Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Yahudilikte İsa

bullvar_katip

Administrator
Katılım
21 Mayıs 2024
Mesajlar
532,105
Geleneksel Yahudilikte İsa, sahte mesihlerin en zarar verici olanı ve en başarılısı olarak görülmektedir. Bununla birlikte geleneksel Yahudi inancına göre henüz mesih gelmediği ve Mesih Çağı henüz başlamadığı için İsa'nın mesihliğinin ya da tanrılığının reddi Yahudilikte merkezî önem arzeden bir konu olmamıştır. Yahudilik hiçbir dönemde, Hristiyanlığın İsa'ya izafe ettiği nitelikleri kabul etmemiştir. Yahudiliğin temel inancı, Tanrı'nın tekliği ve kesin birliğidir. Bu yüzden bir kişiye tapmak putperestlik olarak görülmektedir. Yahudi eskatolojisine göre Mesih'in gelişi, bazı alametlerin gerçekleşmesi ile birlikte olacaktır. Bu alametlerin bir kısmı gerçekleşmiş olsa da (örneğin Yahudilerin vatanları İsrail'e dönüşleri), bazıları gerçekleşmemiştir (örneğin Süleyman Tapınağı'nın yeniden inşası). Bu alametlerin içinde, barış dolu bir Mesih Çağı ve bu çağda Tanrı bilgisinin bütün dünyada anlaşılması vardır. Yahudiler, bu alametlerin hiçbirisi İsa'nın zamanında gerçekleşmediği için onun Mesih oluşunu reddetmektedirler. İsa hakkındaki geleneksel Yahudi bakış açısı hep olumsuz olmuştur. Orta Çağ'da Yehuda Halevi ve İbn-i Meymun, İsa'yı ve Muhammed'i ilerideki evrensel ahlâkî tektanrıcılığın yaşanacağı Mesih Çağı'nın hazırlayıcıları olarak gördüklerini belirtmektedirler. 18. asırda Jacob Emden ve Moses Mendelssohn ile başlayarak, bir grup Yahudi düşünür, gerçek tarihsel İsa'nın Hristiyanlığın öğrettiğinden çok daha fazla Yahudiliğe yakın olduğunu savunmaktadırlar. Ayrılığın temelleri İsa'nın tanrı, Tanrı'nın oğlu ya da bir üçlemenin kişilerinden birisi olduğu, Yahudi ilahiyatıyla uyumsuzdur. Yahudiler, İsa'nın beklenen mesihin alâmetlerini gerçekleştirmediğine inanmaktadırlar. Yahudiliğin baskın otorite metinleri, İsa'nın tanrılığını, tanrısallığını, Tanrı ile insanlar arasında aracı oluşunu, mesihliğini ya da azizliğini reddetmektedirler. Diğer birçok uyumsuz unsurun yanı sıra teslise inanmak da Yahudilikle uyumsuzdur. Yahudiliğin görüşleri ve İsa Vahdet ve Tanrı'nın bölünmezliği Yahudilikte, Tanrı'nın iki tane oluşu ya da teslis inancı sapkınlık, hattâ müşriklik olarak görülmektedir. Yahudi inançlarına göre, Tanah'ta Tesniye kitabında (Tesniye 6:4) üçleme inancını ihtimal dışı bırakacak şekilde tevhidden bahsedilmektedir: "Kulak ver, ey İsrail! Yahve Tanrımız'dır, O tektir." A History of the Jews kitabında Paul Johnson, Yahudilerle Hristiyanlar arasındaki ayrılığı şu ilkeye bağlamaktadır: " 'İsa Tanrı mıdır insan mıdır?', sorusuna Hristiyanlar, 'Her ikisi de' şeklinde cevap vermektedir. MS 70'ten sonra bu cevapları artık kamuya mâl olmuş durumdadır. Bu görüşleri, Yahudilikle kesin bir ayrılığa yol açmıştır." Yahudilik inancına göre bir kişinin Tanrı olduğunu, Tanrı'nın bir parçası olduğunu ya da kelimenin temel anlamıyla Tanrı'nın oğlu olduğunu iddia etmesi sapkınlıktır. Kudüs Talmudu'nda şöyle geçmektedir: "Eğer bir insan Tanrı olduğunu iddia ediyorsa, yalancıdır" (Taanit, 2:1). 