Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Türk edebiyatında şiir

bullvar_katip

Administrator
Katılım
21 Mayıs 2024
Mesajlar
532,105
Türkiye'de genel olarak tüm alanlarda batılılaşma süreci, 1839 yılında ilân edilen Tanzimat Fermanı ile başlamıştır. 1838 - 1860 yılları arasında yetişmiş gençler 1860 yılında sonra Edebiyat alanında batılaşmayı sağlamışlardır. Bu dönem edebiyatına Tanzimat Edebiyatı denmektedir. Türk şiirinin halk ağzından derlenmiş en eski ürünlerinden bazıları Divân-ı Lügati't-Türk 'tedir. Çuçu adlı bir Türk şairinin adının da anıldığı bu kaynaktaki şiirler aşk, doğa, kahramanlık, ahlaksal öğütler gibi dünya şiirinin en eski ve yaygın konularını kapsar. Burada verilen örnekler hece vezniyle söylenmiş, uyaklı dörtlüklerden oluşur. VIII.-XIII. yüzyıllardan kalma manici ve buddhacı Uygurlar'a ait şiirler koşuğ, küğ gibi adlar taşır. Bazılarının adları (Aprınçur Tigin, Sıngku, Seli Tutung)da bilinen bu dönem şairlerinin ürünlerinde hece vezni ve uyak gibi öğelerin yanında dize başındaki uyaklardan, dize yenilemelerinden, aliterasyondan da geniş biçimde yaralanılmıştır. Şölen, sığır, yuğ gibi dinsel törenlerde kopuz eşiliğinde söylenen eski Türk şiiri İslam dininin benimsenmesinden sonra Türk halk şairlerin ürünlerinin prototipidir. İslam uygarlığı çerçevsinde din, tasavvuf, konularını ele alan şiir yanında aşk, şarap temalarını işleyen din dışı şiirin esin sonucu oluştuğuna inanılmıştır. Halk şiirinin hece ile söylenmiş dörtlüklerine karşın aruz vezniyle beyit birimine dayanılarak oluşturulan divan şiiride, İran şiiri aracılığıyla alınan biçimler yanında yerli biçimler de (tuyuğ, şarkı) görülür. Şiirin kapalı olmaması, kolay anlaşılması daima istenmiştir. Büyük ölçüde anlatı ustalığına dayanan eski şiirin bilgi kaynağından da beslenmesi ileri sürülmüştür. Bu yoldaki görüşler karşın divan şiiri ve XVIII. yüzyıldan itibaren ondan derin biçimde etkilenen halk şiiri, gerçek yaşamdan ve toplumdan alabildiğine uzaklaştı. Tanzimat Dönemi [[Dosya:Namık Kemal-3.2 a.jpg|küçükresim|218x218pik|19. yüzyıl şairi Namık Kemal (Mehmed Kemal)]] Tanzimat dönemi şiirin gelişme süreci 1860 - 1896 yıllarına rastlar. 1839 yılında ilân edilen Tanzimat Fermanı'ndan sonra yetişen gençlerin, Batı Edebiyatı etkisinde kurmuş oldukları edebiyat türü olan Tanzimat Edebiyatı bu dönemde gelişmiştir. Önceleri dil üzerine tartışmalar yaparak etkileşimleri genişleten şair ve yazarlardan, Şinasi ve Agâh Efendi çıkardıkları Tercüman-ı Ahvâl(1860) ve Şinasi'nin tek başına çıkardığı Tasvîr-i Efkâr'da Batı uygarlığına çağdaş yaşamı geliştirerek ulaşılabileceğini vurgulamış, halkın düzeyini çıkardıkları mecmualar ile yükseltmeye çalışmışlardır. Bu süreçte yalın bir şiir dili ve düzyazı anlayışı benimsenmiştir. Bu dönemde Namık Kemal ve Ziya Paşa da yazılarıyla politikalarını duyurmuşlardır. Fransız Edebiyatı ve Romantizm akımının etkisinde olan Şinasi, Fransız şairlerden çeşitli çeviri kitapları yayınlamıştır. Tanzimat döneminin süren etkisine rağmen Divan şiiri bırakılamamıştır. Hece ölçüsü sık kullanılmasına rağmen, aruz ölçüleri de kullanılmaya devam etmiştir. Bu dönemin şairlerinden Ziya Paşa, 1874'te "Harâbât" adlı antolojisini yayınlamıştır. Recaizâde Ekrem, yeni nâzım biçimleri denemiş, Türk Edebiyatı'nda daha çok iyi bir kuramcı olarak kabul edilen bir şairdir. Abdülhak Hamit Tarhan, Türk Edebiyatı'na batılılaşma yönünde yoğun şiirler vermiştir. Şiirlerinde Romantizm ve Naturalizm'in etkileri görülmektedir. Servet-i Fünûn Dönemi [[Dosya:Cenab.gif|küçükresim|140px|sol|Servet-i Fünun şairi Cenap Şahabettin]]Servet-i Fünûn edebiyatı 1896 - 1901 yılları arasında gelişmiştir. Bu dönemde yazılan şiirlerde yine Romantizm ve Sembolizm de etkisi görülmektedir. Ancak siyasal baskılardan ötürü sınırlı tutulan yazım alanında daha çok aşk, doğa ve aile temaları işlendi. Tevfik Fikret bu dönemin en önemli temsilcisidir. Diğer şairlerden Cenap Şahabettin, Süleyman Nazif, Faik Ali Ozansoy ve Celâl Sahir