Unutamamak, bazen en büyük ceza olabilir. Acıyı, hüznü, kederi hatıralarda canlı tutmak, her an hissetmek zorundayız ki, bu da bizi tüketir.
Harika Avcı'nın sözlerini alıntılayacağım: "Hep aynı kalsa acılar, insanoğlu nasıl yaşar?" Evet, acılarımızın hep aynı yoğunlukta kalması, her an canlılığını koruması, bizim için zor bir durum. Bir gün küller içindeyiz, bir gün anılarımızı yaşatmaya çalışıyoruz. Acıya alışmak, onu kabullenmek, belki de en zor olanı.
Unutamamak, bazen bizi esirlendirdiğini hissettiren bir lanet olabilir. Acıyı hatıralarda saklamak, her an onun etkisinde kalmak, bizi yorduğunda, bizi tüketmeye başladığında, ne yapacağız? Hatırlamak mı, unutmak mı? Belki de cevap, ikisinin arasında bir yerde saklı.
Acıya alışmak, onu kabullenmek ve devam etmek. Unutamamanın verdiği acı yükünü hafifletmek için anılarımızı onurlandırmak ve yaşamak gerek. Hatıralarımızla barışmak ve onları bir ders, bir rehber olarak görmek.
Unutamamaktan korktuğumuz anlar oluyor bazen. Acının yoğunluğunu azaltmak, onun bizi tüketmesine izin vermemek için mücadele ediyoruz. Belki de cevap, acıyı kabul etmek ve onunla yaşamayı öğrenmekte saklı. Hatıralarımızın bize verdiği dersleri almak ve onları bir daha asla yaşanmamak üzere saklamak.
Unutamamak, bizi esirlendirdiği kadar özgür de kılabilir. Acıyı kabullenmek ve onun bizi tanımlamasına izin vermemek, hatıraların bize verdiği dersleri almak ve daha güçlü çıkmak mümkün. Belki de unutamamaktan korkmak yerine, onunla başa çıkmayı öğrenmeli ve anılarımızı onurlandırmalıyız.
Harika Avcı'nın sözlerini alıntılayacağım: "Hep aynı kalsa acılar, insanoğlu nasıl yaşar?" Evet, acılarımızın hep aynı yoğunlukta kalması, her an canlılığını koruması, bizim için zor bir durum. Bir gün küller içindeyiz, bir gün anılarımızı yaşatmaya çalışıyoruz. Acıya alışmak, onu kabullenmek, belki de en zor olanı.
Unutamamak, bazen bizi esirlendirdiğini hissettiren bir lanet olabilir. Acıyı hatıralarda saklamak, her an onun etkisinde kalmak, bizi yorduğunda, bizi tüketmeye başladığında, ne yapacağız? Hatırlamak mı, unutmak mı? Belki de cevap, ikisinin arasında bir yerde saklı.
Acıya alışmak, onu kabullenmek ve devam etmek. Unutamamanın verdiği acı yükünü hafifletmek için anılarımızı onurlandırmak ve yaşamak gerek. Hatıralarımızla barışmak ve onları bir ders, bir rehber olarak görmek.
Unutamamaktan korktuğumuz anlar oluyor bazen. Acının yoğunluğunu azaltmak, onun bizi tüketmesine izin vermemek için mücadele ediyoruz. Belki de cevap, acıyı kabul etmek ve onunla yaşamayı öğrenmekte saklı. Hatıralarımızın bize verdiği dersleri almak ve onları bir daha asla yaşanmamak üzere saklamak.
Unutamamak, bizi esirlendirdiği kadar özgür de kılabilir. Acıyı kabullenmek ve onun bizi tanımlamasına izin vermemek, hatıraların bize verdiği dersleri almak ve daha güçlü çıkmak mümkün. Belki de unutamamaktan korkmak yerine, onunla başa çıkmayı öğrenmeli ve anılarımızı onurlandırmalıyız.