Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Türklerin genetik tarihi

bullvar_katip

Administrator
Katılım
21 Mayıs 2024
Mesajlar
532,105
Türklerin genetik tarihi, tarihi gelişmeler doğrultusunda Orta Asya'ya dayandığı kabul edilen gen havuzu geçmişi. Çalışmalar Türkiye Türklerinin Anadoluya göç etmeye başlamasından önceki yurdu olan Orta Asya'daki Türklerle genetik yakınlığı mı olduğunu yoksa Selçuklu ve Osmanlı zamanlarında asimile edilmiş yerliler mi olduğunu belirleme amacı taşır. İstanbul Teknik Üniversitesi öğretim üyesi ve antropolog Timuçin Binder; genetik araştırmaların Türkiye'de yaşayan insanların büyük bölümünün 40 bin yıl önce de bu topraklarda yaşamış olduğunu kanıtladığını belirtmiş, Orta Asya'dan Anadolu coğrafyasına gelen nüfusun aslında az olduğunu, Türklüğün ırka bağlı olmayıp bir kültürel kimlik olduğu görüşünü savunmuştur. Binder, araştırmaların Anadolu Türklerinin genetik olarak Asya'daki Türkî halklardan çok Balkanlar ve Ortadoğu'daki uluslara daha yakın olduğunu gösterdiğini söylemiştir. Amerikalı tarih profesörü Justin McCarthy, Türklerin çok farklı bölgelerden geldiklerini ve tıpkı Amerikalılar gibi köklerinin değişik yerlere dayanmasına rağmen Türk kimliği altında birleştiklerini söylemiştir. Amerikalı Mezar DNA-Gen araştırmacısı Nancy Touchette, Moğolistan'da 2000 yıllık mezarlarda yaptığı araştırmalar sonucu Türkiye Türklerinde Hun DNA-Gen yapıları ile aynı yapılar bulmuştur. Science Direct'in yayınladığı yazıda ise Hunlar ile Türkler arasında genetik paylaşım olduğu görülmüştür. Türk göçü sonrasında Anadolu'da Hint-Avrupa dilleri yerine Türk dilleri konuşulmaya başlandı. Bilim insanları, dilde bu değişime geçmiş nüfusların genetik bir değişimiyle eşlik edilip edilmediği üzerine uzun süre tartıştı. Orta Asya kaynaklarının üzerindeki aşırı vurguya rağmen, Anadolu Türklerinin bölgeye özgü bir şekilde ezici çoğunlukta oldukları kararına varılmıştır. Anadolu ve Ortaçağ Türk göçü Anadolu, bilinen insanlık tarihi boyunca birçok halk ve onların kültürleri için etkileşimin önemli bir merkezi olmuştur. Bu dinamik ırkın pek çok farklı kültürünü ve önemli bir heterojenitesini de teşkil etmektedir. Anadolu'daki Türkî konuşan grupların göçleri, Altay dilleri ve Hint-Avrupa dilleri arasındaki dil engelinde çarpıcı bir değişikliktir. Bu dil değişikliğinin tabiatı hayli bilimsel tartışmaya konu olmuştur. Bazı Türk bilim insanları çoğunlukla politik önyargılarla birlikte bu geçişin, Anadolu'daki yerel nüfusların Türkî konuşma gruplarıyla neredeyse tamamlanmış bir ikâmesi sayesinde meydana geldiğini iddia ettiler. Türkleri de içeren diğer bilim insanları, genetik veriye dayalı olarak geçişin, bir Türkleştirme modeli önerisi, seçkin egemenlik yani önemli olmayan genetik desteği aracılığıyla meydana geldiğini iddia ettiler. Bu modeller, her halükârda, tarihi sebepler dışında, çağdaş Türk nüfusunun basit ve yaygın anketleriyle test edilir. Bundan dolayı son bin yıldır Anadolu'yu şekillendiren Türkî diller konuşan gruplarının karışık kültürel ve demografik dinamiğini anlamak zordur. Anadolu bölgesi çok eski nüfus göçleri ve ilerleyişleriyle alakalı olarak son derece önemli bir bölgedir. İlkçağ boyunca