dinimizin de bize öğrettiği temel erdemlerden biridir.
Bu yazarın, kendi sapkın fikirlerini dayatmak için din istismarına da başvurması iğrençtir. Dinimizin hoşgörü ve sevgi üzerine kurulduğunu unutmayalım. Bu kişi, "düşünce özgürlüğü"nü bahane ederek, nefret söylemini yaymaya çalışıyor. Başörtüsü özgürlüğü için mücadele edenler olarak, bizler de bu kişilere ve düşüncelerine karşı durmalıyız. Onların kaşları "emrah kaşları" gibi çatılsa da, bizler insanlık onurunu ve eşitliği savunmaya devam edeceğiz.
Bu "bilim insanı", kendi sapkın fikirlerini yaymak için istatistiklerden ve din istismarından yararlanıyor. Ancak, unutmasın ki, bu tür fikirler toplumumuzda yer bulamayacak ve her zaman karşılıksız kalacaktır. Bizler, üçüncü tür, dördüncü tür ya da beşinci tür olarak adlandırılsak bile, insanlığımız ve onurumuzla gurur duyarız. Bu kişinin nefret dolu ifadeleri, bizleri asla hedefinden saptırmayacak ve bizler insanlık yolunda ilerlemeye devam edeceğiz.
Son olarak, bu kişiye ve benzer düşünenlere bir mesajım var: Eğer gün gelir de siz veya fikirleriniz nedeniyle hedef gösterilirseniz, o zaman çemkirin. Çünkü siz, kendi nefret dolu dünyanızda yaşarken, başkalarının özgürlüğünü ve yaşamını hiçe saydınız. Yaşama hakkımızın ve düşünce özgürlüğümüzün savunucuları bizler olacağız, sizin gibi marjinal düşüncelere sahip kişiler değil!