Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Tutiname

bullvar_katip

Administrator
Katılım
21 Mayıs 2024
Mesajlar
532,105
Tûtî-nâme, doğu edebiyatının hikâye türündeki en önemli eserlerinden birisidir. Sanskritçe aslı Sukasaptatidir (Çakasaptati). Bir papağanın ağzından birçok farklı yapıda çeşitli hikâyeler yer alır kitapta. Özellikle kadın-erkek ilişkilerini konu alan hikâyeler barındıran eserde, birçok hikâye birer nasihat niteliği de taşımaktadır. Birçok edebi otoriteye göre Doğu edebiyatının hikâye alanındaki en önemli eserlerdendir. Konusu Benzer Doğu klasikleri gibi, Tûtî-nâme'de bir çerçeve hikâye içinde kat kat yazılmış hikâyeler barındırır. Tûtî-nâme'nin çerçeve hikâyesi şöyledir: Delidivane olduğu Mahışeker ile genç yaşta evlenen Said, babasının isteği üzerine tüccar olmuş genç bir adamdır. İyi kalpli Said bir gün pazarda gördüğü çok zeki bir kuş olan tûtîyi satın alır. Tûtî nasihatleriyle kısa zamanda Said'in işlerinin açılmasına olanak sağlar ve tüccarın maddi durumu iyileşir. Tek başına sıkılmasın diye bu erkek tutiye eş olarak bir dişi tuti satın alır. Yine tutinin öğütleri nedeniyle deniz ticaretine atılmaya karar verir, sefere çıkmadan önce karısına herhangi bir iş yapacağı zaman mutlaka tutiye danışmasını öğütler. Bir zaman sonra, kocasının yokluğunda, Mahışeker bir genç adama aşık olur. Mahışeker gece âşık olduğu adamın yanına gitmeye karar verse de tutiye danışmak ister. Kendisini daha iyi anlar diye dişi tutiye derdini, arzunu açar fakat dişi tuti onu ağır bir dille kınar ve sinirlenen Mahışeker dişi tutiyi yere atıp öldürür. Sinirli ve üzgün olduğu için sevdiğine gitmekten de o gecelik vazgeçer. Ertesi gece yine aynı arzu ile sevgilisine gitmek isteyince erkek tutiye danışmak ister. Tuti onu anlıyor ve haklı görüyor gibi davranıp onu oylamak için çeşitli öğütler veren hikâyeler anlatır. Mahışeker her gece aşkına gitmeye karar verse de tutiye danışmadan edemez ve tuti her gece ona öyle heyecanlı ve sürükleyici hikâyeler anlatır ki Mahışeker tüm gece boyunca hikâye dinler, evden çıkıp aşkına gidemez. Uzun bir süre böyle devam eder ve Mahışeker bir kez olsun âşık olduğu adama gidemeden Said seferden döner. Tuti olan biteni uygun bir dille Said'e anlatır, yumuşak kalpli Said karısını affeder ve tutiyi de mükafat olarak özgürlüğüne kavuşturur. Eserin barındırdığı hikâyeler büyük bir çeşitlilik göstermektedir. Her şeyden önce hikâyelerin çoğu belirli bir nasihat taşır ve ahlaki niteliğe sahiptir. Fabl tarzında hikâyelerinin yanı sıra, günlük olayların konu edildiği herhangi bir olağanüstü öğe taşımayan basit hikâyeler de mevcuttur. Eserin çarpıcı bir noktası da hem müstehcen sayılabilecek hikâyeler hem de İslami motiflere sahip İslami tarzda hikâyeler barındırmasıdır. Bunun en büyük nedeni eserin kökeninin İslami olmamasına rağmen sonradan yapılan tercümelerin Müslümanlar tarafından Müslüman okuyucular için yapılmış olmasıdır. Bu tercümeler ve düzenlemeler esnasında hiç kuşkusuz eserin daha önceden sahip olmadığı ayet, hadis ve İslam kültüründe yer etmiş çeşitli söz ve kıssalar hikâyelere eklenmiş ve sonuç itibarıyla hikâyelerde yoğun bir şekilde kullanılmıştır. Tercümeleri İlk düzenli çeviri, 1330 yılında Şeyh Ziyâeddin Nahşebî tarafından yapılmıştır. Bu çeviri Farsça'dır. Bu çeviriden önce de çeşitli Farsça çevirileri olmuştur. Fakat bu önceki çeviriler fazla kaba ve yalın, ayrıca sanatsal değer taşımayacak nitelik ve tarzda olduğu için kabul edilen ilk düzenli ve düzgün çeviri Şeyh Ziyâeddin Nahşebî'nindir. Nahşebî eseri tercüme ederken, eseri gece olarak adlandırdığı 52 bölüme ayrıştırmıştır. Eserin aslı büyük bir ihtimalle 70-72 hikâye barındırmaktaydı. Ayrıca Nahşebî bu tercüme esnasında eserin ihtiva ettiği bazı hikâyeleri değiştirmiş, bazılarını eserden çıkarmış ve esere bazı yeni hikâyeler eklemiştir. Daha sonraları uzunca bir süre eserin bu tercümesi kullanılmış, fakat zaman içinde dilde meydana gelmiş değişim nedeniyle artık tercümenin dili yeni nesil tarafından