12. yüzyılda İbn-i Meymun, Yahudiliğin akîdelerini kânunlaştırdı. Buna göre, Tanrı her şeyin sebebidir, birdir. Bir olması, bir çiftten biri, -birçok üyesi olan- bir türün bir tanesi ya da unsurlardan meydana gelen bir nesne gibi bir tane varlık anlamında değildir. Birçok parçaya bölünebilen bir varlığın bir oluşu gibi bir de değildir. Tanrı, kendisi gibi başka bir örnek olmayan bir vahiddir. Bazı Yahudi uzmanlar, yaygın bilinen bir Yahudi şiirsel tabiri olan "Gökteki Babamız"ın İsa tarafından kelimenin gerçek anlamıyla "Gökteki Babam" anlamında kullanıldığını savunmaktadırlar (bkz. Pederimiz). Yahudiliğin mesih anlayışı Yahudilikteki mesih anlayışı, Hristiyanlıktan çok farklı özelliklere sahiptir. Yahudilikte, mesihin görevi Mesih Çağı'nı getirmesidir, bir kerelik bir vakâdır ve mesihlik alâmetlerini gerçekleştirmeden önce ölen birisi mesih olamaz. Bu alâmetlerden bazıları şunlardır; bütün İsrailoğullarını Tevrat'ın kurallarına göre yaşamaya yöneltmesi, dînî kurallara uymada yaşanan itaatsizlikleri ortadan kaldırması, Tanrı'nın savaşlarını gerçekleştirmesi, Tapınak'ı olması gereken yerde inşa etmesi, bütün dağılmış İsrailoğullarını bir araya getirmesi. İbn-i Meymun mesihle ilgili şu hususu vurgulamaktadır: "Eğer bütün bu hususları gerçekleştirmemiş ya da öldürülmüş ise, o kesinlikle Tevrat'ta müjdelenen Mesih değildir.. ve Tanrı onu sadece insanları imtihan etmek için zuhur ettirmiştir." Yahudiler, mesihin, Yeşeya ve Hezekiel'deki bütün kehanetleri gerçekleştireceğine inanmaktadırlar. Yeşeya'da geçtiğine göre, mesih baba tarafından Davud'un soyundan gelecektir. Mesih, Yahudileri memleketlerine geri döndürecek ve Tapınak'ı inşa edecek, kral olarak hüküm sürecek ve bir barış çağına öncülük edecektir. Mesih Çağı'nda bütün insanlık Tanrı bilgisi ile dolacaktır. Mesih, bütün milletleri İsrailoğullarına yaptıkları yanlışları kabul ettirecektir. Hezekiel'de geçtiğine göre, mesih Yahudileri kurtuluşa erdirecektir. İsa, İkinci Tapınak henüz yıkılmamışken yaşamıştır. O yaşarken Yahudiler sürgünde değildi. İsa hiçbir zaman krallık yapmadı ve onun zamanında bir barış çağı ya da büyük bir bilgi çağı yaşanmadı. İsa, geleneksel Hristiyan öğretisine göre, mesihin gerçekleştireceği vadedilen işleri gerçekleştirmeden öldü ve mesihin Yahudilikteki alâmetlerinden olmayan İkinci Geliş'i müjdeledi. Yahudiler onun zamanından bir süre sonra, kurtuluşa ermek yerine vatanlarından sürüldüler. Bu farklılıklar, İsa'nın çağdaşı olan Yahudi bilginleri tarafından vurgulanmıştır. Ayrıca 1263'te Musa ibn Nahman, Katoliklerle yaptığı bir münazarada kendi döneminin Yahudi bilginlerinin tamamının İsa'nın mesihliğini inkâr ettiğini dile getirmektedir. Ayrıca, Yahudiler, Hristiyanların Tanah'tan İsa ile ilgili kendi görüşlerini destekleyen cümleler çıkarmasını, yanlış tevil olarak görmektedirler. Onlara göre, İsa, Mesih'in niteliklerini taşımamaktadır. Peygamberlik ve İsa Tanah'a göre, bir kişi, peygamber olmasının ya da Tanrı adına konuşmasının geçerli olması için, İsrailoğullarının Tanrısı adına konuşmalıdır, başka bir tanrı adına konuşmamalıdır, Tanrı'yı Yahudiliğin kutsal metinlerinde geçtiğinden farklı tarif etmemelidir, Tanrı'nın sözlerini değiştirmemeli ve Tanrı'nın fikrini değiştirdiğini, daha önceden söylediği ezeli sözden farklı bir söz söylemeye karar verdiğini savunmamalıdır, ayrıca bu kişinin verdiği haberler gerçekleşmelidir. Hristiyanlığın öğretilerinden olan, mesihin dini yasayı tamama erdirip, Yahudileri, Tanrı