yeni nesil meyhane

[ahmetguvenkn2]

2010'ların ikinci yarısında ortamlarda, "pavyon ortamını çok merak ediyorum ya, gidip bi köşede gözlem yapmak istiyorum" deyip duran beyaz yakalı kadınlar türemişti bir anda. "tarlayı satıp parasını pavyonda yiyen dayı", "hasat parasını konsla ezen dayı" gibi tespitlerin suyunun çıkmaya başladığı, pavyon konseptinin Behzat Ç. sayesinde, canı sıkılan özenti Türk beyaz yakalısında oryantalist bir meraka yol açtığı dönemlerdi. Pavyon'da uslu uslu oturup eğlencesine bakacağını iddia eden kadınlardan oluşan bir grup, illaki her plazada olurdu. Sözde tecrübeli ılık erkeklerin, "pavyon bildiğiniz gibi bi ortam değil, sikerler, bi araba parası hesap gelir, ödemem derseniz sizi dövüp ananızı da sikerler, polis bile bi şey yapamaz" deyip tecrübe sattığı, kadınların bu cümleler karşısında daha da meraklandığı; rakılı mekanlarda yenip içilirken muhabbetin hep bir şekilde pavyona geldiği pis seneler. İşte yeni nesil meyhane konsepti, varoş alt kültürüne özenen bu balkon fesleğeni fason kitlenin merakı ile oluştu, şekillendi ve serpildi. tıpkı şurada da anlattığım gibi oldu. İşletmeciler Cavidan, Muazzez, Müzeyyen, Feraye, Asuman vb. isimleri seçip seçip yeni nesil meyhane bastılar sağa sola. “Kızım erkek dansöz var”. Yrrak var, avuçla.milletin eğlencesine, ne ile eğlendiğine takacak yaşı geçtim, ergenkendi o her şeyi hakir görme olayları. Mesele, her zamanki gibi samimiyetsizlik; ibnelik, erkek dansöz anlatısıyla ya da "dertler derya olunca bi büyüğe danışalım dedik" yazılı Beylerbeyi göbek story'siyle prim kasmaya çalışan danalarda. Neşet Ertaş çalınca bi anda kasılıp kendini saygı duymak zorunda hisseden ve zoraki dertlenen, iki dakika sonra Gaye Su Akyol'la modernize olup yarım saate de DJ performansıyla kopan kıytırık tiplerde. Göbek de övüldü, övüldü, bi ara yerini yaş üzüme bırakır gibi oldu ama hala mekancı karıların bir numaralı tercihi. Asla bırakmıyorlar, tapıyorlar. Yumuşakmış, yağ gibi akıyormuş, baş ağrısı yapmıyormuş ertesi gün. Ukala bi rakısever olarak benim tavsiyem, hadi marketten alıyorsanız alın da mekanda +500 lira vermeye gerek olmayan bi rakı. Boşa kazık. Benim rakı konusunda ahkam kesmek istediğimde başvurduğum cümle de bu, hadi bakalım. "Rakı bok gibi bi içki, o yüzden yanında milyon tane mezeyle tüketiliyor, yabancılar nefret ediyor zaten" diyen Z ve "en kalitelisi Beylerbeyi göbek, damıtılırken tam ortadan alındığı için bu kadar lezzetli" diyen Y kuşağı çakma gurmelerinin dönemine geldik. Durum kötü. Allahuekber! Tanrı Türk'ü korusun. Bu millet bi "rakı nedir?" konulu YouTube gurmesi videosunu daha kaldıramaz. Şimdi bi de bu yeni nesil meyhanelerin, kitle ve avamlık dolayısı ile escort vitrinine dönüşme durumu varmış galiba. Bunu doğal ortamında bulunup kendim gözlemlemedim, duyumlar o yönde fakat baştan kestirmenin de zor olduğu bi şey değildi düşününce. Şaşırmak yersiz o yüzden. Kitle ufak bi evrim geçirdi çünkü, hepsi bu. Arayış yine gecenin sonunda bam bam vuruşmak. Mekan yine cıv cıvlı, avam yine avam. İnşallah İk'dan Pelin ve Aylin hanımlar bi köşede uslu uslu oturup yan masalarındaki finali, 16. katta bir dairede bitecek yakınlaşmadan bihaber eğleniyorlardır. Temennim bu yönde, iyi niyetliyim ben.