Eğer yatağa girdiğinizde içten bir şekilde gülümsüyorsanız ve gününüzün güzel geçtiğini hissediyorsanız, o kocaman yatak sizin için bir rüya gibi olacaktır. İki kişilik yatak sadece size aittir ve istediğiniz gibi uyuyabilirsiniz. Deniz yıldızı gibi yayılabilir, çapraz pozisyonda uyuyabilir, hatta hayali düşmanlarla kavga edebilirsiniz - tüm bunları yaparken yataktan düşme endişesi taşımadan özgürce hareket edebilirsiniz. Ancak eğer yalnızlık hissiyle dolup taşarak yatağa giriyorsanız ve zihninizi meşgul eden düşüncelerle boğuşuyorsanız, o kocaman yatak adeta bir hücreye dönüşebilir. Kendinizi kenara çektiğinizde yatağın boyutunu daha fazla hissedersiniz ve yalnızlık duygusu sizi sarar, içsel sıkıntılarınızı yansıtır.