Anadolu sayısız yerli halkın geniş bir yelpazede beşiğiydi: Asurlular, Hititler, Helenler, Frigler, Traklar, Medler ve diğerleri. Roma Dönemi'nden sonra, Moğol istilâsından önce, tahmini olarak Anadolu nüfusu 12 milyonun üzerindeydi. Oğuz Türkleri, Anadolu'ya taşınan asıl Türkî halktılar. Birçok Türk, 1071'deki Malazgirt Savaşı'nda Selçuklu Hanedanının Bizanslılar karşısındaki zaferinden sonra göçlere başladılar. Malazgirt Savaşı'ndan sonraki yüzyıllarda yerli nüfuslar artmakta olan Türk nüfusu benimsemeye başladılar. 1 milyon civarında Türkî göçmen 12. ve 13. yüzyıllarda Anadolu'ya yerleşti. Bu Türkî grubun öncü göçünü, sonraki yüzyıllarda İran, Kırım ve Türkistan'dan gelen Türk göçmenlerin zincirleme bir akışı takip etti. Özellikle Osmanlıların, 1402 yılında Timur'un kuvvetlerine karşı yaptıkları Ankara Savaşı sonrasında birçok Türkmen kabilesi (1071) Malazgirt'ten beri belki de ikinci en önemli göç dalgası olarak İran ve Horasan'dan Anadolu'nun içine aktı. Anadolu Türklerinin Orta Asya Türkleri ile genetik benzerlikleri küçükresim|Segment HVS I mtDNA dizilişleri bakımından Anadolu Türklerinin, Orta Asya Türkleri ve Avrupa Halklarıyla Yakınlık-Uzaklık İlişkisiSon zamanlarda yapılan araştırmalara göre, Anadolu Türklerinin Orta Asya’daki Türk halkları ile genetik yönden benzerlik gösterdiği görülmektedir. Orta Asya Türk halklarının Y-Haplogroup DNA’sında sıklıkla bulunan R1a, R1b ve J kromozomları benzer oranlarda Anadolu Türklerindeki oranlarla örtüşmektedir. Nitekim Yao ve arkadaşları tarafından İpek Yolunda yapılan bir başka araştırmada Avrasya'ya özgü kabul edilen haplogroup sıklıklarının en çok Uygurlarda (%42.6), Özbeklerde (%41.4), Kazaklarda (%30.2) ve az miktarda da Moğollar (%14.3) ile Huilerde (%6.7) bulunduğu belirtilmiştir. Bu araştırmalar, Türklerin Anadolu'ya gelmeden önce de genetik yönden zengin olduklarını ve bu bağlamda Anadolu gen havuzuna katkıda bulunduklarını göstermektedir. Urumçi’de yaşayan Uygur Türkleri üzerinde yapılan başka bir araştırmada Kafkaslar'da, Orta Doğu'da ve Avrupa'da sık görülen genler ölçülmüş ve Uygur Türklerinin %25.8 J, %22.6 R1a ve %19.4 R1b Y-DNA haplogroup oranlarına sahip olduğu görülmüş; benzer şekilde Anadolu Türklerinin ise bu Y-DNA genlerine %24 J, %7.5 R1a ve %16 R1b oranlarında sahip olduğu başka bir araştırmada belirtilmiştir. Her iki bulgu karşılaştırıldığında Türkler’in henüz Anadolu’ya gelmeden önce R1a, R1b ve J gibi Orta Asya Türk topluluklarında görülen Y-DNA kromozomlarına sahip oldukları tahmin edilmektedir. 2010 yılında, Kim ve arkadaşları tarafından Moğolistan'ın doğusunda yürütülen arkeolojik bir çalışmada, yaklaşık 2000 yıl öncesine ait Asya Hunlarının mezarlarına rastlanmıştır. Hunların seçkin sınıfına özgü olduğu belirtilen üç iskeletin de Y-DNA genetik testleri yapılarak, Hint-Avrupalı sayılan paternal R1a Y-kromozomunun yüksek oranda bulunduğu belirtildi. Bu bulguların, paternal R1a Y-kromozomunun Volga bozkırlarından yayıldığına kanıt olabileceği ve bu bağlamda Kurgan hipotezini destekleyeceği belirtilmektedir. Türklerin öncüsü sayılan Asya Hunlarının 2000 yıl önce bu gene sahip oldukları bu araştırmayla kesinleşmiştir. Mergen ve arkadaşları tarafından