"Biz Yakışıklı Değiliz Ama Aranan Adamıyız"
Bońcaada'nın huzurlu atmosferinden ve eşsiz manzaralarından bahsetmeye gerek yok. Adeta bir meditasyon merkezi olan bu ada, sakinliğini ve güzelliğini koruyabilmiş nadir yerlerden biri. Ancak bu idil ortamda, bir yandan da tuhaf ve gizemli olaylar yaşanıyor olabiliri. İşte böyle bir olayın tanığı oldum ve kulak misafiri oldum bir konuşmaya...
Araba vapurunun iskelesinde beklerken, yanıma kısa saçlı, biraz dağınık görünümde bir delikanlı geldi. Yanındaki arkadaşına, adeta bir sır veriyormuş gibi fısıldadı: "Biz yakışıklı değiliz ama aranan adamlarız."
Bu sözler, hem şaşırtıcı hem de tuhaf geldi bana. Neden böyle bir şey söylüyordu? Aranan adamlar mıydılar? Peki, bu sözlerin arkasında yatan anlam neydi? Bir an duraksadım ve bu sözlerin gizemini çözmek istedim. Belki de bu delikanlı, bir espri yapıyordu ya da şaka yollu konuşuyordu. Ancak ses tonundan ve arkadaşının tepkisinden, ciddiyetini anlayabildim.
Bu sözler üzerinde düşünmeye başladım ve çeşitli ihtimaller aklıma geldi. Acaba bu genç adamlar, bir suç örgütü müydü? Yoksa bir grup maceraperest miydi? Ya da belki de, bir grup sanatçı ve özgür ruhlu gezgin miydiler? Bu sözlerin gizemi, beni adeta hipnotize etmişti.
Bu olaydan sonra, adanın gizemli havası daha da arttı bana. Bońcaada'nın sakinliği ve güzelliği içinde, bu genç adamların hikayesi bir gizem olarak kaldı. Belki de, bir gün onların peşine düşer ve hikayelerini öğrenirim. Kim bilir, belki de onlar, adanın saklı kahramanlarıydı...
Bońcaada'nın huzurlu atmosferinden ve eşsiz manzaralarından bahsetmeye gerek yok. Adeta bir meditasyon merkezi olan bu ada, sakinliğini ve güzelliğini koruyabilmiş nadir yerlerden biri. Ancak bu idil ortamda, bir yandan da tuhaf ve gizemli olaylar yaşanıyor olabiliri. İşte böyle bir olayın tanığı oldum ve kulak misafiri oldum bir konuşmaya...
Araba vapurunun iskelesinde beklerken, yanıma kısa saçlı, biraz dağınık görünümde bir delikanlı geldi. Yanındaki arkadaşına, adeta bir sır veriyormuş gibi fısıldadı: "Biz yakışıklı değiliz ama aranan adamlarız."
Bu sözler, hem şaşırtıcı hem de tuhaf geldi bana. Neden böyle bir şey söylüyordu? Aranan adamlar mıydılar? Peki, bu sözlerin arkasında yatan anlam neydi? Bir an duraksadım ve bu sözlerin gizemini çözmek istedim. Belki de bu delikanlı, bir espri yapıyordu ya da şaka yollu konuşuyordu. Ancak ses tonundan ve arkadaşının tepkisinden, ciddiyetini anlayabildim.
Bu sözler üzerinde düşünmeye başladım ve çeşitli ihtimaller aklıma geldi. Acaba bu genç adamlar, bir suç örgütü müydü? Yoksa bir grup maceraperest miydi? Ya da belki de, bir grup sanatçı ve özgür ruhlu gezgin miydiler? Bu sözlerin gizemi, beni adeta hipnotize etmişti.
Bu olaydan sonra, adanın gizemli havası daha da arttı bana. Bońcaada'nın sakinliği ve güzelliği içinde, bu genç adamların hikayesi bir gizem olarak kaldı. Belki de, bir gün onların peşine düşer ve hikayelerini öğrenirim. Kim bilir, belki de onlar, adanın saklı kahramanlarıydı...