tam olarak anlaşılamayınca Hint-Türk hükümdarı Ekber eserin yeni bir tercümesinin yapılmasını emretmiştir. Bu yeni tercümeyi Ebu'l-fazl bin Mübârek kaleme almıştır. Bu tercümeden bir sonraki çeviri ise Muhammed Kâdirî tarafından 17. yüzyılda yapılmış ve bu tercüme esnasında eser sadeleştirilerek bölüm sayısı 35'e düşürülmüştür. Bu tercüme beğenilmiş ve bu nüsha Türkçe, Hindce ve Bengal dili gibi çeşitli dillere çevrilmiştir. Batı'da Tutiname 18.yüzyıl dolaylarında tanınmış ve çeşitli Avrupa dillerine çevrilmiştir. Türkçe Tercümeleri 16.yüzyılda Tutiname'nin Bayezid Han adına bir Türkçe tercümesinin yapıldığı bilinmektedir; bunu bildiren birçok kaynak mevcuttur. Bu tercümeyi XVI Filibeli Ali Efendi tarafından ve diğer kaynak ise tercümenin XV. Yüzyıl şairlerinden Hamdullah Hamdi tarafından yapıldığı ileri sürülmektedir. Bu döneme ait çeşitli Tutiname yazmaları kalmış olsa da mütercime dair hiçbir bilgi mevcut değildir. Abdulbaki Gölpınarlı Mevlâna Müzesi Yazmalar Kataloğunda tanıttığı bir Tutiname yazmasının Kanuni adına Eyyübî tarafından tercüme edilmiş olabileceğini öne söylemiştir. Dönemde birçok başarılı tercüme kaleme almış, Doğu edebiyatına vakıf olduğu bilinen Eyyübî'nin bu tercümeyi de yapmış olması mümkün olmakla beraber, bu konuda herhangi bir delil bulunmadığı için iddia belirsizliğini korumaktadır. 17.yüzyılda Tutiname'nin bir Türkçe tercümesi daha yapılmış ve bu Türkçe tercüme daha sonraları 19.yüzyılda yapılan baskılara kaynaklık teşkil etmiştir. Cahit Öztelli, Ankara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi Kütüphanesi'nde bulunan bir Tutiname nüshasının çevirisinin 2.Osman'ın emriyle Atâyî tarafından yapıldığını belirtmiştir. 19. yüzyılda basılan nüshaların bir kısmında mütercim olarak Atâyî'nin adı geçmiştir. Ayrıca, Tutinamenin bu nüshasındaki manzumelerden biri 2. Osman döneminin ünlü şairlerinden olan (Nev'i zâde) Atâyî'nin Sohbetü'l-ebkâr mesnevisinin Fezâil-i Aşk bölümünden alınmıştır. Bu manzume 17. yüzyıldaki metnin neredeyse bütün nüshalarında mevcuttur ve Atâyî'nin mahlasını da içermektedir. Bu deliller ışığında Atâyî'nin Tutiname'yi mensur olarak tercüme ettiği kabul görmüştür. Bunun dışında, Tutiname'nin mütercimi olarak farklı kaynaklar farklı isimleri zikretmişse de, bu farklı isimlerin hiçbirinin gerçekten tercüme edip etmediğine dair bir delil mevcut değildir. Eserin Türkçe nüshalarındaki bölümle nadir olarak mevcuttur. Her ne kadar bazı nüshalarda geceler görülse de, nüshaların çoğunda bölümleme yapılmamıştır. Nüshaların çoğu yaklaşık 50-78 arasında hikâye içermektedir. Ayrıca, Atayi tarafından yapıldığı kabul edilen 17. yüzyıl Türkçe çeviri, Muhammed Kadirî'nin metninden çevrildiği bilinmektedir. Eserin günümüz Türkçesine çevrilmiş birçok baskısı bulunmaktadır. Kaynakça Özel Genel Hasan Kavruk, Eski Türk Edebiyatında Mensûr Hikâyeler, s.39-45, Millî Eğitim Basımevi, 1998. Encyclopedia of Islam, ALF LAYLA wa- LAYLA, J. Oestrup. Brill. (Türkçesi; İslâm Ansiklopedisi, Binbir Gece maddesi, J. Oestrup.) Kategori:Hikâye kitapları Kategori:Fabllar
 

Tema özelleştirme sistemi

Bu menüden forum temasının bazı alanlarını kendinize özel olarak düzenleye bilirsiniz.

Zevkine göre renk kombinasyonunu belirle

Tam ekran yada dar ekran

Temanızın gövde büyüklüğünü sevkiniz, ihtiyacınıza göre dar yada geniş olarak kulana bilirsiniz.

Izgara yada normal mod

Temanızda forum listeleme yapısını ızgara yapısında yada normal yapıda listemek için kullanabilirsiniz.

Forum arkaplan resimleri

Forum arkaplanlarına eklenmiş olan resimlerinin kontrolü senin elinde, resimleri aç/kapat

Sidebar blogunu kapat/aç

Forumun kalabalığında kurtulmak için sidebar (kenar çubuğunu) açıp/kapatarak gereksiz kalabalıklardan kurtula bilirsiniz.

Yapışkan sidebar kapat/aç

Yapışkan sidebar ile sidebar alanını daha hızlı ve verimli kullanabilirsiniz.

Radius aç/kapat

Blok köşelerinde bulunan kıvrımları kapat/aç bu şekilde tarzını yansıt.

Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Geri