yapılan genetik bir araştırmada, Anadolu'nun farklı bölgelerinden rastgele 75 birey seçilmiş, Genomik DNA D-loop bölgelerinin dizilimleri analiz edilerek Anadolu halkının, Orta Asya Türk toplulukları (Kazak, Uygur ve Kırgız) ve Avrupa toplulukları (İngiliz, Alman, Fransız, Yunan, Bulgar, Fin) ile karşılaştırması yapılmıştır. Segment HVS I mtDNA dizilişleri temel alınarak yapılan karşılaştırmada Anadolu nüfusunun, Avrupa halklarına oranla en çok Orta Asya Türk topluluklarına ve İngilizlere benzediği ortaya çıkarılmıştır. Bu araştırma sonucunda Anadolu Türklerinin, mtDNA genetik yapısı bakımından Orta Asya Türk topluluklarına daha çok benzediği belirlenmiştir. "Seçkin egemenlik dilini değiştirme" kuramı denemesi (Farklı teoriler) Türk halkının DNA'sı üzerindeki veriler, bir topluluğun Anadolu'dan geçerek Avrupa'ya ilerlediği, buna bağlı olarak Orta Doğu'da ortaya çıktığı izlemini uyandırmaktadır. Bu ilerlemenin tahminî süresi anatomik olarak modern insanların Avrupa'ya gelişine, kabaca 50.000 yıl öncesine karşılık gelir. Bazı araştırmacılara göre Anadoluluların, eski Asyalı Türkler tarafından kültürel ve dilsel istilaya uğramalarına rağmen, zayıf bir şekilde genetiksel olarak bağlı olduklarını gösteren diğer doğu Akdenizliler'den önemli ölçüde farkları bulunmamaktadır. Bu kişilerin yaptığı son genetik araştırmalar, Türklerin Anadolu kökenlerinin ve Türkler ile Asyalı ırklar arasındaki genetik akışın sınırda olabileceği yöre sakinini ima ettiğini öne sürmektedirler. Öte yandan, bazı araştırmacılar Türk genetik faktörlerinde derin bir Orta Asya katkısını buldular. Bu çalışmalara göre Anadolu Türk istilasının tarihsel ve kültürel sonuçları çok derindi, ancak Türk halkın modern Türk nüfusuna karşı desteği daha az önemli görülmektedir. Orta Asya Türk halklarının Anadolu'ya gelişi ile ilişkilendirilmiş gen akışı oranının çeşitli tahminleri bulunmaktadır. Türkiye'de yapılan Y kromozomları incelemesine dayanan bir çalışma üzerinde, Orta Asyalıların %30 genetik katkı yaptıkları öne sürmülüştür. Di Benedetto tarafından yapılan "DNA Diversity and Population Admixture in Anatolia" (Anadolu'da DNA Çeşitliliği ve Nüfus Karışımı) başlıklı bu çalışmada, Seçkin Kültürel Egemenliğin olmadığı ama uzun vadede sabit bir genetik katkının olduğu açıkça görülür. Son göçebe dalgasının yerleşik nüfusun bütün dilini değiştirebilmesi mantıksızdır. Ayrıca din değiştirme de ortaya çıktı ve bunu başarmanın en başarılı yolu Di Benedetto ve diğerleri tarafından desteklenen yerel nüfus ile sıkça kaynaşmaktı. Raporun neticesinde Di Benedetto ve diğerleri, seçkin egemenlik teorisi yetersiz olduğu için uzun vadede sabit bir genetik katkı olduğunu belirtmektedir. Alternatif ise Orta Asya'dan gelen alellerin devamlı bir girdisi olmasıdır. Araştırmıyla desteklenen 'sürekli katkı' teorisi, bu yüzden uzun bir dönem boyunca sabit bir katkı olduğunu gösteriyor. Orta Asya ve Ural bağlantısı Orta Asya'dan Anadolu'ya doğru gen akışının ne ölçüde olduğu sorusu, 11. yüzyılda Oğuz Türkleri'nin istilasının hangi rolü oynayarak gen havuzuna katkıda bulunduğu birtakım çalışmaların konusu olmuştur. Öyle bir etkendir ki farklı göçmen olaylarının etkileri arasında ayırt edici problemdir, güvenilir sonuçlar almayı zorlaştırmaktadır. Son genetik araştırmalar, Türkî halkların Orta Asya'dan çıktığını ve bu nedenle Hiung-nu ile ilişkili olabileceğini gösteriyor. Hiung-nu düzenlerinin çoğunluğu (%89'u) Asyalı haplogruplara ait ve yaklaşık %11'i Avrupalı haplogruplara mensup olarak sınıflandırılabiliyor. Bu bulgu Asyalı ve Avrupalı nüfuslar arasındaki ilişkilerin Hiung-nu kültürüne göre ön planda olduğunu gösteriyor ve yaklaşık olarak M.