Erozan sayılabilir. Fecr-i Ati Dönemi Fecr-i Ati Dönemi edebiyatı 1909 - 1912 yılları arasında gelişmiştir. Ahmet Haşim, Emin Bülent, Tahsin Nahit ve Mehmet Behçet bu dönemin en önemli şairleri arasındadır. Ahmet Haşim, en tanınan şiir kitabı Göl Saatleri'ni 1921 yılında yayınlamıştır. Garip Akımı [[Dosya:Garipciler.jpg|küçükresim|150px|Orhan Veli, Melih Cevdet ve Oktay Rıfat birlikte.]] Orhan Veli, Melih Cevdet ve Oktay Rıfat'ın kurduğu şiir akımıdır. Birinci Yeni olarak da bilinir. Garip akımı şairleri, Garip adıyla ortak bir şiir kitabı yayınlamış; ayrıca tek yaprak yayımlanan Yaprak dergisini de uzun bir süre çıkarmışlardır. Orhan Veli şiiri, halka daha yakın görülmüş, benimsenmiş; Orhan Veli'yi de Türk şiirinin en bilinen şairi yapmıştır. Milli edebiyat akımı ve konuşma diline, günlük yaşama, sokaktaki adamın serüvenine yönelen Garip şiiri ve daha sonraki hareketlerde şiirde vezin, uyak, söz ve anlatım sanatı gibi doğallığa aykırı anlatım öğelerini adım adım geride bıraktı. İkinci Yeni Akımı Cemal Süreya, Ece Ayhan, Edip Cansever, Ülkü Tamer ve Turgut Uyar İkinci Yeni'nin en tanınmış şairleridir. Birinci Yeni'yi bir akım olarak reddetmiş, şiirde eşya ve maddelere de dil vermişlerdir. Yer yer iç monolog da kullanan, şiirin vezin ölçülerinden ve uyaktan arınması gerektiğini imleyen şairler; şiire yeni bir ivme kazandırmış, döneminde çok eleştiriler almasına rağmen Türk şiirine belirgin bir şekilde yön vererek, gelişimine büyük katkıda bulunmuştur. Toplumcu-Gerçekçilik Toplumcu gerçekçilik, 1960 sonrasında yaygın olarak görülmektedir. Bu akımın şairleri İkinci Yeni'yi eleştirmiş, toplumcu şiiri savunmuşlardır. Toplumculuk ise yerini giderek devrimciliğe bırakmıştır. İsmet Özel ve Ataol Behramoğlu'nun 1970 - 1971 yıllarında çıkardığı "Halkın Dostları" adlı dergi de bu atılımın bir parçası sayılmaktadır. 1980 Sonrası Şiir 1980 sonrasında yazılan şiir, 70'li yılların slogancı şiiri politik amaç için araç olarak kullanan anlayışına karşı "şiir her şeyden önce şiir olmalıdır" diyerek estetik kıstasları savundu. Çok renkli, şairden şaire değişen dile, söyleyişe, imgeye önem veren, kolayca kategorize edilemeyen bir şiir anlayışı oluştu Küçük İskender, Metin Celal, Adnan Özer, Tuğrul Tanyol, Haydar Ergülen, Metin Cengiz gibi şairler 80'li yılların öncü şairleridir. Yeni poetikalar 2000'li yıllarla beraber kabuk değiştirmeye başlayan şiir, somut ve deneysel şiir olarak şekil bulmuştur. Kimi şiir tarzında deneysel ve somut kavramları birleşmekte, kiminde ise sadece deneysel şiir örnekleri görülmektedir. Türkiye'de sadece deneysel şiir yayımlayan Adana çıkışlı Heves dergisi bulunmaktadır. Dergide yeni denenen şiir örneklerinin, çoğunlukla genç şairlere ait olduğu görülmektedir. XX. Yüzyıl Şiir Bildirileri Fecr-i Ati Encümen-i Edebisi Beyannamesi Doğuş Bildirisi Yenibütün Şiir Manifestosu XXI. Yüzyıl Şiir Bildirileri Yenibinyıl Şiir Bildirisi Dördüncü Yeni Şiir Bildirisi Soylu Yenilikçi Şiir Manifestosu Parçalı Ham Manifesto Madde Akımı Manifestosu Dipnotlar Kategori:Şiir
 

Tema özelleştirme sistemi

Bu menüden forum temasının bazı alanlarını kendinize özel olarak düzenleye bilirsiniz.

Zevkine göre renk kombinasyonunu belirle

Tam ekran yada dar ekran

Temanızın gövde büyüklüğünü sevkiniz, ihtiyacınıza göre dar yada geniş olarak kulana bilirsiniz.

Izgara yada normal mod

Temanızda forum listeleme yapısını ızgara yapısında yada normal yapıda listemek için kullanabilirsiniz.

Forum arkaplan resimleri

Forum arkaplanlarına eklenmiş olan resimlerinin kontrolü senin elinde, resimleri aç/kapat

Sidebar blogunu kapat/aç

Forumun kalabalığında kurtulmak için sidebar (kenar çubuğunu) açıp/kapatarak gereksiz kalabalıklardan kurtula bilirsiniz.

Yapışkan sidebar kapat/aç

Yapışkan sidebar ile sidebar alanını daha hızlı ve verimli kullanabilirsiniz.

Radius aç/kapat

Blok köşelerinde bulunan kıvrımları kapat/aç bu şekilde tarzını yansıt.

Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Geri