Orta Asya kökenli bir Türk ayinidir. Her ayin, belirli kurallar çerçevesinde gerçekleştirilir ve toteme ve tanrılara saygı çerçevesinde bir kurban verilmesi amaçlanır. Ayinden önce, tüm kurban adayı müridler, kaderlerini belirleyecek olan büyülü eşyalarını seçerler ve bu eşyalarına "kutum" adını verirler. Bu kutular, müridler tarafından sahiplenilir; çünkü onların kaderleri o kutunun içindedir. Müridler, aileleriyle ve sevdikleriyle son kez görüştürüldükten sonra rastgele bir kurban seçilir. Seçilmeyen talihsizler ise, şaman tarafından işkence görecek, ancak sonunda tanrılarına kavuşacak kurban etrafında toplanırlar. Kana susamış müridler arasında büyük bir totem bulunur ve bilge kam macun ona "tablo" adını verir. Kutuları sırayla açtırılması gereken müridler, kırmızı habis ifritlerden kaçınmak zorundadır. Hafazanallah, kurbanın hayat ışığı o anda sönebilir. Her kutunun ardından, yüce toteme bakan kam ile müridler, "Yaaa huuuuu, tablo iyiiiiii... Yaaa huuuuu, tablo kötüüüüü... Huuuu mavi huuuu, kıııııış kırmızı kıııııışşşşşşşş" şeklinde sesler çıkararak iyi ruhlara yaklaşmaya ve kötü ruhları kovalamaya çalışırlar. Bu süreçte, kurban ve müridler telepati kurmaya çalışır, kurbanın ömrüne ömür katmak için hisleri paylaşırlar. Bu sesleri sadece yüreği temiz ve ışığı yüksek olanlar duyabilir. El ele tutuşup düzenli fakat belirsiz sayıda çığlık atmak, tecrübeli müridlerden yardım almak, masalara düzenli bir şekilde vurmak, fiziksel temaslar kurmak, kutuları okşamak, öpmek, yalamak, üst üste çıkıp kutuları açmak törenin önemli kısımlarıdır. İfritler, bu şekilde davrananlara gelmezler. Ayinin belirli ve bilinen kısımlarında, kam macun yaradanla telepati kurar. Bu esnada müridlerin konuşması yasaktır, sadece kam konuşur, çünkü tanrının sesini duyabilecek kadar yücedir. İlahi iletişimden sonra kam, müridlere kurbanın kaderiyle ilgili bilgiler verir. Tanrıları temsil eden "alo hamd ibey" ise, kurbanın geleceğiyle ilgili bir seçim şansı verir. Ya yaşamaya devam edecek ya da ruhunu ifritlere ve iblislere teslim edecektir. Bu seçim yapıldıktan sonra ayin baştan başlar. Ve unutulmamalıdır ki, ayin katında uzun işkencelere dayanan ruhlar her zaman değerlidir ve sebatkar müritler, esenliğe daha kolay ulaşacaklardır.