Ö. 3. yüzyıl İskit-Sibiryalı nüfustan iki örnek raporlanmış sonuçları doğruluyor. Çalışmaya göre Türk Anadolulu kabilelerin Moğolistan'daki mezarları, modern Anadolulu Türklerden itibaren Hiung-nu döneminde bulunmuş kalıntılarla bazı ortak genetik belirteçlere sahip gibi görünmekte. Hiung-nu döneminde Moğolistan'ın kuzey bölgesinde ortaya çıkan bazı ataları olabilir. Üstelik, bu baba tarafındaki akrabalar tarafından paylaşılan ntDNA bölümü, bu antik örneklerin olası Türk kökeni öneren Türk efratında bulundu. Anadolu Türklerinde haplogrup dağılımı Cinnioglu ve diğerlerine göre (2004) Türkiye'deki haplogrup dağılımı: küçükresim|720x720px|Y-DNA haplogrupları dağılımı|sol J2=%24 - Kafkas, Batı ve Orta Asya karakteristiği. R1b=%14.7 - Batı Avrupa, Türkmenistan, Azerbaycan, Başkurdistan, İran ve Doğu Anadolu karakteristiği. G=%10.9 - Kuzeybatı Kafkasya halk karakteristiği. J1=%9 - Arap Yarımadası ile Kuzeydoğu Kafkasya karakteristiği. R1a=%6.9 - Çeşitli Orta Asya, Hint ve Doğu Avrupa topluluklarında yaygın. I1=%3.3 - İskandinavya, Tataristan karakteristiği I2=%2.0- Orta Avrupa ve Balkan nüfuslarının karakteristiği. K=%4.5 - Asyalı nüfusların karakteristiği. L=%4.2 - Güney Asyalı nüfusların karakteristiği N=%3.8 - Fin-Ugor, Sibirya ve Altay halk karakteristiği. T=%2.5 - Akdenizli ve Güney Asyalı nüfus karakteristiği. Q=%1.9 - Kuzey Altay ve Doğu Sibirya nüfus karakteristiği. C=%1.4 - Moğol nüfus karakteristiği. R2=%0.96 M. Ece Kars ve diğerlerine göre (2021) Türkiye'deki haplogrup dağılımı: Y-DNA İnsan Y-DNA haplogrubu I2a (20%) J2a (18.4%) R2a (17.1%) R1b (14.9%) E1b (14.3%) R1a (12.1%) O3-M122 (15.6%) C-RPS4Y (8.5%) mtDNA (Mitokondriyal DNA) H (27.55%) U (19.53%) T (10.99%) D4c (8.13%) G2a (8.13%) Türk halklarında haplogrup dağılımı Anadolu Türklerinin otozomal genetiği Turkish DNA Project'in yaptığı Dodecad K12b projesine göre, Anadolu Türklerindeki Orta Asya genetik mirası %25 ile %45 arasında, Anadolu yerlisi genetik mirası ise %55 ile %75 arasında değişmektedir. Aynı projeye göre Anadolu Türklerine en yakın halklar ise sırasıyla Azerbaycan Türkleri, Kumuklar, Karaçaylar, Balkarlar, Çerkesler ve İranlılardır. Sadece bilinen tüm ataları Türk olan kişilerinin genetiğinin araştırmaya dahil edildiği projede, 500'den fazla örnek kullanılmıştır. Bu sonuçlara göre Orta Asya genetik mirasına en fazla Muğla'da rastlanmıştır. Mersin, Antalya, Bolu ve Giresun da Orta Asya genetik mirasının görece fazla olduğu illerden bazılarıdır. 