tarafından belirlenmiş olan emirler ve yasaklardan (mitsva) azad etme gibi bir görevi olduğu inancı Yahudilikte yer almaz. Tanah'ta iki tür sahte peygamberlik anlatılmaktadır. Herhangi bir put adına peygamberlik yapan kişi ve İsrailoğullarının Tanrısı adına peygamberlik yaptığını iddia ettiği hâlde, Tevrat'ta bildirilen emirleri ve yasakları değiştiren ya da kutsal metinlere uymayan bildirilerde bulunan kişinin peygamberliği sahte kabul edilmektedir. Geleneksel Yahudiliğe göre Tanrı'nın sözü ezelidir yani değişmez, bu yüzden Tanrı'nın adına konuştuğunu savunan fakat onun daha önceden beyan ettiği sözleri değiştirmeye çalışan kişinin ilahi yetki ile hareket etmediğine inanılır. Eğer peygamber olduğunu iddia eden kişi olağanüstü fiiller ve işaretler gösterirse bile, kimse Tanah'ta yazılı kuralları değiştiremez. Bu yüzden İsa'nın geleneksel Yahudilikten farklı olarak savunduğu görüşler, onu peygamber olmaktan çıkarmaktadır. Bu bakış açısı, İsa'nın çağdaşı olan Yahudi bilginlerinin onun hakkındaki görüşüydü. Talmud'un Sota kitabında şöyle geçmektedir, "Malaki öldüğünde, peygamberlik İsrailoğullarını terk etti". Geleneksel bilgiye göre, Malaki, İsa'dan yaklaşık dört asır önce yaşadığı için, Sota'daki sözün sahibi olan yaklaşık miladi birinci asrın Yahudi bilginlerinin İsa'yı peygamber olarak kabul etmediği anlaşılmaktadır. Ayrıca Tanah'ta bir sahte peygamber örneği olarak Belam ibn Baura anlatılmaktadır. Kurtuluş ve İsa Yahudilikte, Hristiyanlıktaki kurtuluş anlayışı yoktur. Bunun sebebi, insanların aslî günah ile doğmadığı inancıdır. Yahudiliğin günah anlayışına göre, bir insanın günah işlemesi mümkündür ve insan bu günahından tövbe edebilir, çoğu kez de tövbesi kabul edilir. Tanrı maddi değildir İbn-i Meymun'un Onüç İman Esası, Tanrı'nın bedeni olmadığını ve fiziksel özelliklerin ona atfedilemeyeceğini de içermektedir. Dünyanın çeşitli yerlerindeki sinagoglardaki dua kitaplarında mevcut olan Yigdal duasında şöyle geçmektedir: "O, beden benzeri bir varlık değildir ve O maddi de değildir". Tanrı'nın fiziksel özellikleri olmaması ve Tanrı'nın varlığının idrak ötesi oluşu inancı Yahudiliğin temel unsurlarındandır. Bu yüzden, Hristiyanlıktaki bir insana tanrı özelliği atfetmeye Yahudilikte asla rastlanmaz. Kaynakça Kategori:Mesih Efsânesi teorisi Kategori:Hristiyanlığın eleştirisi İsa
 

Tema özelleştirme sistemi

Bu menüden forum temasının bazı alanlarını kendinize özel olarak düzenleye bilirsiniz.

Zevkine göre renk kombinasyonunu belirle

Tam ekran yada dar ekran

Temanızın gövde büyüklüğünü sevkiniz, ihtiyacınıza göre dar yada geniş olarak kulana bilirsiniz.

Izgara yada normal mod

Temanızda forum listeleme yapısını ızgara yapısında yada normal yapıda listemek için kullanabilirsiniz.

Forum arkaplan resimleri

Forum arkaplanlarına eklenmiş olan resimlerinin kontrolü senin elinde, resimleri aç/kapat

Sidebar blogunu kapat/aç

Forumun kalabalığında kurtulmak için sidebar (kenar çubuğunu) açıp/kapatarak gereksiz kalabalıklardan kurtula bilirsiniz.

Yapışkan sidebar kapat/aç

Yapışkan sidebar ile sidebar alanını daha hızlı ve verimli kullanabilirsiniz.

Radius aç/kapat

Blok köşelerinde bulunan kıvrımları kapat/aç bu şekilde tarzını yansıt.

Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Geri