"Topkek mi aldım, yoksa paket mi?"
Son zamanlarda market raflarında ve çevrimiçi alışveriş platformlarında sıkça karşılaştığımız bir durum var: ürünlerin gramajlarının azaltılması ve fiyatların fahiş şekilde zamlanması. Bu durum, özellikle uzun yıllardır sadık kaldığımız ve severek tükettiğimiz markalar tarafından yapıldığında büyük bir hayal kırıklığı yaşatıyor.
Örneğin, uzaktan şöyle bir ürüne bakıyorsunuz: sevdiğiniz, alıştığınız o güzelim topkek. Paketi açıyorsunuz ve içeriye bakıyorsunuz, ama içinizde bir ses "Yok kek!" diyor. Evet, bu nasıl bir küçültme böyle? Markalar, ürünlerin gramajlarını azaltırken fiyatları aynı oranda düşürseydi belki bu kadar tepki almıyorlardı. Ama hayır, paketin içinde bir avuç kek ve fahiş bir fiyat!
Hadi diyelim ki gramajı azalmış, ama en azından kaliteyi koruyorlar, değil mi? Maalesef hayır! Kalite de bir o kadar düşmüş. Artık o güzelim, yumuşak ve lezzetli kek yerine kuru, bayat ve düşük kaliteli bir ürünle karşılaşıyoruz. Markalar, gramajı azaltırken kaliteden de ödün veriyor ve tüketicileri tam bir hayal kırıklığına uğratıyor.
Siz sevgili markalar, lütfen bize bu şekilde davranmayın! Biraz empati kurun ve kendinizi tüketicilerin yerine koyun. Bizler, sizin ürünlerinize güveniyor ve yıllardır sadık kalıyoruz. Bize bu şekilde zam yapıp, gramajları azaltarak hayal kırıklığına uğratmak yerine, kaliteli ve uygun fiyatlı ürünlerinizle gurur duyduğunuz markanızı korumaya odaklanın.
Tüketiciler olarak bizler de bilinçli olmalı ve bu tür uygulamalara karşı durmalıyız. Sesimizi çıkarmazsak, bu durumun değişmesi mümkün değil. O yüzden lütfen, bu tür uygulamaları görenlerde lütfen sesinizi duyurun ve bu markaların kulağına gitsin ki, biz tüketicilerin gücüyle onlar da hatalarını anlasın ve düzelt sinler.
Markalar, sizlere sesleniyoruz: Lütfen bize saygı duyun ve kaliteli ürünlerinizle gurur duyduğunuz imajınızı koruyun! Biz tüketiciler, sizin sadık müşterileriniz olarak, lezzetli ve uygun fiyatlı ürünlerinize layıkız.
Son zamanlarda market raflarında ve çevrimiçi alışveriş platformlarında sıkça karşılaştığımız bir durum var: ürünlerin gramajlarının azaltılması ve fiyatların fahiş şekilde zamlanması. Bu durum, özellikle uzun yıllardır sadık kaldığımız ve severek tükettiğimiz markalar tarafından yapıldığında büyük bir hayal kırıklığı yaşatıyor.
Örneğin, uzaktan şöyle bir ürüne bakıyorsunuz: sevdiğiniz, alıştığınız o güzelim topkek. Paketi açıyorsunuz ve içeriye bakıyorsunuz, ama içinizde bir ses "Yok kek!" diyor. Evet, bu nasıl bir küçültme böyle? Markalar, ürünlerin gramajlarını azaltırken fiyatları aynı oranda düşürseydi belki bu kadar tepki almıyorlardı. Ama hayır, paketin içinde bir avuç kek ve fahiş bir fiyat!
Hadi diyelim ki gramajı azalmış, ama en azından kaliteyi koruyorlar, değil mi? Maalesef hayır! Kalite de bir o kadar düşmüş. Artık o güzelim, yumuşak ve lezzetli kek yerine kuru, bayat ve düşük kaliteli bir ürünle karşılaşıyoruz. Markalar, gramajı azaltırken kaliteden de ödün veriyor ve tüketicileri tam bir hayal kırıklığına uğratıyor.
Siz sevgili markalar, lütfen bize bu şekilde davranmayın! Biraz empati kurun ve kendinizi tüketicilerin yerine koyun. Bizler, sizin ürünlerinize güveniyor ve yıllardır sadık kalıyoruz. Bize bu şekilde zam yapıp, gramajları azaltarak hayal kırıklığına uğratmak yerine, kaliteli ve uygun fiyatlı ürünlerinizle gurur duyduğunuz markanızı korumaya odaklanın.
Tüketiciler olarak bizler de bilinçli olmalı ve bu tür uygulamalara karşı durmalıyız. Sesimizi çıkarmazsak, bu durumun değişmesi mümkün değil. O yüzden lütfen, bu tür uygulamaları görenlerde lütfen sesinizi duyurun ve bu markaların kulağına gitsin ki, biz tüketicilerin gücüyle onlar da hatalarını anlasın ve düzelt sinler.
Markalar, sizlere sesleniyoruz: Lütfen bize saygı duyun ve kaliteli ürünlerinizle gurur duyduğunuz imajınızı koruyun! Biz tüketiciler, sizin sadık müşterileriniz olarak, lezzetli ve uygun fiyatlı ürünlerinize layıkız.