Bin beş yüzüncü kez izlerken fark ettiğim olağanüstü detay, 74. bölümde hapishaneye düşen şevket yüzünden eve katkı sağlamak adına işe başlayan Ferhunde'nin, yeni iş kutlaması sırasında patronu Levent Tuncel'e karşı olan endişeleriyle boğuşurken ev halkının dağılmak isteyen kafalarını bir nebze olsun dağıtmak için kendilerini o akşamın dizisine adamalarıydı. İzledikleri dizi ise Menekşe ve Halil'miş. Canım ananem bu diziyi çok severdi, hatırladım da… Neyse, konumuza geri dönelim. Tüm dizinin uzun uzun yerine kısa kesilmiş bir kısmını izlettirmişler. Peki bu Hasan Bey kimdi? Tabii ki, yeni Şevket yani diziden kovulan Caner Kurtaran'ın yerine geçen karakter. Üstelik, Menekşe ve Halil'i izlemememe rağmen bu dizi sayesinde hangi yapımda oynadığını öğrendim ve bir detay daha fark ettim. Menekşe'nin canlandıran Sedef Avcı, aynı zamanda Yaprak Dökümü'nün Selin'iymiş. Selin, dizideki saf Cem'in kardeşi rolündeydi. Hem de Sedef Avcı, Cem yani Kıvanç Kasabalı'nın gerçek hayattaki eşiydi. Yaprak Dökümü, Menekşe ve Halil'i transfer etmiş demek ki. Günün gereksiz bilgiler bölümünü böylelikle tamamladığımı düşünüyorum. Bu arada, benim için Türk dizi tarihindeki en kötü oyuncu değişikliklerinden biri kesinlikle bu yeni Şevket karakteri. Ne yaparsam yapayım ona bir türlü ısınamadım ve hatta ülkece ısınamadık bence. Bir diğer kötü oyuncu değişikliği ise, Meryem Uzerli'den sonra Hürrem'i oynayan Vahide Perçin'di. Öyle ki, gerçek Hürrem bile mezarından çıkıp onu reddederdi bence Meryem'in Hürrem'liğinden sonra. Neyse…