2020 itibarıyla Orta Asya genetik mirasının ihmal edilebilir seviyede olduğu iller ise sadece Rize, Trabzon, Erzurum'un kuzeyi ve Gümüşhane'dir. Gümüşhane'nin Kürtün ilçesi (1 sonuca göre) ve Trabzon'un batısındaki ilçeler (5 sonuca göre) şehir ortalamasından farklılık göstermektedir. Anadolu Türklerinin otozomal genetiğinin Türkmenistanlı Türkmenlerle karşılaştırılması Anadolu, Azerbaycan, İran, Balkan ve Türkmenler Oğuz Türkçesi konuşurlar. Hodoğlugil & Mahley (2012) tarafından yapılan çalışmada Türkiye'nin, Aydın, İstanbul ve Kayseri illerinden toplanan genetik örnekler Kırgızistanlıların genleri ile karşılaştırılmıştır. Dienekes, Dodecad projesi için bu örnekleri Hodoğlugil'den alarak otozomal DNA açısından analiz etmiştir. Aynı çalışma çerçevesinde Yunusbayev'in Türkmenistan'dan topladığı genetik örnekler de otozomal DNA açısından incelenmiş sonuçları duyurulmuştur: Bu analiz otozomal DNA'yı köken olarak en alakalı olduğu bölgelerle ilişkilendirmektedir. Analize temel olan 10 genetik bölge Türkmenistan ve Türkiye sonuçlarının karşılaştırıldığı aşağıdaki tabloda verilmiştir: (Tablodaki rakamlar ekteki bağlantıdan kontrol edilebilir: Anadolu Türklerinin otozomal genetiğinin Özbekistanlı Özbeklerle karşılaştırılması Dienekes, Alder ve Rolloff popülasyon genetiği karışımını belirleyen programları kullanarak Anadolu Türklerinin otozomal genetiğini Özbekistanlı Özbeklerin otozomal genetiği ile karşılaştırdı. Model, Anadolu'nun Türkleşmesi öncesindeki popülasyonunun bugünkü Ermeniler'e benzediğini, Anadolu'ya göçen öncül Türklerin genetiğinin ise bugünkü Özbeklere benzediğini varsayıyor. Rolloff ve Alder analizi şüpheye yer bırakmayacak biçimde Anadolu'ya Özbek etkisini kanıtlamaktadır. Model parametreleri bu genetik etkinin 2013'ten 800 yıl öncesine işaret etmekte olup zamanlama hata payı artı/eksi 160 yıldır, yani en fazla 960 yıl önce (1053 yılı) ve en yakın 640 yıl önce (1373 yılı) arasındaki bir dönemde Anadolu'ya bugünkü Özbek nüfusuna benzeyen bir öncül Türk göçünün yaşandığı genetik karışım testlerinin sonucudur. 2019 ve 2020'deki son çalışmalar, Doğu Asyalıları (Mongoloidler) karakterize eden benzersiz genleri ve DNA soylarını ortaya çıkardı. Doğu Asya ile ilgili insanlar Avrupalılardan ve Afrikalılardan açıkça ayırt edilebilir. Ayrıca bakınız Türkiye demografisi Genetik soybilim Türkiye tarihi - Türklerin Zaman Çizelgesi (500-1300) Anadolu tarihi Türk diasporası Kaynakça Kategori:Türk tarihi Kategori:Etnik gruplara yönelik köken varsayımları
 

Tema özelleştirme sistemi

Bu menüden forum temasının bazı alanlarını kendinize özel olarak düzenleye bilirsiniz.

Zevkine göre renk kombinasyonunu belirle

Tam ekran yada dar ekran

Temanızın gövde büyüklüğünü sevkiniz, ihtiyacınıza göre dar yada geniş olarak kulana bilirsiniz.

Izgara yada normal mod

Temanızda forum listeleme yapısını ızgara yapısında yada normal yapıda listemek için kullanabilirsiniz.

Forum arkaplan resimleri

Forum arkaplanlarına eklenmiş olan resimlerinin kontrolü senin elinde, resimleri aç/kapat

Sidebar blogunu kapat/aç

Forumun kalabalığında kurtulmak için sidebar (kenar çubuğunu) açıp/kapatarak gereksiz kalabalıklardan kurtula bilirsiniz.

Yapışkan sidebar kapat/aç

Yapışkan sidebar ile sidebar alanını daha hızlı ve verimli kullanabilirsiniz.

Radius aç/kapat

Blok köşelerinde bulunan kıvrımları kapat/aç bu şekilde tarzını yansıt.

Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Geri