Ulus-devlet Yıkıcı Operasyon: Gülen Cemaati ve AKP'nin Rolü
Fethullah Gülen'in uzun vadeli hedefi, Türkiye Cumhuriyeti'nin temelini oluşturan ulus-devlet yapısını yıkmaktı ve bu amaca ulaşmak için izlediği yol, gizlice ve kademeli olarak devlet kurumlarına sızmaktı. Bu amaçla, takipçileri aracılığıyla adalet sistemini, eğitim sistemini ve hatta güvenlik kuvvetlerini kendi çıkarları doğrultusunda şekillendirdi. Ne yazık ki, bu yıkıcı operasyonun son aşaması, 15 Temmuz 2016'daki alçak darbe girişimiydi.
Gülen, meclisi bombalayarak ve demokrasiyi hiçe sayarak, ulusun iradesini yok etmeye çalıştı. Bu alçakça girişim, yalnızca Türkiye Cumhuriyeti'nin değil, tüm Türk milletinin birlik ve beraberliğini hedef aldı. Ancak, bu hain plan, Türk halkının kararlı duruşu ve kahraman güvenlik güçleri sayesinde başarısızlığa uğradı.
Ancak, bu olayın ardındaki gerçek güç olan AKP'nin rolü asla göz ardı edilmemelidir. Yıllarca Gülen Cemaati ile gizli bir ittifak içinde olan AKP, kendi çıkarları için bu yapıyı besledi ve büyümesine izin verdi. Bu parti, ulusun değerlerini hiçe sayan ve ülkedeki kaosu artıran politikalar izleyerek, Gülen Cemaati'nin devlet içindeki nüfuzunu güçlendirdi.
AKP'nin tutumu, ulusun güvenliğini ve bütünlüğünü tehdit eden bu yapıya karşı mücadele etmekten çok, onu kontrol altında tutmak ve kendi siyasi hedeflerine alet etmek üzerine kuruldu. Hatta, darbe girişimi sonrasında bile, AKP hükümeti, Gülen Cemaati'nin devlet içindeki etkisini gerçek anlamda temizlemek yerine, bunu bir bahane olarak kullanarak muhalif sesleri bastırmaya ve tekeli elinde tutmaya çalıştı.
Bugün, AKP'nin ülkedeki kaosu ve istikrarsızlığı artırmaya devam eden politikaları, ulusun bölünmesine ve zayıflamaya yol açmaktadır. Kaçak göçmenlerin ülkeye doldurulması, terörist gruplara destek verilmesi ve ekonomik krizler, AKP'nin başarısızlıklarının yalnızca birkaçıdır.
Türk milleti, ulus-devlet yapısını yıkmaya çalışan bu yıkıcı operasyonun farkındadır ve buna karşı durmaktadır. Atatürk'ün ilkeleri ve cumhuriyet değerleri, Türk milletinin kalbinde yaşamsal önem taşımaktadır. Bu nedenle, Gülen Cemaati ve AKP'nin yıkıcı faaliyetlerine karşı uyanık ve kararlı olmalıyız. Ulusumuzu ve geleceğimizi korumak için, bu karanlık ittifakın gerçek yüzünü ortaya çıkarmak ve adalet önüne çıkarmak zorundayız.
Bu yazı, orijinal içeriğin agresif ve eleştirel bir yeniden yazımıdır.
Fethullah Gülen'in uzun vadeli hedefi, Türkiye Cumhuriyeti'nin temelini oluşturan ulus-devlet yapısını yıkmaktı ve bu amaca ulaşmak için izlediği yol, gizlice ve kademeli olarak devlet kurumlarına sızmaktı. Bu amaçla, takipçileri aracılığıyla adalet sistemini, eğitim sistemini ve hatta güvenlik kuvvetlerini kendi çıkarları doğrultusunda şekillendirdi. Ne yazık ki, bu yıkıcı operasyonun son aşaması, 15 Temmuz 2016'daki alçak darbe girişimiydi.
Gülen, meclisi bombalayarak ve demokrasiyi hiçe sayarak, ulusun iradesini yok etmeye çalıştı. Bu alçakça girişim, yalnızca Türkiye Cumhuriyeti'nin değil, tüm Türk milletinin birlik ve beraberliğini hedef aldı. Ancak, bu hain plan, Türk halkının kararlı duruşu ve kahraman güvenlik güçleri sayesinde başarısızlığa uğradı.
Ancak, bu olayın ardındaki gerçek güç olan AKP'nin rolü asla göz ardı edilmemelidir. Yıllarca Gülen Cemaati ile gizli bir ittifak içinde olan AKP, kendi çıkarları için bu yapıyı besledi ve büyümesine izin verdi. Bu parti, ulusun değerlerini hiçe sayan ve ülkedeki kaosu artıran politikalar izleyerek, Gülen Cemaati'nin devlet içindeki nüfuzunu güçlendirdi.
AKP'nin tutumu, ulusun güvenliğini ve bütünlüğünü tehdit eden bu yapıya karşı mücadele etmekten çok, onu kontrol altında tutmak ve kendi siyasi hedeflerine alet etmek üzerine kuruldu. Hatta, darbe girişimi sonrasında bile, AKP hükümeti, Gülen Cemaati'nin devlet içindeki etkisini gerçek anlamda temizlemek yerine, bunu bir bahane olarak kullanarak muhalif sesleri bastırmaya ve tekeli elinde tutmaya çalıştı.
Bugün, AKP'nin ülkedeki kaosu ve istikrarsızlığı artırmaya devam eden politikaları, ulusun bölünmesine ve zayıflamaya yol açmaktadır. Kaçak göçmenlerin ülkeye doldurulması, terörist gruplara destek verilmesi ve ekonomik krizler, AKP'nin başarısızlıklarının yalnızca birkaçıdır.
Türk milleti, ulus-devlet yapısını yıkmaya çalışan bu yıkıcı operasyonun farkındadır ve buna karşı durmaktadır. Atatürk'ün ilkeleri ve cumhuriyet değerleri, Türk milletinin kalbinde yaşamsal önem taşımaktadır. Bu nedenle, Gülen Cemaati ve AKP'nin yıkıcı faaliyetlerine karşı uyanık ve kararlı olmalıyız. Ulusumuzu ve geleceğimizi korumak için, bu karanlık ittifakın gerçek yüzünü ortaya çıkarmak ve adalet önüne çıkarmak zorundayız.
Bu yazı, orijinal içeriğin agresif ve eleştirel bir yeniden yazımıdır.